14 - Seni Fazla Kaçırmışım, Dudağından Çok İçmişim

4.2K 451 896
                                    

Chanyeol yeşillerle kaplı tanıdık odasında üzerini değiştirmek için kapaklarını açtığı dolabının karşısında öylece dikilirken, aynı anda beynine hücum eden düşüncelerin tam olarak ne olduklarını kestiremiyordu. Onlar kadar içmemişti ama içmişti de. Sadece onlara göre dik durmaya çalışıyordu. Şimdi kendi odasında, yalnız başına, ceketini ve kazağını çıkartıp bir kenara atmış ve dolabının karşısında öylece dikilirken geceyi düşündü.

Jongin'in tüm o üzüntüsünü..
İçince yaptıklarını.
Diğerlerini..

Bu düşünce aklına yan odasında yatan Baekhyun'u getirirken aslında tam olarak bu düşünceden kendini uzak tutmak istiyordu çünkü bu geceki Baekhyun'u düşündükçe damarlarında gezen kıvılcımdan emin olamıyordu. Parmaklarını yumru yapıp tırnağını etine batırırken kafasını hafifçe iki yanına salladı. Bir çift mavi gözden başka bir şeyler düşünmeliydi. Kemerine uzanıp tokasını çözdü. Pantolonunun düğmesini açıp kendini biraz rahatlatırken dolaptan bir tişört çekti.

"Cha.. çok özür dilerim."

Chanyeol arkasında açılan kapıya ve içeri girmesiyle kendini kapıya yapıştırması bir olan Baekhyun'a dönerken, siyah tişörtü elinde kalmıştı. Sol elindeki tişörtü göğsüne bastırırken, gördüklerine karşı gülümsemeden edemedi.

Baekhyun yüzünü kapıya bastırmış bir şekilde odasında duruyordu ve üzerinde az önce yatağındaki dikine uzanan çok hafif krem rengi çizgiler olan gri ipek pijama takımı vardı. Kolları, Baekhyun için birazcık uzundu ama kesinlikle kusursuz görünüyordu. Özellikle arkadan.

"Önemli değil Baekhyun, bir şey mi oldu?"

Baekhyun, sesinden Chanyeol'u endişelendirdiğini düşündüğünde ona geri dönerken, Chanyeol'un aynı çıplaklığıyla olduğunu görünce tek eliyle yüzünü tekrar kapattı.

"Giyinmemişsin."

"Daha soyunmamıştım ki."

"Yine de.."

Chanyeol başını önüne düşürüp onun sanki hiç böyle şeyler görmemiş gibi davranmasına gülmüştü iyice. Adam beş erkekle aynı yatakhanede yatıyordu böyle şeylere alışık olmalıydı. Nasıl bu kadar çekinebilirdi ki?

Onun, öylece karşısında uzun ve güzel parmakları yüzünü yarım yamalak kapatırken ki haline daha fazla dayanamadı. O anda ona sadece azıcık da olsa yakın olmak istemişti. Ona doğru ilerleyip aralarındaki mesafeyi kapatırken, Baekhyun hala öyle duruyordu ama önünde beliren gölgeyi de hissedebiliyordu. Chanyeol bir an tereddüde düşse de yine de sağ elini kaldırıp onun bileğini tuttu. Elini yüzünden indirirken, vücudu Baekhyun'un tahmin ettiğinden de yakınındaydı.

"Ortada görmeni istemediğim hiçbir şey yok."

Baekhyun kirpiklerinin altından araladığı gözleriyle ona bakarken, istemeden de olsa alt dudağını dişlemişti. Bakışlarını boyunu epey bir aşan Park Chanyeol'e doğru kaldırırken, onun yüzündeki tatlı gülümsemeyi daha net görebildi. Chanyeol elini uzatıp onun pijamasının yakasını okşadığında da içi bir tuhaf olmuştu ve yavaşça sağ omzunu kaldırıp kendini geri çekmek zorunda kalmıştı.

"Yakışmış."

Chanyeol arkasını dönüp elindeki tişörtü başından geçirirken, Baekhyun onun önündeki açık sırtıyla bakışıyordu. Eli istemsizce az önce Chanyeol'un okşadığı yakasına doğru çıkarken, Chanyeol tişörtünü giyip ona geri döndüğünde de elini hemen yakasından çekip ensesini kaşıyor gibi yapmıştı. Şimdi de bakışlarını onun neredeyse belinden düştü düşecek gibi duran önü açık pantolonundan çekmeye çalışıyordu.

Véspero || Chanbaek/SekaiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin