ฯYedinci Bölüm-Birkaç Aşk Kadar Geç Kalmış Olmasaydık

3.1K 116 40
                                    

Kaderinizi seçemezsin. Aşık olacağın insanı da. Mesela çayına tek şeker atmayı seçebilirsin ama çayına üç şeker atan bir kadına aşık olmamayı seçemezsin.
Sahi ne kadar tanıyoruz birbirimizi? Mavi bir kazaktan hoşlanacağını bildiğin bir adamı, yeterince tanımış mısındır yani? Yoksa daha fazla şey mi bilmek gerek? Bordo oje süren bir kadına aşık ol ve ona de ki: 'Hiç oje sürmesen de yakışır parmakların sakallarıma'

-Ahmet Batman-Bana İkimizi Anlat

Leon'dan

Aşık olacağınız insanı seçemezsiniz. Nasıl bir şey olduğunu siz bile anlamadan, tüm hücrelerinizin onu arzuladığını fark edersiniz bir gün. Saatlerce uyumamış olsanız bile onu görme hevesiniz varsa dinç bir şekilde kalkarsınız yataktan. Yasak dahi olsa onu arzularsınız. Yanında olmak istersiniz, bedenen değil, ruhen.

Adını koyamadığım hisler kafamda şekillenirken önümde bir uçurum vardı sanki ve ben o uçurumdan atlamak için öyle hevesliydim ki koşarak yaklaşıyordum ona. Kendimi boşluğa kaptırdığımda hiçbir şey hissetmeyeceğimi biliyordum. Ancak her güzel şeyin bir sonu olduğu gibi koşarak geldiğim, kendimi kaptırdığım uçurumun sonunda yere çakılmak vardı. Bazen bilmezdiniz yere çakılabileceğinizi, hevesle yürürdünüz o yolları, bazen de bile bile acıya acıya ilerlersiniz o yolda. Kendinize söz geçiremezsiniz çünkü.

Sanki bir suya balıklama atlamıştım, orada kalmam gerekiyordu ve aynı zamanda nefes almam. Şu an hissettiklerimi böyle anlatabilirdim sanki. Nefes alsam suyu kaybedeceğim, suyu kaybetsem nefes almamın bir sebebi kalmayacak. Sıkıştığım durum tam olarak buydu. Neler hissettiğimi tasvir edecek kelimeler bulamıyordum.

Hilal'in söylediklerini duyduğum anda, sanki bir enkazın altında kalmıştım. Hayatta en kötü şey geç kalmaktı. Olabileceğini bildiğiniz bir şeyin artık olmayacağını bilmek kadar ne yakardı insanın canını? Benim ahmaklığım yüzünden her şeye geç kalmıştık. Artık o başkasıyla beraberdi ve benim elimden gelen hiçbir şey yoktu.

Pişmanlık.. Şu an yaşadığım duygular arasında pişmanlığı ayırt edebiliyordum. Tüm bedenimi bir zehir gibi saran pişmanlık. Beni korkutuyordu. Kendime hakim olamamaktan korkuyordum. Sorun Leon Yıldız. Sorun iki yıl beni fark etmeyen çocuğun ben artık başkasıyla nişanlıyken, beni yeni tanıyor olması. Ona geç kaldığım için pişmandım. Ne değişti bilmiyorum. İki yıl, iki koca yıl aynı okuldaydık, bir gün bile konusmadı benimle, görmedi beni. Ben artık Koray'la evlilik yolundayken onu görmek bana acıdan başka bir şey vermezki Yıldız. Hoşlanmıştım evet ama artık olmaz ki.

Hilal'in sesi sanki hala kulaklarımda yankılanıyordu. Şu an ayırt edebildiğim bir diğer duygum vicdan azabıydı. Hilal'in üzülmüş olabileceği gerçeği canımı tahmin edemeyeceğim kadar çok yakmıştı.. Belki de ben gözünde sadece okul döneminde hoşlandığı çocuktum. Gerçek aşkı Koray'dı ? Kim bilir. Unuttum diyordu, ancak beni görmenin ona acı verdiğini söylüyordu.

Sesini ilk duyduğum an geldi aklıma. Cem Adrian'ın Ben Seni Çok Sevdim şarkısıyla resmen bütünleşmişti Hilal o gün. Gözlerini kapatarak söylediği şarkı da kendisini bulmuştu sanki. Gözlerimiz buluştuğunda anlam veremediğim duygular görmüştüm, ancak tanımadığım bir kızın bana neden öyle baktığı konusunda pek bir fikrim yoktu. Oysa o beni yakından tanıyormuş.. Gözlerinde gördüğüm şey acıydı belki, belki de koca bir hiç. Olamaz mı ? Beni hatalarından birisi olarak görmesini normal karşılardım. Ve kendine yeni bir hayat kurmasını da normal karşılardım, ancak kafamda ki sorulara bir yanıt oluşturamazdım.

Hilal ve Yıldız'ın konuşmasının bir kısmına kulak misafiri olduktan sonra nefes alma ihtiyacı ile kendimi dışarı atmıştım. Basit bir şey değildi duyduğum şeyler benim için. Eve geldiğimden beridir de kendimi odaya kapatmış, Mehmet'in defalarca aramasına cevap vermemiştim. Kendimi biraz toparladığıma inandığım da telefonumu elime alarak Mehmet'e bir mesaj attım.

MEFTUNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin