3 - Kendime Yıldızlardan Daha Uzaktım

4.9K 483 419
                                    

Baekhyun kucağındaki kitapları getirip kütüphanedeki çalışma masasının üzerine bıraktığında, Chanyeol masaya dayadığı kafasını kaldırdı. Jongin ayaklarını masaya dayamış, elindeki küçük gümüş topu parmakları arasında döndürüyordu. Sehun da ayaklarını yanındaki sandalyeye uzatmış, üst üste atmıştı.

“Bunları odaya taşıyalım, orada daha rahat çalışırız.”

Baekhyun belini sağa sola büküp esnetirken, Chanyeol en üstteki kitabın kapağını kaldırıp göz ucuyla içine baktı.

“Şey ya, biraz daha kitap alsaydın, raflarda birkaç tane kalmış olmalı.”

Baekhyun ona gözlerini devirip, tıslarken, Jongin sırıtmıştı hafifçe.

“Alacağız zaten. Ama buradan değil, Profesör Sinistra odasından verecek.”

Jongin ve Sehun aynı anda kalkıp kitaplara uzanırken, kısacık bir an birbirlerine baktılar. Sonra yarı yarıya masadaki kitapları kucaklarlarken, Sehun;

“Ben bunları odaya çıkartayım. Sen de Profesör Sinistra’ya git. Ellerim dolu olmasa inan seninle gelmek isterdim.”dedi.

Baekhyun tam ağzını açacakken,  Sehun direk döndüğünde, Jongin de aynı hareketle yalandan gülümsemesiyle onlara gülümseyip Sehun'un peşinden kütüphaneden çıktı.
Chanyeol yüzüne yayılan sırıtmasıyla, Baekhyun’un büzülen dudaklarını izlerken, mırıldandı.

“Ekilmiş gibisin?”

“Hiç de. Kimse gelmezse gelmesin, kendim gider alırım.”

“Ben gelirim seninle.”

Baekhyun birbirine doladığı kollarını çözüp kafasını yandan ona döndürürken, tek kaşını havaya kaldırdı.

“İyilik yapasın mı geldi?”

“Çok iyi bir insan olduğum için, minik vücudunun kitaplar altında ezilmesine gönlüm razı gelmedi.”

Baekhyun gözlerini kısıp çenesini öne itti. Minik mi? Hiç de minik değildi! O çok büyüktü sadece.

“Minik değilim ben ama geliyorsan gel gidelim, koca cüssen bir işe yarasın.”

Chanyeol gülmesini gizlemeden kalkıp, onu peşinden takip ederken, birlikte kütüphaneden çıktılar..

*

Jongin ve Sehun koridorda birbirleri peşi sıra yürürlerken, sanki aynı yöne, aynı yere, aynı amaçla gitmiyorlarmış gibi hiç konuşmadan sessizce odanın girişine kadar ilerlemişlerdi. Kapının önünde durduklarında aralarındaki sessizlik bir an daha devam ederken Jongin elindeki kitapları duvara dayadığı dizine yasladı.

“Hadi söyle de cevabı, girelim. Bugün cevabı bırakmamıştı kimse bir yere.”

Sehun yanındaki Jongin’e yandan bir bakış atıp kapının hemen önünde dikilmeye devam ederken adını ve içeri girmek istediğini mırıldandı. Duvarda soru belirdiğinde Sehun cevaplamazken, Jongin ona baktı.

“Cevabı bırakmadan direk kütüphaneye gittik bugün. Bu yüzden ben de ilk defa görüyorum soruyu.” dedi Sehun, cevabı bilmediğini belirterek.

Jongin gözlerini devirirken elindeki kitapları yere bıraktı. Sehun da aynını yaparken, Jongin sesli bir şekilde soruyu okudu.

“Karanlık bir odada olduğunu hayal et, nasıl dışarı çıkarsın?”

“Heh, harika, cevap düşünelim bir de.”

“Söylenmeyi kesip düşünsen gerçekten.” dedi Sehun, yanda kollarını göğsünde birleştirmiş dikkatlice duvara bakıyordu.

Véspero || Chanbaek/SekaiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin