Farklıyım Bölüm 24

219 4 0
                                    


"Odama!" Bir işimizi de olaysız bitirseydik şaşıracaktım zaten. Tüm okulun önünde yaşanan şeyler cidden hiç normal değildi. Hayır, Berk'in beni öpmesi bir yana iki dakika sonrasın da Azat'a yumruk atıp "Bu gitarı götüne sokarım!" demesi olay olmuştu. Saygıdeğer ev arkadaşlarım da bunu izlemekle hatta videoya çekmekle meşgul olduğundan kavga büyümüştü. Hatta öyle ki Berk ayırmaya çalışan bir hocaya da kafa atıp sahneden düşmesini sağlamıştı. Yani kısacası başımız büyük beladaydı.

"Berk! Orada yaptıkların neydi senin! Baş belası olmak hoşunuza mı gidiyor? Zevk mi alıyorsunuz bu durumdan!" Müdürün bütün katta yankılanan sesi kulaklarımızı tırmalamıştı. Adam haklıydı hiçbir bahane bu durumda bizi haklı çıkartmıyordu.

"Kusura bakmayın ama hocam ben sizi uyarmıştım. Bu yarışmaya katılmamız bir hataydı." Müdür hayretle ve öfkeyle bize dönüp şakaklarındaki elini sertçe indirdi. "Bir de cevap veriyor! Bitti. Bu okulla olan tüm ilişkinizi kesiyorum!" Sonunda adam da pes etmişti işte.

"Okula doğru düzgün gelmiyordunuz, geldiğiniz ilk günden olaylar peşi sıra geldi. Yok bahçede benim yerime oturdu, yok kantinde üzerime çay döktü diye okulda dayaktan geçirmediğiniz kalmadı. Üstelik bugün de bir öğretmene şiddet kullandın! Senin tedavi olman gerek! Sadece senin de değil hepinizin! Defolun!" Adam derin soluklar alıp sandalyesine oturduğunda Berk'i kolundan tutup kendime çektim.

"Berk ne yapacağız?" Eliyle dur işareti yaptıktan sonra müdüre yaklaştı. "Bizi okuldan atmanız umurumda değil ama bu kızın mezun olması lazım. En azından nakil olalım."

"Dalga mı geçiyorsun lan sen?"

"Dalga geçmiyorum. Okuldan atmayın naklimizi verin hem siz kurtulun hem biz." Berk'in bu kadar ılımlı konuşmasına şaşırıyordum. Elini masaya vurup müdüre saldırmasını beklerken böyle yapması tuhaf geliyordu. Ya da ben kafayı yemiştim. Olması gereken buydu şiddete eğilim göstermem de benim anormalliğimdi.

"Kendinizi aldıracak bir okul bulursanız veririm."

"Bulmamıza gerek yok. İstanbul **** Anadolu lisesi." Müdür şaşkınca bir bize birde Berk'e bakıp oturduğu yerde dikleşti. Burası bizim eski okulumuzdu. Bizim tanıştığımız ve benim zorla alındığım okul. Tilki yine döner dolaşır kürkçü dükkanına giderdi değil mi?

"Pekala. Ben bunu halledeceğim. Çıkın şimdi."

Müdürün halledeceğim demesinden sonra içime bir ferahlık gelmişti açıkcası. Dışarı çıkar çıkmaz hepimiz Berk'e dönmüştük. Diyeceği şeyi merak ediyorduk. "İstanbul ha?" dedi Salim kırgın bir ses tonuyla. Sonrasında bir şey demeden yanımızdan ayrıldı. "Neyi var bunun?"

"Gidersek sevdiği kız burada kalacak."

"Salim birinden mi hoşlanıyor!" Bunu tek bilenin ben olmadığımı sanıyordum. Üçü de bu dediğime çok şaşırmıştı. "Ada. Salim ondan hoşlanıyordu gidersek üzüleceği bariz."

"Bunu da bir şekilde hallederiz artık. Şimdi hepimiz gitmeye hazır mıyız onu söyleyin."

"Ağabey, okuldan da atılacaksak ne diye burada duralım ki? Gidelim kendi çöplüğümüze."

"Aynen, Cemre de özgür artık. Gidelim." Mert ve Eren onay vermişti ama Cenk bir şey demiyordu. O ilk başta olduğu gibi kalmak istiyordu sanki.

"Cenk?" dedim bir şey söylemesini bekleyerek. Ellerini cebinden çıkartıp havaya kaldırdı. "Burada hep birlikte kalıyorduk be oğlum. Şimdi İstanbul'a gidersek herkes kendi evlerine dağılacak. Biliyorsunuz işte benim..." devamını getirmedi. Sanırım ben dışında herkes anlamıştı. Berk'in dosthane bir şekilde Cenk'e sarılması sonrası herpsi bir yumak olmuştu. "Ee bir yer bulamazsan gel benimle kal. Koca ev bomboş duruyor ikimize de yeter." diyiverdim. Dost değil miydik? Niye hepsi oha! diyerek bakıyordu.

Farklıyım (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin