Bölüm-7: Ezik

23.5K 1.7K 238
                                    

Evet, yeni bölümü koydum. Umarım beğenirsiniz. Yorum yazmayı unutmayın :D

Odamın kapısının önündeki küçük kalabalığı yararak çemberin içine girdim. Lydia ve Katriane eşyalarımın yanında durmuş yüksek sesle bir şeyler söylüyorlardı.

"...kadar pis ki. Onunla uyurken burun tıkacı takmak zorunda kalıyorum."

Ben geldiğimde söylediği buydu. Kim bilir hakkımda daha neler demişti.

" Ağ sonünde geğldi."

Lydia'nın gözleri parladı. Yüzünde mutlu bir ifade vardı. Zafer dolu. Sanki ben ona ayak bağı oluyordum ve o da benden sonsuza kadar kurtulacaktı.

" Gördüğün gibi Nicola artık seninle aynı odada kalmak istemiyorum. Benimle aynı odada kalmaya layık değilsin. Şimdi git ve kendine yeni bir oda bul."

Dik durmaya çalıştım. Bacaklarımı titretmeden sabit tutmaya. Aklımdan verilebilecek çokça cevap geçiyordu. Ama tek söylediğim

" Gitmiyorum." oldu.

...

Belli ki bunu bile beklemiyorlardı. Belki de susup çekilecek kadar ezik görünüyordum. Bu yüzden kalabalıktan 'ooo' sesleri yükseldi.

" Ezik." Katriane düşüncelerime tercüman olmuş gibiydi.

" Ağman tağnrim bu güğzellik kimsede ölemez."  Katriane'nin her sabah aynada kendine söylediği sözleri onun  aksanıyla tekrarladım.  " Bence sen git ve 'öl' Katriane." Bu Katriane'yi susturmuştu.

" Bak Nicola." Lydia kollarını göğsünde kavuşturmuştu. " Seninle aynı odada kaldığımı öğrendiğimde şok olmuştum. Çünkü sen.. anlarsın ya biraz eziksin. Ama en azından güzeldin. Belki değişebilirsin diye düşünmüştüm. Ama sen gittin ancak 7. seviye bir kızla arkadaş olabildin. Bu bütün 10'lara bir hakarettir."

Çevredeki 10'lar onu onayladı. 

" Eğer 7. kattan bir arkadaşın varsa git ve onunla yaşa, Nicola."

Ağzımı açmamla beni susturdu.

" - ayrıca güzeldin demiştim ya. Bir tane çıkma teklifi bile almadın. Bu kadar ezik olabileceğini ben bile tahmin etmemiştim." Sonra koca bir kahkaha attı ve bütün kalabalık onunla birlikte güldü.

Başım dönüyordu. Hayır, böyle olmamalıydı. Herkesin beni aşağılayabileceği bir konuma asla düşmemeliydim. Kahkahaları tekrar tekrar kulaklarımda yankılanırken arkamdan bir ses duydum.

" Özür dilerim, Nicola. Özür dilerim."

Sonra yanıma gelip ellerimi tuttu. Gözlerimin içine baktı. Gözleri yaşlıydı.

" Özür dilerim. Kız kardeşim hastaydı Nicola. O yüzden onların dediklerini yaptım. O yüzden o sözleri söyleyip seni kızdırdım. Kendimden uzaklaştırmak için.  Seni yalnız bırakmamı istemişlerdi. Affet beni. Ben başkalarının gözyaşlarıyla kız kardeşini iyileştirebilecek biri değilim."

Rockelle.. Başta senin doğru bir seçim olduğunu anlamıştım. Kendini affettirmek için kalabalıkta rezil olacak kadar doğru bir seçim hem de.

"Ben de özür dilerim Rockelle. Duygularımı seninle paylaşmalıydım, sen benim arkadaşımsın." Ona sarılmak için öne doğru uzanırken

" Amağn ne kadağ duyğusal." dedi Katriane. Yemin ederim bir gün bu kızı rezil edeceğim.

Üzgünüm Rockelle. Artık bütün öfkemi yöneltmem gereken birileri vardı.

" Beni bu odadan çıkaramazsın. Bu eşitliğe aykırı." dedim yüksek sesle.

Lydia gülümsedi. " Eşit olduğumuzu kim söyledi  ki zaten?"

" Baban." dedim aniden. " Baban eşitlikçilerin lideri değil mi? Yoksa savunduğu görüşe kızı
bile karşı mı?"

Kalabalıktan yine 'ooo' sesleri yükseldi.

Lydia yüzünü buruşturdu. Kötü bir noktada sıkıştığını anlamış olmalıydı. " Babamla aynı fikirde olmak zorunda değilim."

İşte o zaman gülümsedim. " Öyleyse onun yetkisiyle beni bu odadan çıkaramazsın."

Rockelle'in elinden tutup odama giderken Lydia'nın artık bana açıktan sataşamayacağını biliyordum.

...

" Gerçekten de kız kardeşin.. hasta mı?"

Lydia ile yaptığımız gereksiz kavgadan sonra zorlanarak olsa da sormuştum işte. Çünkü Rockelle gerçekten de üzgün görünüyordu. Ve işin kötü yanı ona yardım etme şansım yoktu.

Başını 'evet' anlamında salladı. Konuşmuyordu. Biliyordum hıçkırıkları boğazında düğümlenmişti.

" Ona yardım etmek isterdim."

Bana garip bir bakış attı. Tamam, o kardeşi için arkadaşlığımızı ve beni feda edebilmişti. Ama ben kendimi,  gelecek hayatımı, sınıfımın düşürülmesini kabul ederek feda etmeli miydim?

Sanırım hayır. Çünkü eğer bir şansım olsaydı onu babam için kullanırdım.

O sırada kapı açıldı.

" Bayan Keltz  siz misiniz?"  Alt sınıflardan bir öğrenci içeri girmişti.

" Evet ?" Yine ne oldu?

"Yönetim binasından bekleniyorsunuz."

10Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin