Uzun zamandır bir barda barmenlik yapıyorsun. İşinde iyisin ve patronunda senden memnun. Aynı zamanda devamlı müşterilerde seni sever. Yılışık oğlanların dokunamadığı -Çünkü böyle bir durumda kafalarında şişe kırma hakkına sahipsin- için de seviyorsun işini.
Çalıştığın gece yine kapıdan giren aynı silüeti gördün. Yine siyahlar içindeydi ve kafası karışık bir sima taşıyordu. Her zamanki gibi barın sonuna oturdu ve masaya üç kez vurdu. O kadar gürültüde her zaman onun vuruşlarını duyuyordun. Hemen o tarafa uçtun.
"Evet?"
Sg: Bana bir JB.
Peki anlamında kafanı biraz yatırdın ve hemen viskiyi koyup önüne serdin. Bir dikişte bitirdi bardağı.
"Waow! Shot yapacaksan tekila koyabilirdim?"
Sg: Viski iyi... Devamını yolla.
Ardı ardına bardağı doldurursun. Çok içtiğinin farkındaydın ama o içmekte çok ısrarlıydı.
Sg: Bir tane daha.
"Dostum..."
Arkandaki onun için açtığın JB'yi tezgaha sertçe koydun.
"1.5 L'lik şişeyi sen bitirdin! Yeter, içme artık. Şunu öde ve git biraz dans et."
Bıkkınlıkla kafasını kaşıdı ve sağına soluna bakındı. Sadece fiyatı ödemesini istiyordun.
Sg: Başka şekilde ödeyebilir miyim?
"Bahsettiğin şey kredi kartı ise, nakit ödemeyi tercih ederim."
Elini yavaşça boynundan sarkan uzun kolyeye götürüp yavaşça çekiyor. Kolyenin kopmaması için yavaşça tezgaha doğru eğilirsin. Oda hızlıca eğilir ve dudaklarına yapışır. Öylece kalakalırsın. Onun sapık olmadığına adın kadar eminsindir. Sadece sarhoş olduğunu düşünürsün. Dudaklarını yavaşça senden ayırır.
"Bahsettiğin ödeme şekli bu ise... borcunuz 23.000 won."
Dudaklarını bir tur yalayıp gülümser. Gülümseme yerini ufak bir kahkahaya bırakır. Onu itip tekrar sandalyeye oturmasını sağlarsın.
Sg: Sevdim seni Y/n.
"Huh? Adımı nerden-"
Sg: Orasını kurcalama.
Öbür taraftan bir adam seni çağırır sende bakmaya gidersin. Tekrar aklını başına toplayıp siparişleri yetiştirirsin.
"Buyrun, biranız."
Adm: Şu sürtükler yerine seni alsalar daha işlek bir yer olur burası.
"Efendim?!"
Sg: Sevgilim~
Yalpalayarak yanına gelir ve sana arkadan sarılıp topuz yaptığın için açıkta kalan boynunu öper. Onu arkandan itmeye çalışırsın.
"Napıyorsun?!:
Sg: Sadece benimle oyna.
"Saçmalıyorsun."
Sg: Sadece yap gitsin.
"Seni, dövücem."
Sg: Biraz daha sulanırsa bende aynısı şu herife- Bekle, nerde bu?
Adamın gittiğini fark ettiniz. Sen derin bir nefes aldın. Arkandaki adama döner dönmez tekrar seni öptü.
Sg: Sanırım hoşlanıyorum senden.
~~~
Sg: Bebeğim, kadehi uzatır mısın?
"Tabi sevgilim~"
Yoongi ile aynı barda çalışmaya başladınız. Üç aydır sevgilisiniz ve ilişkinizde iyi gidiyor. Sen bardağa birayı doldururken yanından geçen Yoongi yanağına kaçamak bir öpücük konduruyor.
"Yoongi... çalışıyoruz."
Sg: Sevgilimi istediğim zaman öpemeyeceksem, batsın bu dünya!
Adm: Eeh! Hadi be! Yiyişmenizi mi izliycez?!
Yoongi sinirle soludu. Müşteriye vermek üzere olduğun bira bardağını dudaklarına götürdün. Keyifle az sonra başlayacak olan kavgayı beklemeye başladın. Yoongi'nin beyaz gömleğin kollarını sıvadığını görürsün. Yavaşça tezgahın arkasından çıkıp adama doğru yürür.
"Yüzüne çalış sevgilim!"
