7/11/2016 Genel Kurgu İçinde #54
Bir öğretmen, kendini özel öğrencilerine adamış... İçindeki aşk yangınını gözyaşlarıyla kor tutmuş ufak bir kız...
Bir asker, intikam için kandan yemin içmiş... Aşkını kalbinin toprağına gömmüş, o topraktan yeşeren f...
Ufak talihsizlikler,yaz okulu,sınavlar,tatil derken aksattım yine sizleri ama uzun bir bölümle buradayım...
Bölüm şarkımız multi de mevcut mutlaka dinleyin ;)
Hatam,kusurum,eksiğim varsa affola...
Rüyama ortak olun ;)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
korkuyorum ben, ya bir gün olur da
tam alışmışken dönersen diye
Ezgi Aktan/Bekliyorum Ben
^^
Hülya parmağındaki yüzüğe hayranlıkla baktı. Her şey o kadar ani gelişmişti ki hala inanamıyordu. Yiğit'in muhteşem evlenme teklifinden sonra tüm arkadaşlarıyla birlikte ufak bir kutlama yapmışlardı. Daha bu kutlamanın ve teklifin bile şokunu atlatamayan Hülya bir kaç gün içinde Balıkesir'e ailesinin yanına gelmişti. 3-4 saat sonra Yiğit ve ailesi gelip onu babasından isteyeceklerdi.
Hülya derin bir nefes alırken gülerek kafasını iki yana salladı. Daha dün gibi hatırlıyordu içinde hissettiği korkuya rağmen Yiğit'in elini tuttuğu geceyi. Her şey hızla gelişse de Yiğit'in gözlerinde gördüğü aşktan emindi. Onunla yepyeni bir hayata adım atmak için sabırsızlanıyordu. Telefonuna gelen mesaj sesiyle kendine gelen Hülya mesajı okuduktan sonra boynuna siyah şalını da sarıp hazırlanarak odasından çıktı. Hülya'nın annesi Hatice Hanım kızını hazırlanmış evden çıkarken görünce kaşlarını çattı.
"Kızım akşam zaten gelmeyecek mi bu çocuk bize? Bak daha hazırlıklar bile bitmedi!"
Hülya gülerek annesine bakarken yanağından makas alıp göz kırptı.
"Naz'la Banu burada, Nur'la Ebru'da bir saat sonra burada olacak annecim. Onlar yardım ederler sana. Hem bende çok geç kalmam merak etme."
Ayakkabılarını giyen Hülya arkasından söylenen annesine bakıp gülümsedikten sonra yanağına hızlıca bir öpücük kondurup evden çıktı. Arabanın içinde bekleyen adamı gören Hülya gülümseyerek arabaya bindi. Arabaya binen Hülya'ya aynı gülümsemeyle karşılık verdi Yiğit.
"Eee yeşilim neden çağırdın beni acilen? Akşam görüşecektik zaten."
Hülya derin bir nefes alıp gülümsemesini yüzünden eksik etmeden Yiğit'e baktı.
"Seni biriyle tanıştırmam lazım. Yani daha doğrusu birini ziyaret etmemiz lazım."
Yiğit hiçbir şey anlamamış halde kaşlarını çatıp Hülya'ya bakarken Hülya'nın heyecanlı hali her halinden belli oluyordu.
