Elimdeki çantayı yere bıraktıktan sonra gözlerimi karşıda duran eve diktim. Her şeyin başladığı ve bir türlü son bulmadığı o eve geri dönmüştüm. Fakat bu sefer başka biri olarak geri dönmüştüm. Bella Grey olarak...
Yanıma gelen Chris'e doğru baktım. O da en az benim kadar endişeli ama bir o kadar da heyecanlı görünüyordu. Yere koyduğum çantayı boynundan geçirdikten sonra sıkıca elimi tuttu. İkimizde bir şey söylemeden kapıya ilerlemiştik. Tam önüne geldiğimizde kapı hafifçe aralanmıştı. Karşımda Tessa'yı görmemle birlikte kendimi onun boynuna atmam bir oldu. Sıkıca...ama çok sıkıca sarılmıştım. Kapı iyice açıldığında diğerleri de bizi karşılamışlardı. David, Diana, Tyler, Kayla ve Casey. Hepsi de oradaydı.
"Evinize hoş geldiniz!"
Sırayla herkese sarıldıktan sonra elimizdekileri bırakarak salona geçtik. Her şey değişmişti. Hem de her şey...
Etrafıma bakınarak kendimi oradaki koltuğa doğru atmıştım. David de yan tarafıma oturmuştu. Kafamı ona çevirip gülümsedikten sonra karşımdaki Tyler'a doğru baktım.
"Sizi bu kadar çok özlediğimi şu anda fark ediyorum." Diyerek hepsine sırayla baktım.
"Pekala neden yukarı çıkıp eşyalarını yerleştirmiyorsun Bella?"
Kafamı sallayıp ayağa kalktım ve ağır adımlarla merdivenlere doğru ilerleyip yukarıya çıktım. Kendimi çok tuhaf hissediyordum. Uzun bir süreden sonra tekrar buradaydım. Bu beni belki de mutlu etmeliydi. Fakat etmiyordu...
Koridora ulaştığımda ilk önce beni eski yatak odam karşılamıştı. İçeriye yavaşça girdiğimde artık yalnızca benim odam değilde Chris ile odamız olduğunu gördüm. Her şey değişmişti. Mor-beyaz odamdan eser kalmamış yerini kahverengi-beyaz renkleri almıştı. Yatak odasından çıktıktan sonra kendimin yan tarafa, babamın çalışma odasına attım. İçeriye girer girmez elimle ağzımı kapatmıştım. Hıçkırarak ağlamamak için kendimi oldukça zor tutuyordum. Bu gerçekten berbat bir duygu idi. Bu odadan da eser kalmamıştı. Raflardaki kitapların yerini biblolar ve çerçeveler, büyük çalışma masasının yerini ise geniş bir kanepe almıştı.
Elimi ağzımdan çektim ve derin bir nefes alarak kanepeye ilerledim ve kalçamı köşesine yerleştirdim. Aklıma, babamla bu eve daha yeni taşındığımızda tartıştığımız zaman gelmişti. O zamanlar kendimi gerçekten evlatlık gibi hissediyordum. Sanki Winstonlara ait değilmişim gibiydi. Halbuki her şey göründüğünden çok daha farklı idi. Çünkü hiçbir şey göründüğü gibi değildi. Hayatım boyunca ders çıkardığım en önemli nokta bu olmuştu.
"Hiçbir şey göründüğü gibi değildir!"
Gözümden teker teker akan yaşları sildikten sonra kapıya yaslanmış bana bakmakta olan David'i fark ettim. Burnumu çektikten sonra ona yanıma gelmesi için el hareketi yapmıştım.
"Sen iyi misin?" Diye sordu yanıma otururken.
"Bilmiyorum ki? Sence şu durumda iyi olmalı mıyım?" Diye sordum odanın içini göstererek.
"Tessa yeni evin sana iyi geleceğini düşünüyordu."
"Her ne kadar iyi düşünmeye çalışmış olsa da bu imkansız bir şey olurdu. Ben...her şeyi burada yaşadım David. Annemle babamı şu kapının önünde ölü halde bulmam sanki daha dünmüş gibi geliyor." Dediğimde sesim iyice incelmiş içime kaçmış gibi çıkmıştı.
"Hişşt!!" Dedi David beni sakinleştirmeye çalışırcasına kollarını boynuma doğru sardı ve beni kendine bastırdı. Gözlerimi kapattım, derin bir nefes alarak bende ona sarıldım. Onu gerçekten çok özlemiştim.
"Her şeyi atlatmayı başardık Bella. Biz hayat mücadelesi verdik. Şimdi ise mutlu olmalıyız. Bu bizim fazlasıyla hakkımız. Geride bıraktıklarımız için yapabileceğimiz hiçbir şey yok! Şu anda sahip olduklarımıza bakmalıyız. Bundan başka çaremiz yok!"
Bütün bunları söyledikten sonra kafamı kaldırıp ona bakmıştım. Gerçekten çok haklıydı. Bunun bende farkındaydım as ne yazık ki elimden hiçbir şey gelmiyordu. İstesem de istemesem de bütün bu olanları hatırlamak
zorundaydım. Çünkü biliyordum ki aslında beni ayakta tutan tek şey bu eskilerdi...Merhabalar benim sevgili biricik okuyucularım. Tıpkı dediğim gibi bölümü yılbaşında paylaşıyorum. Yeni kitabımız hayırlı uğurlu olsun. Bu kitap diğer beş kitaptan çok daha farklı olacak. Bölümleri okurken bunu göz önünde bulundurursanız çok sevinirim. Sizi seviyorum. Bir daha ki bölümde görüşmek üzere. Vote ve yorumlarınızı bekliyorum.
Kısa olduğu için kızmayın. Diğer bölümlerle telafi edeceğim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kurtlar Arasında (6. kitap)
Werewolf"Neden her şey tam normale döndü....artık tamamen mutlu olacağız dediğim zaman yine bir şey ortaya çıkıyordu?? Belki de bu benim lanetimdi! Hatta varolmamın sebebi idi..." İnsandan kurtadama kadar her türlü canlıya kendini kaybettiren ve bir zehir...