BÖLÜM 24/Son Feda

371 104 98
                                    

   Televizyonda 2018 için geri sayım yapılıyordu.Herkes 2018'e mutlu bir şekilde girerken 0 denildiğinde herkes baygındı.Belki de ölülerdi.Peki ya Gizem?O yaşıyor muydu?Dedesinin katili ona kurşun sıkmıştı.Ölmüş müydü?

Gizem'in her tarafına kan saçılmıştı fakat kendisi hala ayaktaydı.Sadece şoktaydı çünkü kurşun ona değil,son anda onun önüne atlayan Hayriye Teyze'ye isabet etmişti!!!Hayriye Teyze,Gizem'i korumak için onun önüne atlamıştı ve şimdi salonun zemininde hareketsiz bir şekilde yatıyordu.

-"Hayriye Teyze!" diye çığlık attı Gizem şoktan sıyrılıp kendine geldiğinde.Hayriye Teyze'nin hareketsiz bedeninin yanına diz çöktü.Dedesinin katili ortalıkta yoktu.Kaçmış olmalıydı fakat o an bu Gizem'in hiç umrunda değildi.

-"Kızım!" diye bağırdı birisi.Gizem'in annesiydi bu.Nazlı'yla birbirlerine sarılmış,masa örtüsünün ardından kafalarını çıkartmışlardı.Masanın altında saklanıyorlardı.Annesi hamileydi ve kardeşi de içki içmek için çok küçüktü.Hayriye Teyze de kendini Gizem'in önüne attıysa eğer o da içki içmemiş olmalıydı.

-"Anne!" diye bağırdı Gizem.Kendini kaybetmişti."Hemen ambulansı ara!Hayriye Teyze ölmüş olabilir!''

Gizem'in annesi masanın altından çıkıp masanın üstünde duran telefonunu aldı ve 112'yi tuşladı.Onun da telaştan elleri titriyordu.

Evin önünden siren sesleri geliyordu.Mavi-kırmızı ışıklar evin her tarafını doldurmuştu.Polisler gelmişlerdi fakat katil ortaya ortalıkta yoktu.Annesiyle kardeşi Hayriye Teyze'nin başında dururken Gizem de apartmandan çıkıp evin önündeki polislere durumu anlatmaya gitti.

-''Hayriye Teyze...o iyi değil.'' dedi Gizem nefes nefese.

-''Bir dakika,sakin ol lütfen ve neler olduğunu tane tane anlat.'' dedi Taylan Bey anlamsızca Gizem'e bakarak.

Gizem yutkundu ve anlatmaya başladı;''O katil...beni silahla vuracaktı ve Hayriye Teyze beni korumak için önüme atladı...benim yerime...kurşun yedi!'' dedi ve kendini daha fazla tutamayıp ağlamaya başladı.

-''Neresinden vuruldu?Şu an nerede?'' dedi Taylan Bey telaşla.

-''Neresinden vurulduğunu tam olarak bilmiyorum.Bizim evde sadece yerde hareketsizce yatıyor.'' dedi Gizem ve o önde,polisler arkada Hayriye Teyze'nin yanına gittiler.Taylan Bey eve girdiklerinde hemen Hayriye Teyze'nin yanına çöktü ve nabzını ölçtü.Ardından Gizem'e döndü ve:

-''Maalesef,Hayriye Teyze'yi-'' derken sözü yarıda kesildi.Gizem kendine hakim olamıyor,saçlarını çekiştiriyordu.Resmen delirmişti.

-''Sus!'' dedi Gizem çığlık atarak.''Kes sesini!''Benim yüzümden öldü o!Ben intihar edecekken o beni kurtardı ama ben...ben onu ölüme sürükledim!!!''

-''Kızım,sakin ol.Ne intiharından bahsediyorsun sen?'' dedi Gizem'in annesi kızına bir anlam veremeyerek.

-''Hanımefendi,evinizde biri öldürüldü ve 20'den fazla kişi yere yığılmış durumda ama siz hala bunu kafanıza takıyorsunuz!Biraz duruma odaklanabilir miyiz?'' dedi Taylan Bey Gizem'in annesine sinirle.

Gizem'in annesi tam cevap verecekken aramasının üzerine gelen ilk yardım ekibi kapıyı çaldı.Ambulans herkesi hastaneye götürmeye yetmeyince yaklaşık 20 ambulans çağırıldı ve evdeki herkes hastaneye gitti.

***

Gizem,yere yığılan herkesin sadece bayıldığını öğrenince ve onlar uyanana kadar doktorların hasta ziyareti kabul etmediğini öğrenince hemen morga,Hayriye Teyze'yle son kez konuşmaya gitti.Diğerlerini sonra da görebilirdi.

Ruhsuzca morg kapısının önüne geldi.Morg görevlisi tam da önünde duruyordu.Morg görevlisinin kulağına yaklaştı ve sessizce:

-''İçeride ölen bir aile dostum var.Hayriye Doğan kendisi.Onunla son kez konuşabilir miyim?Onunla baş başa konuşmak istiyorum.'' dedi.Gözyaşlarını zar zor tutuyordu.

''Tabii,geçin lütfen.'' dedi morg görevlisi ve Gizem'in geçmesi için kapıyı açtı.Eliyle bir yeri gösterdi ve;''Yanlış hatırlamıyorsam Hayriye Doğan oradaydı.Başınız sağolsun.'' dedi.

Gizem teşekkür bile edemeden adam kapıyı tekrardan kapattı.İçerisi soğuktu.Adamın gösterdiği yere gitti ve emin olmak için çarşafın altına baktı.Başka bir ölüyle konuşmak istemiyordu.Çarşafı açtığında Hayriye Teyze'nin bembeyaz yüzünü gördü.Dayanamayıp saniyesinde çarşafı geri kapattı.Kadının buz gibi soğuk elini alıp ellerinin arasına koydu:

-''Biliyor musun Hayriye Teyze,ben asla ölü birinin elini morgda böyle bir soğukkalılıkla tutacağımı düşünmezdim.Ölü birinin elini.Sana biraz önce ölü dedim...değil mi?Sana şu an ölü demek bana o kadar saçma geliyor ki!Keşke hiçbir büyücü ölmese!Ne diye önüme atladın ki?Keşke şu an bu kadar acıyı çekeceğime vurulan ben olsaydım.Sen beni ölümden döndürürken ben...ben nasıl senin ölmene izin verdim?!Kendime inanamıyorum!'' dedi Gizem ve koluna gözyaşlarını sildi.Ardından devam etti;

-''Neden hep kötüler kazanıyor?Neden hep benim sevdiklerim ölüyor?Önce dedem...sonra da sen.Ben şimdi senin öldüğünü Munko'ya nasıl anlatacağım?Kendime nasıl yedireceğim?'' dedi.Sesi giderek kısılıyordu.Ağlamaktan sesi çıkmıyordu neredeyse.

-''Hatırlıyor musun Hayriye Teyze?Seninle arkadaş olduğumuz günü.Dedemin öldüğü zaman.Sana sertçe çıkışmıştım ve sonra da kendimi kötü hissetmiştim.Şimdi...şimdi geç de olsa senden bunun için özür dilerim.Huzur içinde yat Hayriye Teyze'm.'' dedi ve Hayriye Teyze'nin buz gibi olan morarmış elini öpüp morgdan çıktı.

Dışarıda onu Derya Su bekliyordu.Gizem Derya Su'nun yanına gitti.

-''Başın sağolsun.'' dedi Derya Su önce.Gerçekten üzülmüş gibi görünüyordu.Gizem onu,onun kafasına sakız yapıştırdığından beri bu kadar üzgün görmemişti.''Biraz konuşalım mı?''

-''Kötü şeyler söyleyeceksen hiç gelemem.'' dedi Gizem.Derya Su başını yana eğince;''Tamam.Ama fazla uzun sürmesin.'' dedi.

-''Hastanenin kafeteryasında konuşalım mı?'' dedi Derya Su.

-''Sence benim şu an 6 kat yukarı çıkacak kadar halim var mı?'' dedi Gizem ruhsuzca.

-''Tamam o zaman.Burada söyleyeyim:ölen ninenin katili intihar etmiş.'' dedi Derya Su.

-''Hayatımdan iki kişi çaldıktan sonra neye yarar ki?'' dedi Gizem umursamazca.

-''İki kişi mi?Başka kimi öldürdü ki?'' dedi Derya Su şaşkınlıkla.

-''Dedemin de katili o adam.Günaydın tatlım.Benim kafama takıldı da:sen nasıl hala ayaktasın?İçki içmedin mi sen?'' dedi Gizem.

''Kankiştocuğum aradı ve evde çok ses vardı.Ben de apartmanın önüne kadar indim.Ne kadar sesli olduğunu tahmin edemezsin.Ben yokken içki mi içtiniz?'' dedi Derya Su.Gizem'in ona ters ters baktığını görünce konuyu değiştirdi;''O katili ben yakalattım zaten.O tam dışarı çıkarken ben de içeri giriyordum.Ben çok güzel bir kız olduğumdan ve etraf sapık dolu olduğundan yanımda taşıdığım biber gazımı yanlışlıkla adamın yüzüne sıktım.Onu kör ettim galiba.Ben tam ondan bunun için özür dilerken polisler gelip onu götürdü ben de ortada kalakaldım.Bugün haberleri okurken de o katilin intihar ettiğini ödüm.'' dedi.

''Aferin sana,adamın gözünün en ince damarına kadar sıksaydın.'' dedi Gizem.Birden canlanmıştı.''Keşke senin yerinde ben olsaydım da o biber gazını o pisliğin yüzüne bocalasaydım.'' dedi.Gülümsüyordu.

Gizemli KitapHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin