Wildfire (Turkish Translation)

Part 39

Niall ve Zayn, Harry'ye ragbi oynamak için kendisine katılmak isteyip istemediğini sormuşlardı. Taylor uyumakta olduğu için, daveti kabul etti, geçen hafta bardan aniden çıkıp gittiği için kendisini bir nevi affettirmek istiyordu . Futbol sahasında onlara ve diğer oyunculara katıldı.

Zayn ve Niall şaşırmışlardı. Çok enerjikti. Oyunu bugün kilometrelerce son bulduğu zamana çok büyük oranla bitirmişti. Harry sabahın erken saatlerinde kuvvetinin nereden geldiğini bilmiyordu. Bir ya da iki saat uyuduğunu düşünürsek, şaşırma sebebi belliydi. Neredeyse hiç uyumamıştı. O ve Taylor, birbirlerini keşfetmekle, birbirlerinin nereden dokunulup ve öpüldüğünü öğrenmekle meşgullerdi. 

Niall: Nasılsın? Hepiniz serbestsiniz.

Harry ve Zayn içeri girdiğinde diğerlerine seslendi. 

Harry: Bugün şanslı günüm olduğunu düşünüyorum. 

Dolabını açtı, terli gömleğini üzerinden çıkararak oraya fırlattı.

Zayn: Sıçtır!

Niall: Bilmem gerekirdi.

Harry: Ne var?

Onlara döndü.

Zayn: Sanırım bugün aynaya bakmadın.

İkisi ona gizemli bir gülüş attı. Dolabının içindeki büyük boy aynasına baktı. Hiç bir şey görmemişti. Zayn ve Niall'a sorgularcasına baktı.

Niall: Diğer taraf.

Yaramaz bir tonda söyledi. 

Harry döndü ve omuzlarının üzerinden sırtına baktı; arkadaşlarının ne demek istediğini anladı. Sırtının üstünde tınrak çiziklerinin izleri vardı.

Niall: Bunu sana kaplan ya da bir kadın mı yaptı?

Harry'ye aşırı belli bir sırıtış gönderdi.

Harry arkadaşının sorusuna cevap veremedi. Gözlerinin içine bile bakamadı. Özellikle konu seks ile ilgili olduğu zamanlar dahil hiç utanç hissetmemişti. Onlara cevap vermek ve onlara Taylor'ın bunu yaptığını söylemek istiyordu. Aklından çıkaramadığı inanılmaz, muhteşem bir kadın. Dolabından bir havlu aldı. Kendisi ve Taylor dışında, kimsenin bilmemesi gereken çok özel özel anlarıydı. 

Harry: Duş alacağım. Dışarıda ikinizle görüşeceğim.

Harry konuşmayı sonlandırmak için bunu bir bahane yaptı. Niall ve Zayn güldüler, çünkü Harry'nin sohbetten kaçmaya çalıştığını biliyorlardı. Yüzü çok kırmızıydı. Şimdi, hem Niall hem de Zayn bu tür şeyde zafer kazanmış hissediyorlardı. Normalde Harry her zaman kazanırdı, ancak sanki bugün dünya ters gitmeye başlamış ve aralarını da etkilemişti. Harry'nin yüzünün nasıl kırmızıya dönüştüğünü görmüşlerdi. Hayatlarında hiçbir zaman, özellikle kadınlar hakkında konuştuklarında böyle bir tepki görmemişlerdi ve o daima bu tür konuşmalarda aralarında usta olandı. Harry sırtını dönerek onlardan uzaklaşmaya başlamıştı ki, onların adını çağırdığını duydu.

Zayn ve Niall: Harry...

Harry onlara doğru döndü. 

Zayn ve Niall: GRRRRRRRRRR....

İkisi kaplan gibi gürledi, sonra kollarını kaldırarak ellerini kaplan tırnaklarına benzettiler ve güldüler. Harry onları takmadığını gösterircesine numara yapmaya çalıştı. O ve Taylor arasında olanları ve çiziklerin nasıl oluştuğunu paylaşacak değildi. Onun için çok değerli olduğu için her şeyi kendisinde saklamak istiyordu. Eve dönüp Taylor'ı görmek için sabırsızlanıyordu. Evi terk etmesinin başka nedeni daha fazla temastan kaçınmaktı, ona bir şeyler daha yapabilirdi. Paylaştıkları gece Taylor yorgun görünüyordu. Onu bu yorgun hale getirdiğinden üzüntü hissediyordu. Dinlenip gücünü geri kazanmak için ona biraz zaman ayırmak istiyordu. Onunla birlikte olmak için dünyada her zaman hazır olduğunu biliyordu, ama ondan iki-üç saat ayrı olmak onu içinden öldürüyordu.

--------------------------------