Kurtlar Arasında (6. kitap)

52. Bölüm\ FİNAL

  Selamlar benim tatlı okuyucularım. İşte insanlık için küçük ama benim için büyük bir efsanenin daha sonuna gelmiş bulunmaktayız. Bu final bölümümüz olacak. Fakat daha öncesinde de belirttiğim gübi ÖZEL BÖLÜM adı altında bir bölüm daha yayınlayacağım. Umarım bölümü beğenirsiniz. Yorumlarınızı mutlaka bekliyor olacağım. Özel bölümde görüşmek üzere!!!

Bunu demesiyle birlikte sinirlenmiştim. Bütün gücümü toplayarak ellerini saçlarımdan kurtardım ve onu sert bir şekilde geriye doğru ittirdim. Arkasındaki dolaplara çarpmasıyla birlikte kahkaha atarak doğrulmuştu.

"Hadi ama Bella! Gerçekten mi? Senden daha iyisini beklerdim açıkcası!" Demesiyle ciddileşerek üzerime yürümesi bir olmuştu. Bana doğru sert bir yumruk sallaması ile birlikte inleyerek yere düşmüştüm. Olduğum yerde doğrulduğumda yere sertçe tükürmüştüm. Ağzımdan tonla kan akıyordu. Yavaş bir şekilde ayağa kalktığım sırada karşımdaki sürtük hâlâ gülümsüyordu.

"Hadi ama...sence de çok adil dövüşmüyor muyum? Daha pençelerimi bile çıkartmadım."

Sinirlenmiştim. Bağırarak üzerine atlamam ile birlikte ikimizde dolapların üzerine düşmüş ve hepsini yıkmıştık.

"Ah!"

Yere düştüğümüz sırada ise bacağının üzerine sert bir darbe indirerek boğazını sıkmaya başlamıştım. Ellerimi kendinden kurtarmaya çalıştığında ise pençelerinin çıktığını fark etmiştim. Kendini benden kurtardığında beni savurarak duvara doğru fırlatmıştı. Üzerime doğru koşarak geldiği sırada suratıma bir tekme indirmişti. Yine yere kan tükürerek yığıldığımda ceketimin yakalarından tutarak beni havaya kaldırdı.

"Güçsüzsün! Ha!?....ne oldu sana böyle küçük delta!" Dedi. Tepkisizce ona bakmaya çalıştığım sırada karnına tekmeyi indirmem bir olmuştu. O yere düştüğünde bende onunla birlikte kendimi yerde bulmuştum.

-Chris

Koşarak merdivenleri indiğimiz sırada soyunma odasına doğru koşmaya başlamıştık. Kapının önüne gelir gelmez karanlığın içerisine, yere düşmem bir olmuştu.

"Ah!"

Doğrulmaya çalıştığım sırada karşımda David'i bulmuştum.

"Aman tanrım!"

"Chris...Bella! Bella'nın başı dertte. İçerideler. Kurtarın onu!"

Gözlerimi büyüterek içeriye girdiğimde dolapları koşarak geçmeye başlamıştım. Ortadaki geniş alana geldiğimde ise karşımdaki manzara karşısında dehşete düşmüştüm. Bella bir kızın altında kalmıştı. Kız onu hırpalıyordu. Sinirlenerek kükrediğim sırada ise ikisi de kafalarını çevirip bana bakmışlardı.

Kız beni görür görmez sırıtmıştı.

"Bu harika!" Dedi ve ani bir hareketle Bella'nın üzerinden kalkarak onu da kaldırdı. Onu bana doğru çevirdiğinde ise pençelerini boğazına sabitlemişti.

"Ben de tam olarak sizi bekliyordum!"

"Bırak onu!" Demiştim sert bir şekilde. Bella'ya bir şey yapacak diye ödüm kopuyordu. Ed, David ile ilgilenirken Tessa'da arka tarafımdaydı.

"Bırak onu! Yoksa yenin ediyorum ki seni acıya boğarak öldürürüm."

"Baksana Bella!" Dedi ve kafasını onun kulağına dayayıp bastırarak konuştu.
"Seni ne kadar çok seviyorlar! Hatta o kadar seviyorlar ki senin için beni öldürme tehditleri yağdırıyorlar. Ama bir şey söyleyeyim mi? Bunlar benim için hiçbir şey ifade etmiyor!" Dedi ve ciddileşerek bize doğru baktı.