1. Bu efsane, 80'li yıllarda dilden dile dolaşıyordu. Gazi Kız Öğrenci Yurdu'nda bir grup kız, eğlence olsun diye cin çağırmaya karar vermiş. Bi odaya toplanıp başlamışlar seansa. Cin çağırmadaki en önemli husus da, cini geri göndermekmiş. Kızlarımız cini çağırıp bi güzel eğlenmişler. Hatta dalga falan bile geçmişler, gülmekten yerlere yuvarlananlar olmuş.
İşleri bitince cini göndermek istemişler ama cin gitmiyomuş. Saatlerce uğraşmışlar. Sonunda cin gitmiş. En azından öyle sanmışlar. Gece yarısından sonra ise katlardan tuhaf tuhaf gürültüler gelmeye başlamış. O aralarda da bi sapık hadisesi yaşanmış yurtta. Cin olayını bilmeyen diğer kızlar korku içinde gürültüleri yurt idaresine haber vermiş. Gene sapık geldi sanılmış ve yurt didik didik aranmış ama bi'şey bulunamamış. Herkes tekrar odasına çekilmiş. Ancak o tuhaf gürültüler hala devam ediyomuş. Bu kez polis çağırılmış. Bütün kızlar dışarı çıkarılıp bi de polis didik didik etmiş yurdu. Ama yine nafile. Hiiiç bi'şey bulunamamış.
Bu esrarengiz gürültüler durmuyomuş. Cin çağıran kızlar, olayı kendi aralarında konuşurlarken birisi, "Yaa yoksa bizim cin mi gitmedi mi, o çıkarıyo olmasın bu gürültüleri?" demiş. Aynı cini tekrar çağırmaya karar vermişler. Evet, gerçekten de önceki cin kendisiyle alay edildiği için gitmemiş ve cini kim çağırdıysa ancak o ikna edip gönderebilirmiş. Cini çağıran grubun başındaki kız panik olmuş. Çok da iyi bilmezmiş bu işleri. Ertesi gün bilenlerden cinlerle ilgili bi'şeyler öğrenerek cini göndermeye çalışmış. Ama o gürültüler durmamış. Cinin gidip gitmediği tam anlaşılamamış. Ancak o günlerde Gazi Yurdu'nun üst katlarından atlayarak intihar eden kızın, işte bu kız olduğu söyleniyormuş.
2. Amerika'da bir baba ve oğlu beraber bir karavan yolcuğuna çıkmışlar. Alternatif bir tatil yapmayı planlıyorlarmış. Belli bir yol güzergahı çizmedikleri için macera olsun diye anayoldan sapıp, dar bir yola girmişler. Bayağı bir yol gittikten sonra çöl gibi bir yere varmışlar. Etrafta in cin top oynuyormuş. Bu sırada adam benzinlerinin azaldığının farkına varmış. Hemen haritayı açıp en yakın yerleşim yerini aramışlar. Karavan bir süre daha gittikten sonra, benzin bittiği için yolda kalmış.
Baba kasabaya gidip benzin alıp geleceğini söylemiş. Ancak çocuk bulundukları yerden hiç hoşlanmamış. Babasına kendisini de götürmesi için yalvarmış. Ancak adam çocuğun onu yavaşlatacağını düşündüğü için, karavanın kapısını kilitleyeceğini ve kısa sürede döneceğini söyleyerek çıkmış. Cep telefonunu da çocuğa bırakmış. Çocuk korku içerisinde beklemeye başlamış. Bir saat geçip babası geri dönmeyince paniğe kapılmış. Bir zaman sonra, karavanın tavanından "pıt pıt pıt" diye sesler gelmeye başlayınca telefona sarılıp, eyalet polisini aramış. On dakika sonra kasaba şerifi karavana ulaşmış. Şerif ve yardımcıları kapıyı kırarak açmışlar. Çocuk dışarıya çıkar çıkmaz babasının kasabaya gittiğini, ama çok geç kaldığını nefes nefese anlatmaya başlamış.
Ama şerif çocuğa bakacağına karavanın altında durduğu ağaca bakıyormuş. Sonra yardımcısına "Çocuğu buradan uzaklaştırın" deyince, çocuk arkasını dönüp ağaca bakmış ve düşüp bayılmış. Meğer karavanın üzerine pıt pıt diye damlayan, ağacın dalına asılmış olan babasının kafasız cesedinden akan kanın sesiymiş.
