6.bölüm

351 47 9
                                    

Yorum ve oylarınızı bekliyorum... Keyif almanız dileğimle :)

Genç kız Buğra'yla yapacakları projenin planlarını yaparken telefonuna gelen mesajla elinde olmadan suratını astı. Buğra ne kadar umursamaz görünmeye çalışsa da
"Kötü bir haber mi? Yüzün düştü mesajı okuyunca" derken kendi de telefonuyla ilgileniyormuş gibi yapıyordu.

Yağmur üzüntüsünü ona hissettirmemek için ifadesiz bir sesle
"Kötü birşey yok. Orkun'un işi çıkmış gelmeyecekmiş" dedi.

Buğra o an duyduğuna şaşırıp genç kıza baktı. Sonra kafenin penceresinden dışarı baktı, arkadaşının arabası az önce gördüğü yerde yoktu.

Normalde Orkun'un ona hesap sormasını falan beklerdi ama, arkadaşı sessizce çekip gitmişti. Bunun arkasından kesin bişey çıkardı. Yine de bunu düşünmeyi sonraya erteledi.

Yağmur'un sıkıldığı her halinden belli oluyordu ama, genç adam bunu umursamadı
"Kahveni içtiysen bir yere gidelim mi? Proje seçimimize katkısı olacağını düşünüyorum" dedi.

Yağmur sıkıntıyla nefesini verip Buğra'ya baktı. Orkun gidince tüm hevesi kaçmıştı.
"Aslında benim eve gitmem gerekiyor ama-" diyecekken Buğra'nın hayal kırıklığıyla düşen omuzları ve asılan yüzü dikkatini çekti.
İnsanlara hayır diyememe huyundan nefret ediyordu.
"Tamam ama çok kalamam, olur mu?" diyince Buğra'nın asılan yüzüne bir anda serseri bir gülümseme yerleşti.

İşte bu Yağmur'u şaşırtmıştı. Çok tuhaf ve dengesi olmayan bir adamdı Buğra. Bir dakika içinde birden fazla duygu değişimi yaşayabiliyordu. Hevesle ayağa kalkıp
"Yok merak etme yatıya kalmayız" derken Yağmur göz devirip çıkışa yöneldi.

Buğra motora binerken genç kız tırnaklarıyla oynamaya başladı. En son bindiğinde ne kadar korktuğu aklına geldi ve çekimser bir şekilde adama baktı.
Buğra ona bakıp pis pis sırıtırken
"Yine korku filmi izler gibi bağırmayacaksın değil mi?" dedi. Genç kız ona meydan okuyarak baktı ve adamın elinden kaskı alıp başına geçirip motora bindi.

Buğra bu sefer istedikleri olduğu için daha sakin kullanmıştı motoru. Böylece Yağmur stres yapmayı bırakıp, yeni keşfettiği motorla yolculuk heyecanını yaşamıştı.
Kısa bir süre sonra lüx bir restoranın önünde durunca, genç kız kaskını çıkarıp merakla etrafa baktı.
İki katlı ve dört bir yanı camla kaplı bina hayranlık vericiydi.
"Kimin burası?" diye sorarken genç adamın yürüyüp gittiğini görünce, göz devirip söylene söylene peşinden gitti.

Kapıdan içeri girdiğinde, yirmili yaşların sonunda alımlı bir kadın kendilerine gülümseyerek yaklaşırken, genç kızın meraklı bakışları onun üzerindeydi.
"Buğra! Hoşgeldin. Hangi rüzgar attı seni buraya" diyerek sarıldı.

Buğra'nın samimiyetle kıza sarılışı Yağmur'un garibine gitmişti. Onu birine sıcak davranırken görmek çok tuhaftı gerçekten.
"Hoş bulduk abla-"
"Abla mı?" diyen Yağmur'a Buğra küçümseyici bir bakış attı
"Bağırmasan olmaz mıydı?" diyince genç kız utançla
"Afedersiniz, sadece şaşırdım" dedi. Buğra'nın ablası ona sevecen bir şekilde bakarken
"Niye şaşırdınız?" diyince genç kız adama gıcıklık olsun diye
"Böyle asık suratlı çirkin birşeyin ablası olmayacak kadar güzel ve güler yüzlüsünüz. O yüzden şaşırdım" dedi.

Buğra buna göz devirirken ablası neşeli bir kahkaha atıp
"Malesef ablasıyım ve benim hayat enerjimin yarısı bile geçmemiş kardeşime.
Bu arada ben Göksu" diyerek elini uzatınca, genç kız de nazikçe elini uzattı
"Memnun oldum. Bende Yağmur" dedi. Göksu Buğra'ya bakıp
"Buğra böyle güzel bir kız bulduğun için çok şanslısın. Sevgilin gerçekten çok şeker" dediğinde ikisinin de suratı mosmor olmuştu.

DENGESİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin