Nefretten aşk doğar mı ?

58 35 0
                                    

Sonun da evimize döne bildiğimizden beri neredeyse iki saat olmasına rağmen bir türlü sakinleşemiyordum. O dağ öküzü kesinlikle bu gün beni delirtmişti. Bende altta kalmamıştım belki .. ama o kesinlikle bunu hak ediyordu. Sırf bir kaç kez kükredi diye köşeme sinip kaçmamı bekliyorsa daha çok beklerdi uyuz herif.

O kadar sinirliydim ki zavallı ablam beni ne kadar sakinleştirmek için uğraştıysa da hiç bir işe yaramamıştı .. Sonunda pes eden elif ilkimin bu hallerine gülümseyerek kendi odasına çekildiğin de gün içerisin de o kadar yorulmuştu ki kısa zaman da göz kapaklarına söz geçiremez olmuş ve derin bir uykunun kollarına kendisini teslim etmişti. 

Bense hala sinirle yan evimizdeki dağ ayısına söylenirken telefonumun çalan melodisi beni sonunda az da olsa kendime getire bilmişti .. gördüğüm numarayla direk aklıma o küçük kız için yapacağım şeyler gelmiş ve ateşi anında düşüncelerim den uzaklaştırmıştım.


Ateş se neredeyse o deli kız evinden çekip gittiğinden beri kudurmak üzereydi.

o kızı kucağında kendi evlerine getirdiği ana lanet ediyor böyle bir aptallık yaptığı için sürekli kendi kendine küfrediyordu. 

_ biraz abartmıyor musun ateş ?

Ateş arkadaşını o an hiç acımadan öldüre bilirdi. Bu da ne demek ?

_ diyorum ki biraz abartmıyor musun ?

Bulut ciddi anlamda soruyorum abicim .. ve inan bana hiç bir an bu kadar ciddi olmamıştım .. ölmek mi istiyorsun ?

Ateşin ciddi sesini duyan bulut kahkahasını bastığın da ateş kendi dişlerini öğle bir sıkıyordu ki neredeyse kırılmak üzereydi.

Zorlanarak da olsa konuşa bildiğin de sesi hırlamayla karışık çıksa da bulut ateşi yıllardır tanıdığı için arkadaşının ne demek istediğini anlamıştı.

Arkadaşı ilkimin de dediği gibi ayı kükremesini andıran sesiyle neye gülüyorsun sen dediğin de bulut can sağlığını hiç düşünmeden ateşe lafı yapıştırmış ateşi duman etmişti.

Sana gülüyorum ateşim ve inan bana şu an kafamı da kırsan umurum da olmaz. Sen bu gün diğer yarınla tanıştın .. ve inan bana o da en az senin kadar huysuz dediğin de ateşi hiç umursamadan ıslıklar eşliğin de oturdukları salonu terk etmiş ve kendi odasına çıkmıştı.

Bulutun çıktığı kapıya şaşkınlık içerisin de baka kalan ateş ne konuşa biliyor ne de buluta kafa göz dala biliyordu.

Arkadaşı resmen ona diğer yarısını bulduğunu söylemişti .. bu da ateşi adeta bir taşa çevirmişti sanki. 

Bir kaç dakika sessizlik içerisinde oturmaya devam eden genç adam evin içerisinde nefes alamaz hale geldiğin de daha fazla oturma odasında kalamamış ve bahçeye biraz olsun nefes ala bilmek için hızla oturma odasında ayrılmıştı.

Derin nefesler eşliğinde bahçeye çıktığı andan itibaren nefes almaya çabalasa da aklında sürekli bulutun son sözleri yankılanıyor genç adam bahçede bile nefes alamıyordu.

Lanet olasıca küçük kız .. seni tanıdığım ana binlerce lanet girsin dediği an da gökyüzünde birileri sesini duymuşcasına öğle bir şimşek çakmıştı ki normal bir insan o an korkudan kalpten gide bilirdi ama ateşin umurunda bile olmamıştı. 

Sinirle bahçe de bir sağa bir sola volta atmaktan sırılsıklam olmuş olmasına rağmen hala deli gibi sinirliydi. 


İlkimi evine bıraktığı andan itibaren delirmiş gibi ne yapacağını bilememişti yaşlı doktor.

Karanlıktan gelen aşk !Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin