17.BÖLÜM

6K 236 6
                                    

"Şirketin bir avukata ihtiyacı var gelin hanım ve duydum ki Istanbuldaki en iyi avukat benim evimdeymiş."

Inanmak o kadar zordu ki. Rüya olmadığından o kadar emindim ki. Ama gerçek olduğundan da bir o kadar şüpheli. Ciddi olup olmadığına emin olmak için Mehmet Beye dikkatli bir şekilde baktım.

"Ama siz bana demiştiniz ki?"

"Sen cevabını ver gelin hanım. Teklifi kabul ediyor musun yoksa red mi?"

"Kabul ediyorum Elbette."

"Hadi o zaman hazırlan da şirkete geçelim."

"Ta..tamam."

Koşarak odama çıktım ve dolaptan siyah kumaş pantolon ve üzerine de beyaz dantelli atlet üzerine de yine siyah bir ceket alıp saçlarımı salaş bir şekilde topladım. Son iş olarak ise topuklu ayakkabılarımı da ayağıma geçirdikten sonra aşağı inmeye başladım. Avluda beni bekleyen Mehmet Beyin yanına doğru ilerledim. Beraber arabaya giderken

"Ardilden izin almam gerektiğini söylemiştiniz. Ne değişti de ondan habersiz işe aldınız beni?"

"Güvendiğim kimse kalmamış gelin hanım. O yüzden biraz şirkette bana yardım etmen gerek. Ardili sorun yapma."

"Pekala."

Arabaya binip şirketin yolunu tuttuk. Yarım saat sonra şirketteydik artık. Şirketin önünde şirkete bakarken şaşırmamak elde değildi. Dış mimarisi oldukça özenli ve uğraşılmış bir yapı olduğunu her türlü belli ediyordu. Mehmet Bey 'in de yanıma gelmesi ile şirkete girdik. Dış mimarisi gibi iç mimarisi de oldukça görkemliydi. Girişte danışma ve güvenlik karşıladı bizi ilk önce. Çalışanlarının güler yüzlü olması büyük bir şans diyebilirdim. Burası bir inşaat şirketiydi. Çok çaba sarf etmeden ulaşılabilecek türden değildi. Mehmet Beyin yönlendirmesi ile asansöre doğru ilerledim. Altı kat çıktıktan sonra bir bölüme girdik ordan bazı dosyalar alıp on yedinci kata çıktık.

"Bu dosyaları incelemek sana düşüyor gelin hanım. Burada yarına kadar sana bir oda hazırlatacağım. Şimdilik istersen gidelim."

"Sizin işiniz varsa ben yalnızda giderim."

"Beraber gidelim gelin hanım. "

"Kaçmam merak etmeyin Mehmet Bey. "

"Ona şüphem yok zaten kızım."

Neredeyse bir saat daha durup yani ben şirketteki bazı insanlar ile tanıştıktan yeterli bilgi aldıktan sonra eve ilerledik. Eve geldiğimiz zaman sedirin üzerinde ki evin hanımlarına bir baş selamı verip odama çıktım. Ardıl üç gündür yoktu. Belki bu bir hafta ya da daha fazla olabilirmiş. Şirkette olmanın bana iyi geleceğinden emindim...

Yazardan..

Genç adam eve uğramadan şirkete geçti yorgun ve uykusuz haline rağmen. Şirkete girip asansöre binmesi ve asansöre binen iki kişiye selam verip kendini asansörün bir kenarına yasladı. Kulakları konuşan adamlardaydı.

"Yeni bir avukat geldi görmen lazım."

"Bizim departmanda onu konuşuyor. Bayağı bir hakim tüm olanlara."

"Bana da hakim olsa keşke." Ve utanmaz bir gülüş. Ardıl bu gülüşün ardından kafasını olumsuz anlamda salladı. Beyler inecekleri yere gelmiş olmalılar ki Ardile bir baş selamı ile indiler asansörden. Ardil yukarı babasının yanına çıkarken sekreter kıza kaş göz yaparak içeride kimin olduğunu sordu. Tabi kızın cilveli hallerini unutmamak lazım.

"Avukat hanım var Ardıl Bey."

Ardıl de merak etmişti bu avukatı. Ne de olsa bazı departmanlarda ünlü bile olmuş sayılırdı asansördeki adamların dediğine göre. Babasının kapısını çaldı Ardıl ve içeriden onay geldiği an girdi odaya. Karşısında kalem etek salaş gömlekli karısını beklemiyordu elbette...

"Bak gelin hanım bu işten nasıl çıkmamız gerektiği hakkında pek bir bilgim yok. Bu işlerle Ardil ilgilenir genellikle. O gelmeden bu işi halletmek gerekir."

"Öncelikle dosyaya baktım pek fazla birşey çıkacağını sanmam ama yinede bu dava mahkemeye gitmeden hallolması gerekir. Sizin için yani. Öncelikle dava açmak yerine uzlaşmaya gitmemiz gerekir."

Ben Mehmet Beyle dosya hakkında konuşurken kapının çalması ile sözlerimi bitirdim. Içeri giren kişiyi görmek için arkamı döndüğüm zaman Ardilin gelmiş olduğunu fark ettim.

"Avukat sensin?"

"Evet. Yani en azından geçici bir süre olarak."

"Eve gidiyoruz hemen. Ve bu meslek kesin kes bitmiştir."

"Ne saçmalama. Olmaz böyle şey. "

"Ben hayır demiştim sana."

"Ardıl Ağa ben çağırdım karını geçici olarak yardım edecek."

"Hayır konu kapandı başka avukat bul baba. "

"Abartıyorsun durumu. Ne var bunda."

"Sen sus da yürü. "

Oflayarak dışarı çıktım. Asansöre yöneldim ve tam tuşlara basacağım zaman Ardilin de gelmesi ve duvara çarpılmam bir oldu.

"Ne yaptın da bütün departmanın popüleri haline geldin."

"Ne saçmalıyorsun çekil üzerimden. "

"Bana bak fahişe olmaya meraklıysan eğer burada değil başka yerde başla işe."

"S..enn"

"Ne ben deyeceğimi dedim sana. Beni kimseye rezil etme. Ölümün elimden olmasın. Bitti artık bu konusu."

Evet bitmişti hemde herşey. Ona saygım sevgim herşey bitmişti. Tek kelime dahi çıkmadı ağzımdan. Ne denirdi ki onca sözden sonra. Unuttuğu bir şey vardı benim ölümüm zaten onun elinden olmuştu..

Reyhan KokusuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin