29- Bilinmeyen Telefon

1.9K 75 1
                                    

LAÇİN 'DEN

Sonunda bugün işe gidecektim. Birgün izin kullandım. Gün geçmedi. Neden hala oraya gitmek istiyorum ki tabi ki Giray için en azından bunun farkındaydım. Gamze'ye olayları tam anlatmadım tabiki. Ama zamanı gelince herşey durulunca anlatacağım. Sonunda işe gitmek için aşağı indim.

/Laçin'in giydikleri /

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

/Laçin'in giydikleri /

****

Giray masadayken kahvesini masaya bıraktım.

-Gelmişsin.

Dedi. Gülümsedi. Bende güldüm. Saçımı kulağımın arkasına koydum. Başımı salladım.

-Evet.

-İyi misin?

-Daha iyim. Ama hala ağrım var.

-İstersen eve git. Tam iyi olduğunda gelirsin.

-Hayır hayır.

Dedim. Ama içimden seni gördüm daha iyi oldum dedim. Koltuğun üstünde eşyalarımı gösterdi.

-Sana aitler.

Dedi. O gün arabada kalmışlardı. Koşup çantama baktım. Herşey yerli yerindeydi. Kendi cep telefonuma baktım. Şirket telefonunumla aynı gözdeydi. Ama hiç aynı yere koymazdım. Birimi kurcaladı. Baktım diğer eşyalarım aynı yerdeydi.

-Eksik birşey var mı?

Diye sordu. Giray bende telefonumu kaldırıp

-Şarjı

Dedim. Güldü. Ama şarjı en son doluydu. Kaç gün olsa bile o kadar çabuk bitmezdi. Diye düşündüm herneyse. Çantamı aldım. Odadan çıkacakken geri döndüm.

-Giray Bey ihaleyi ne yapacaksınız ?

-Ne ihalesi?

Dedi. Uzun uzun baktı. Hala anlamamıştı.

-Ha evet onu diyorsun. Vazgeçtim.

Birşey demeden odadan çıktım. Telefonuma şarja koydum. Açılınca bir sürü mesaj ve çağrı kaydı gördüm.

İşe dönmek bana iyi gelmişti. Herşeyi özledim. En çokta masamı tabi Giray'dan sonra. Arkadan o iğrenç sesi duydum.

- A! Geri dönmüşsün.

Seda geç kalmıştı zaten. Hiç arkama bakmadım. Ağzını yansıdım. Giray camdan beni görebilirdi kendime çeki düzen verdim. Seda başımda durdu.

- geri dönmüşsün

Diye tekrarladı.

-Bir yere gitmedim ki. Hep buradaydım.

Gülümsedim ama sahte bir gülümsemeyle oda öyle karşılık verdi. Giray'ın odasına girdi. Yine kısacık dar mini elbise giymiş. sinir bozucu. Giray 'ın eski sevgilisi demek. Zaten Gamze demişti. Kimler geçmiş diye hayatından. Acaba nasıl kızlardı. Seda çıkana kadar gözüm kapıdaydı. Keşke odayı görebilseydim. O beni görüyor ama ben göremiyorum. Of. Neyse süre tutuyorum. Tam 1 dakika 38 saniye oldu. Tam 2 dakika olunca odaya gidicem. Dosyaları kollarımın arasına aldım. Tam gidecekken odadan Seda çıktı. Rahatladım. Yüzü dökülmüştü. İstemsiz mutlu oldum. Birden masada sesli çalan telefonum dikkatimi dağıttı. Şarjdan çekip çıkardım. Bilinmeyen numara kayıtlı değil.

-Alo

Dedim.

- Sesin iyi geliyor.

Bu ses inanamadım. Üvey annemin sesiydi. Ayakta kalabilmek için kendimi masaya yasladım. Kalp atışlarım artıyor. Ellerim uyuştu. Dosyalar elimden düşmeye başlıdı. Telefonumdaki ses tekrar konuştu.

- Annene cevap vermeyecek misin?

Gözlerimi kırpmadığımı fark ettim odaklanmış kalmıştım. Kalp atışım yerini kalp ağrısına bıraktı. Ayakta kalmak için masa yeterli değildi. Doğruldum. Duvara doğru tutunarak.

-Sen benim annem değilsin.

Sesimi kendim bile duymuyordum. Kısık ve güçsüzdü. Yutkunamıyorum. Gözümden yaş gelmeye başladı. Korkudan ayaklarım titriyordu.

-Sonra konuşalım canım kızım

Diyip kapattı. Telefonum hala kulağımdaydı. Bu kadından nefret ediyorum ne istiyordu benden. Beni neden bırakmıyor. Bu zamana kadar gördüğüm hiçbirşey beni bu kadar korkutmamıştı. İki gözümden yaşlar süzülürken Giray beni sallamasıyla yüzüne baktım. Ne zamandır burada bilmiyordum. Hiçbirşey duymuyordum. Beni tekrar salladı. Telefonum yere düştü.

-İyi misin? Laçin sana diyorum. Bir şey mi oldu cevap ver.

Dedi.Ağzımı açamıyorum lanet olsun. Bu kez Giray'a odaklanmış bakıyordum.

-İyi misin? Laçin lütfen cevap ver.

Konuşamadığım için başımı salladım.

-İyiyim.

-Çıkıyoruz. Çantanı al.

Eşyaları çantama koydum. Bir damla gözyaşımı sildim. Titreyen bacaklarımla Giray'ın peşine takıldım. Otoparka gelip arabanın yanında durdu. Bana bakıyordu. Telefonum tekrar çalınca irkildim çantamdan çıkardım. Aynı numara arıyordu. Kendime hakim olamadım. Çantamı, telefonu yere attım yere çöktüm. Kollarımla dizlerime sarıldım. Güçlü bir şekilde ağlamaya başladım. Ağladıkça dizlerimi sıkıyordum. Ellerimle dizlerime doladığım kollarımın dirseklerini sıkmaya başladım ağlamama engel olamamıyordum. Uzaktan küçük bir çocuk gibi göründüğümü biliyordum. Kafam eğik olduğu için Giray 'ı göremiyordum. Sonra kollarını vucudumda hissettim. Üstüme eğilip bana sarılmıştı. Ağlamalarım bir türlü durmuyordu. Ben ağlamaya devam ederken Giray bana daha sıkı sarıldı. Ne kadar sürdü bilmiyorum. Bir ara Giray 'ın dudaklarını kafamda hissettim. Başımı öpmüştü. Dizlerim uyuşmaya başladı. Kendimi yere bıraktım. Böyle Giray'ın kollarından sıyrılmıştım. Yerde oturarak ağlarken yüzümü eline aldı. Kollarıyla yüzümü sildi.

-Senin için ne yapabilirim?

Diye sordu.

-Korkuyorum

Dedim. Ağzımdan tek kelime çıkmamıştı. Yerde oturur durumdaydım. Bir Giray iki elimden tutup beni kaldırmaya çalıştı. Ayağa kalkınca ellerim Giray 'daydı. Başım döndü ve gözlerim karardı. Kendimi geriye doğru bıraktım.

Güneşim OlHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin