-Ed
Ertesi gün hepimiz erkenden kalkmıştık. Mutfakta bir şeyler atıştırdıktan sonra Chris ile birlikte diğerlerine haber verdikten sonra dışarı çıkmıştık. Etrafı dolanmakta bir ipucu bulmakta fayda vardı. Ağaçların arasına kadar geldiğimizde Chris duraksamıştı. Dönüp ona doğru baktım.
"Hey sen iyisin değil mi? Demek istediğim...sabah da pek keyfin yoktu."
"Ben...aslında...ben bir şey sormak istiyorum." Dediğinde başımı sallayıp yanına doğru yaklaşmıştım.
"Eğer bu zehir bir kurtadama ulaşırsa ne olur?""Kurdu bilmiyorum ama daha öncesinde bir kadında rastlanmıştım. Kadın önce hırçınlaşmaya sonra da kendini öldürmeye çalışmıştı. Sonuç bedenden bedene değişiyor. Ama eğer insanlarda bile bu kadar şiddetli oluyorsa bir kurtadamın başına neler neler gelir. Neden soruyorsun ki?" Dedim kaşlarımı çatarak.
"Sadece merak ettim." Dedi sert bir şekilde yutkunmaya çalışarak. Gözlerini benden kaçırmaya çalışıyordu. Aslında az önceki sorunun nedenini sorgulamalıydım fakat şu an buna zaman olmadığını biliyırdum. Bu yüzden sesimi çıkartmadım. İkimizde aynı anda yolumuza devam etmiştik.
-Bella
Tessa, Eric, Doktor Walker ve ben yine masanın başındaydık ve inceleme yapıyorduk.
"Tanrım keşke şu doğaüstü şeyler hakkında daha çok şey bilen biri çıksa....en azından bizi aydınlatabilecek birileri." Dediğimde Tessa ile göz göze gelmiştik.
"Aslında biri vardı..." demişti Eric gözlerini masadan ayırmadan.
"O marangozcunun hâlâ yaşıyor olmasını dilerdim." Dediğinde dudağımı büzerek ona baktım.Bunu ben de çok isterdim. O sırada aklıma onu kaybettiğimiz gün gelmişti. Yangının çıktığını kendi gözlerimle görmüştüm ama başka bir yerde...yine kendimi suçlu hissetmiştim. Eğer o gün yangın çıkan yer konusunda yanılmasaydım şimdi o adam yaşayacaktı.
"Sanırım başka biri daha var!"
Doktor Walker'ın böyle demesi ile hepimiz aynı anda ona bakmıştık.
"Belki de...." dedi ve önündeki kitabı kapatarak arkasını çevirdi.
"Belki de bu kitabın yazarı bize yardım edebilir.""İyi de bu mümkün mü? O kitabın yazarını tanıyor musun? Dahası sence hâlâ yaşıyor mudur?"
"Lütfennn..." diye ağzını yayarak konuşmuştu Walker, Eric'in sorularına karşılık olarak.
"Büyükbabamı hâlâ çok severim."Gözlerimi kocaman açmıştım.
"Aman tanrım! Kitabın yazarı senin büyükbaban mı yani?""Aslında mz büyükbabam değil....ama ona yakın olanların, ona "büyükbaba" diye seslenmesini ister."
"Peki kendisinin nerede olduğuna dair herhangi bir fikrin var mı?" Diye sırdu Tessa önündeki kitaba parmaklarını gezdirerek.
"Kitabın ilkini bulur bulmaz onu aramıştım. Onda üçüncüsü bulunuyor."
"Vay canına!" Demiştim adamın sözünü keserek.
"Bu kitabı hep ilk ve tek sanırdım. Demek ikincisi olduğu gibi bir de üçüncüsü var!"Doktor Walker kafasını sallayarak devam etmişti.
"Kendisinin nerede olduğunu biliyorum ama bu pek hoşunuza gitmeyebilir."Tessa ile ikimiz de aynı anda
"O nerede?" Diye sormuştuk.Adam şaşırmış bir şekilde bize baktığında ancak konuşabilmişti.
"Meksika'da..."-Ed
"Hişşt!" Demiştim olduğum yerde durarak.
"Bunu duydun mu?""Evet!"
"Sanırım bir şey şu anda bizi izliyor...""Ne yapmamız gerekiyor?"
"Onları kışkırtmalıyız!" Dedi ve beklemediğim bir anda avazı çıkana kadar kadar bağırmaya başladı.
"Heyyy! İşte buradayız daha neyi bekliyorsunuz sizi piç kuruları!""Chris ne halt yiyorsun sen?"
"Buraya gelirken korkak gibi saklanacağımızı söylememiştin Ed!" Dedi ve etrafına bakınarak daha çok bağırmaya başladı.
"Hadi gelin! Öldürün bizi! Hepimizi zehrinizle boğun!"Onun kendi kendine susmayacağını anladığımda arkasından elimle ağzını sıkıca kapatmıştım. İnleyerek beni engellemeye çalıştığında ise onu geriye doğru çekerek oradaki ağaca yaslanmıştım.
"Dinle dostum! Şu anda bu şekilde bağırmak pek işe yaramayabilir. Planda onları sessizce yakalayıp takip etmek vardı...avazın çıktığı kadar bağırarak sürüyü toplamak değil!"
"Güzel!" Diye bağırmıştı ellerimi ağzından çeker çekmez. Bu hırçınlığını bir türlü anlayamamıştım. Sanırım zor günler geçiriyordu.
"Zaten sanırsam yanıldık!" Diye devam etti.
"O kadar bağırmama rağmen kimse karşımıza çıkmıyorsa burada hiçkimse yok demektir!"O sırada telefonuma gelen mesaj sesiyle irkilerek doğrulmuştum. Cebimden çıkardığım telefonuma baktığımda mesajın Bella'dan geldiğini gördüm.
"Hemen eve dönün! Konuşmalıyız!"
"Pekala dostum!" Dedim Chris'in doğrulmasına yardım ederek.
"Bugünlük bu kadar! Bizi evden bekliyorlar. Konuşmamız gereken bir şey varmış." Dediğimde hiçbir şey söylemeden önden yürümeye başlamıştı.Gerçekten az önceki hareketlerinin hiçbirine bir anlam verememiştim. Dudaklarımı büzerek bende arkasından yürümeye başladım.
....
Eve geldiğimizde herkes koltuklara geçmişti.
"Pekala çocuklar...yeni bir haber mi var? Neler oluyor?" Diye sorduğumda Eric boğzaını temizleyerek söze başlamıştı.
"Yangında ölen marangozcuyu hatırlıyorsun değil mi?"
"Elbette hatırlıyorum. Nasıl unuturum?"
"Güzel.....Peter'ın tıpkı o marangozcu gibi birçok şey hakkında bilgisi olan bir tanıdığı varmış. Eğer ona gidersek bize yardım edebileceğini düşünüyoruz."
"Buna gerek olduğunu sanmıyorum. Tera varken o adama hiç gerek yok bence!" Dememle hepsi ters ters bana bakmışlardı. Sanırım az önceki söylediğim gerçekten çok saçmaydı.
"Bunları görüyorsun öyle değil mi Ed?" Dedi Bella ve elindeki iki kitapla birden bana yaklaşmaya başladı. Sorusuna karşılık olarak kafamı sallamıştım. Önüme kadar geldiğinde durdu ve önümde dizlerini çöktü.
"İşte Peter bizi bu kitapların yazarına götürecek olan kişi! O adam bu kitapların yazarıymış ve elinde bu kitap serisinin bir üçüncüsü varmış. Bunun ne anlama geldiğini snlayabiliyorsun değil mi?" Diye sorduğunda gözlerim ister istemez Bella'nın arka tarafındaki duvara dayanmış olan Chris'e kaymıştı. Bella'nın dediğini duyar duymaz rahatlamışcasına gözlerini tavana dikmişti. Gözlerimi Chris'den alıp tekrar Bella'ya sabitlediğimdr yine kafamı sallamıştım.
"Öyle ise bu gerçekten harika bir şey....."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kurtlar Arasında (6. kitap)
Loup-garou"Neden her şey tam normale döndü....artık tamamen mutlu olacağız dediğim zaman yine bir şey ortaya çıkıyordu?? Belki de bu benim lanetimdi! Hatta varolmamın sebebi idi..." İnsandan kurtadama kadar her türlü canlıya kendini kaybettiren ve bir zehir...