Sinirden delirmek üzereydim .. böyle şeylerde hep mi benim başıma gelmek zorundaydı arkadaş ? Resmen belayı mıknatıs gibi kendi üzerime çekiyordum.
Ablam aradığında telefonu açmamla ablamın endişeli bir sesle yardım et diye haykırması bir olmuştu.
Daha da kötüsüyse .. aptal telefonumun da jarzı o an bitmiş ve neredesin diye bile soramamıştım.
Ablamın endişeli sesini duyduğum andan itibaren .. bir kaç saniye olduğum yerde donmuş gibi telefonuma bakmaya devam ettikten sonra .
Hermes' in yanıma gelip .. gitmen gerekiyor ilkim demesiyle .. nihayet kendime gele bilmiş ve bir veda bile etmeyi düşünemeden koşarak evden ayrılmıştım.Koşuyordum deli gibi nefes nefese .. nereye gideceğimi bilemeden. Sadece koşuyordum işte koştukça ablamın yardım isteyen sesini duyuyordum sanki.
Bu beni daha da telaşlandırıyordu. Bacaklarımda koşmaktan derman kalmamasına rağmen ona bir an önce ulaşa bilmek için .. yollarda can verecek olsam da koşmaya devam ediyordum.
Bulut fırtına gibi elifin evinden ayrıldığın da tek bir hedefi vardı.
O kara denen şeref yoksununu eline geçirdiği an bütün kemiklerini hiç acımadan kıracak onu bir daha hiç bir kadını rahatsız edemeyecek hale getirecekti.
Zavallı elifse bir an önce bulut beye yetişe bilmek için hızla ilkimin odasına girmişti ve kardeşinin dolabını açtığı an kendisine küfür etmeden duramıyordu. Aptal elif ne diye her şeyi en ince ayrıntısına kadar bulut beye anlatırsın .. şimdi senin koca çenen yüzünden kıyamet kopacak.
Üstelik bir an önce üstünü değiştirmesi ve bulut beye yetişe bilmesi için çok hızlı bir şekilde giyinmesi de gerekiyordu.
Hayatında hiç olmadığı kadar hızlı bir şekilde eline ne geçtiyse bakmadan giyen elif nefes nefese evinden çıkıp koşarak bulut beyin peşine düştüğün de bir yandan da tekrar kardeşini aramaya çabalıyordu.
Ama lanet olasıca telefonu sürekli aradığınız kişiye şu an da ulaşılamıyor diyor genç kadını deli ediyordu.
Deniz kenarında ne kadar oturduğunu bilmese de iyicene sakinleşen ateş evine doğru yavaşça ilerlerken .. önünden hortum gibi geçen bulutu görmesiyle olduğu yerde durmuş şaşkınca arkadaşına bakıyordu.
Oysa bulut o anlarda o kadar sinirliydi ki ateşi bile fark etmemişti .. bir an önce karahan holdingi basıp o adamı evire çevire dövmenin derdindeydi sadece .
Yanından hızla uzaklaşan bulutun arkasından baka kalan ateşse bir kaç saniye sonra bulutun peşine düşmüş kötü bir şeyler olduğunu düşünmeye başlamıştı.
Çünkü bulutu en az kendisi kadar iyi tanıyordu genç adam .. ve arkadaşı kolayca sinirlenen biri asla değildi.
Sonunda nefes nefese eve vara bildiğim de .. o kadar tükenmiştim ki , o an önüme bile bakamıyordum.Bahçe kapısın dan hızla çıkan ablam bana şiddetle çarptığı an da zaten olmayan dengem şaşmış ve ben yeri boylamıştım o sıralarda başım öyle çok dönmeye başlamıştı ki dünya dönüyordu sanki.
Beni yerde gören ablamsa en az benim kadar şaşkın bir şekilde bana bakıyordu ve o sıralarda kimin için endişeleneceğini şaşırmış gibiydi.
_ ilkim canımın diğer yarısı bu halin ne böyle ?
Te, telefon da yardım et dedin abla ..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlıktan gelen aşk !
Science FictionBundan sadece bir yıl önce biri bana diğer insanların asla göremeyeceği varlıkları göre bileceğimi söyleseydi o kişiye popomla gülerdim. çocukluğumdan beri en çok korktuğum varlık hayaletlerken ki onların var olduğunu asla düşünmememe rağmen deli gi...