Müzik odası yine elektro gitar sesiyle yankılanıyor, evin kapıları titriyordu sanki.
Genç adam gözlerini kapatıp çaldığı melodide kaybolurken, bi anda sesin kesilmesiyle kendine geldi.Kapıya döndüğünde ölümcül bakışlarla kendine bakan babasını farketti.
"Defol git nerde çalıyorsan şu mereti kafamın içine ettin!" diye bağırırken kapıyı çarpıp çıkmıştı.Derin bir nefes alarak sinirle koltuğa oturup alnını sıvazladı. Bu adam gittikçe katlanılmaz oluyordu.
"Buğra, üzme kendini lütfen, babam yokken çalsan ya"Ablasının yalvaran sesiyle gözlerinde biriken yaşları sildi genç adam.
"O adama katlanıyorsam, bunun tek sebebi sensin abla. İnan bana sen olmasan iki dakika durmam şu evde." dedi. Ablasının çaresiz bakışlarıyla, biraz daha kalırsa boğulacağını hissettiği evden, kendini dışarı attı.Dayanamıyordu artık, babasının her konuda kendine karşı olmasına, hiçbir işinde yada fikrinde destek vermemesi onu kendinden iyice uzaklaştırmıştı.
Bir süre boş boş denizi izledikten sonra telefonuna mesaj geldi. Orkun'dandı mesaj.
-Buğra ofise gelsene, Gürkan abi bizi bekliyor-Oturduğu yerden kalkıp motoruna atladı.
Gürkan abileri grubun menajeriydi ama Buğra onu kendi babasından bile yakın görüyordu.
Bikaç gün önce söylemişti ekibi yenileyeceğini, makyözü, stilisti hepsi değişecekti. Büyük ihtimalle yeni ekiple bi tanışma ortamı ayarlamıştı.Kısa bi süre sonra Gürkan Salmaz'ın ofisinin önünde durup motorundan indi.
Yürürken asla etrafına bakmaz, dikkatini sadece odağına verirdi. Ve böylece çevredeki insanlara ulaşılmaz bir görüntü sunardı farkında olmadan.Hızlı adımlarla kapıya ilerlerken birine çarptığında, yüksek tiz sesli bir kızın çığlığı ortalığı inletti.
Arkasını döndüğünde ayağa kalkmaya çalışan kıza yardım edecek zaman, yanındaki kadının ona yardımcı olduğunu gördü ve bunu önemsemeden dönüp yoluna devam etti.
"Öküz! İnsan bi özür diler." diye söylenen kıza baktığında gözleri ateş saçıyordu.Kız bir an tedirgin olsa da sonra başını dikleştirip yanından geçti. Amacına ulaşmış, kızı bakışlarıyla korkutmuştu. Bu düşünceyle özgüvenle yürümeye devam etti.
Buğra oldum olası böyle kızları itici bulmuştu. Kırılgan, naziklik abidesi gibi davranan, kendini dünyanın en özel insanı zanneden... Bu kızda da tam öyle bi tip vardı.
Büyük ihtimalle alt kattaki cast ajansına gelmişti, belliydi halinden. Daha fazla bu duruma takılmadan asansöre ilerledi ve 12.kata çıktı.Toplantı odasına girdiğinde tahmininde yanılmamıştı. Yeni ekiple tanışılacaktı. Önce Gürkan abisine selam verip sonra grup arkadaşlarıyla selamlaştı. Kendi arkadaşlarıyla sohbete daldığında toplantı odası, içeri girenlerle kalabalıklaştı birden.
Ve sonra Gürkan bey ekibi tanıtmaya başladı. Stilisti, kostümcü, makyözü ve yardımcısı... Buğra insanları incelerken gördüğü kişiyle duraksadı.
Bi dakika makyözün yardımcısı, az önce aşağıda çarptığı cırtlak kız mıydı?
"Son olarak arkadaşlar Bükre hanımın yardımcısı Yağmur" derken, Buğra elini kıza uzatıp, pis bi sırıtışla
"Memnun oldum" dedi. Aslında içinden şunu söylüyordu
"Elimden çekeceğin var kızım!"***
Gürkan bey, Yağmur ve Bükre hanıma çalışma programlarını ve diğer şartları anlatırken, ofisin cam kapısının önünden geçen Orkun içeriye baktığında, genç kız bi anda heyecanlanmıştı, ama Orkun sadece öylesine bi bakış atmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DENGESİZ
FanficBuğra, ünlü bir rock grubunun gitaristi ve alt vokalidir. Ancak madalyonun görünen yüzündeki ışıltılı hayatının, tam tersi karanlık bir sahne arkası vardır. Yalanlar üzerine kurulmuş hayatında, kaybettiği yönünü bulmak için, ona pusula olacak duygu...