3. 1975 haziran ayinin basinda bir olay yasadim. Tam olarak ne oldugunun yorumunu hala yapmadim ama benzer olay yasayan biriyle karsilasmak isterdim. Ogün her zamanki gibi büyükannem ve dedeme gitmistim.
Aksam üstü eve gitmek için kalktim dedem eski tip asansörün kapisini açmak için anahtar aramaya koyuldu sabredemedim, en üst kattan merdivenlerden indim. Birinci kat merdivenlerine geldigimde inerken apartmanin tamamen cam kapisinda distan içeri dogru bakan bir fötr sapkali adamin durdugunu gördüm.Olagan bir sekilde ilerleyip kapiyi açip çikacaktim ama adam yerinden kimildamiyordu.Çekilip bir türlü yol vermedi. Döndüm baktim adamin arkasindan batan günesin kuvvetli isiginda yüzünü göremedim sadece sülieti gözüküyordu ve oldukça iri yapiliydi. Kenara çekilip bekledim girsinde ben çikayim diye gene çekilmedi. Kötü niyetli veya bana saka yapan birimi olduguna karar veremedim. Adini koyamadigim bir sekide sanki içim üsüyor ve ürperiyordum.Geri dönüyormus gibi yaparak bir üst katta beklemeye basladim. Eve çikip dedemi de üzmek istemiyordum. adam en az on dakika ayni noktada kimildamadan durdu. Sonra kapiyi açti içeri girdi bende durdugum yerden egilirsem yukardan görebiliyordum. En sonunda gidiyor diye sevindim. Bir baktim ki adam robot gibi yürüyor.Asansörün önüne geldi ayni sekilde hiç kipirdamadan on dakikada orada durdu. Ne oldugunu anlayamiyordum . Yukardan egilerek kaçamak bakislarla inceliyordum. Yaz olmasina ragmen kislik elbise ve sapka vardi, ayakkabilari bagcikli subay ayakkabisi seklindeydi. Sapkadan yüzünü göremiyordum. iki basamak inip iyice egilip yüzünü görmeye çalistim ve sok oldum. Gözlerini göremedim ama yüzü porselen tabak gibi beyaz ve parlakti. Artik panik oldum. Adam o anda elini robot gibi yavasça kaldirdi asansörün dügmesine basti. Oh! gidiyor derken elektrikler kesildi.
Adam birden merdivenlere yöneldi, bende yukari dogru firladim .heyecandan hizli çikamiyordum kesildim , bana yetistigini görünce telaslandim ve merdivenden yuvarlandim.Hiç gözümü açmadan bir süre oturdum. Yanima geldigini hissettim aglamak istiyordum. Birden elektrik geldi, gözümü açtim kimse yok. Önünde oturdugum kapinin ardinda bi köpek havliyor, karsi kapidan anne çocuk sesleri geliyor. Daha önce hiç ses olmadigni farkettim.Ertesi günü tekrar geldim. Dedem balkonda yarim saatten fazla bekledigini ama benim çiktigimi görmedigini merdivenlerden seselendigini cevap alamadigini söyledi.Ona dis kapida duran sapkali biri olup olmadigini sordum. Bulundugu noktadan tüm kapi görünür ama hiç kimseyi görmedigini söyledi.Bende normal bir olayi kendim degisik yasadim diyerek yillarca kimseye anlatmadim. Yillar sonra bir kitapta ayni bu sekilde giyinmis beyaz yüzlü, robot gibi yürüyen , gelince elektrik kesintisi olan varliklarin insanlari ziyaret ettiklerini okudum. Bunun öyle bir olay oldugunu zannediyorum .Bir daha olmadi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KORKU HİKAYELERİ (Tamamlandı)
RandomKendi kendine kapanan kapılar, gecenin bir yarısı ensenizde hissettiğiniz nefes, karanlıkta gizlenen gölgeler, camın ardında gördüğünüz karartı, telefondan gelen garip sesler ve dahası! Korku hikayeleri dinlemeyi ya da anlatmayı seviyorsunuz, değil...