18. Bölüm

2.5K 140 41
                                    

Tahir'den
T: kimin elini tuttuğunu farkında değilsin.
N: farkındayım.
T: Nefes'im
N: şans ver
T: kime?
N: hayata.

Ve Nefes uyumuştu. Elim onun elinde öylece tutuyordu. Bırakmıyordu. Ah be Nefes'im. Ben sana hiç Nefes'im diyebilecek mıyım acaba?
Saçlarını okşadım. Ateşi düşmüştü biraz.
Elimi bırakmıyordu, ama ona ilaç bulmam gerekti. Elimi yavaş yavaş çektim.
Ki Nefes bir şey dedi.
N: gitme nolursun.
Saçlarını okşadım.
T: şş güzelim hemen gelicem merak etme gitmiyorum bir yere.
Nefes öyle uykuda konuşuyordu.
N: tamam.

Aşağa indim. İlaçlar nerde ki burda? Ateş düşürücü ilaçlar. Mutfağa gittim, bir kaç raflar açtım ki sonunda buldum. İlaç kutusunu elime aldım ve dolaptan bir bardak aldım. Su ile doldurdum. Ve hemen yukarı çıktım.
Nefes hala yataktaydı,uyuyordu. Uyurken nasıl da masum. Yavaş yatağa oturdum ve Nefesi uyandırdım.
T: Nefes.. güzelim uyan hayde ilaçi içeriyim sonra uyursun yine.
Nefes zar zor gözlerini açtı.. onun doğrulmasına yardım ettim ve ilaçi içirdim. Sonra tekrar yatağa uzandı. Bende eğilip alnından öptüm. Ateşi düşmüştü. Çok şükür.
T: uyu birtanem.
N: yanımda kal..

O an,belki yalnış yapıyorum bilmiyorum ama, yaslandım, ve onu göğsüme çektim. O da iyice sokuldu göğsüme.
Kokusu burnuma geliyordu. Çok güzel kokuyordu. Gözlerimi kapattım kokusunu içime çekiyordum. Saçlarına da öpücükler kondurdum.

Gözlerimi açtığımda karşımda Berrak vardı.
B: Tahir abi ne işin var senin burda??
T: şş bağırma, Nefes uyanıcak yoksa.
B: ne işin var senin burda ya?
T: Nefesin ateşi çıkmıştı da bende şey
B: aa iyimi?
T: iyi soğuk duş aldırdım, ilaç da verdim şimdi uyuyor. Bende sanırım uyuya kalmışım onun başında beklerken.
B: anladım. Şey sağol ona baktığın için.
T: o nasıl laf öyle Berrak her zaman.
B: şey, annem birazdan yatar, acaba beklesen o uyuduğunda gitsen yoksa baya hesap vermek zorunda kalırsın Tahir abi

Gülümsedim.
T: beklerim sorun değil Berrak.
B: pekii. Ben şey bakayım annem yattı mı yatmadı mı.
T: tamam bak sen.

Berrak odadan çıktı bende Nefesime baktım. Huzurlu uyuyordu, ateşi de yoktu.
T: uyuyan güzeli mısın sen?

Dayanamadım dudağına küçük bir öpücük bıraktım.
O sırada Berrak odaya geri geldi.
B: şey annem uyumuş da yanı çıkabilirsin.
T: tamam Berrak.
Nefese baktım.
T: ateşini kontrol etmeye unutma her an çıkabilir.
B: merak etme bakarım ben.
T: iyi geceler ozaman.
B: iyi geceler.

Nefes'ten
Sabah

Uyandığımda bir an nerde olduğumu bilmiyordum. Nasıl geldim ben ya bu yatağa?
B: günaydın uykucu nasılsın bakalım?
N: iyiyim iyiyim de ben nasıl geldim buraya hiç bir şey hatırlamıyorum.
B: dün gece ateşin çıkmıştı.
N: orasını biraz hatırlıyorum. Sonra?
B: valla ben bilmiyorum ama ben geldiğimde Tahir abinin göğsünde uyuyordun.
N: e sonra— NE?
Bir hışımla yatakta doğruldum.
Berrak gülmeye başladı.
N: şaka yapıyorum de.
B: şaka falan yapmıyorum. Ben odaya girdiğimde sen Tahir abinin göğsünde uyuyordun o da uyumuştu. Baya huzurlu da görünüyordun.
N: şuana kadar uyuduğum en huzurlu uyku olabilir.
B: ooo
N: Berrak
B: işte sonra Tahir abi uyandı, öyle açıkladı ateşin çıktı uyuya kalmış oda sana bakarken.
N: ay kıyamam ben ona.
B: hiçte kıyamazmış sevdiğine.
N: berrak
B: sonra işte bana ateşine bakmaya unutma dedi her an çıkabilir dedi. Yanı baya baya endişendi senin için bildiğin sana baktı.
N: sonuçta arkadaşız ya hem o da insan görevini yaptı yanı.
B: Nefes sus bence sen hiç konuşma anı bozma. Bu arada Mehmet amcayı aradım hasta olduğunu söyledim gelmesin dedi dinlensin.
N: peki sağol.
B: sende güzelce yat şurda annem kahvaltını hazırlıyor.
N: ya ben inerim kahvaltıya.
B: valla yatmak var bugün Nefes hanım. Zaten annem de korktu ateşin çıkar yine diye.
N: teyzem Tahiri gördü mü burda??
B: ha yok şey Tahir abi annem görmeden çıktı bende anneme söyledim ateşin çıktı gece diye o da korktu.
N: oh iyi bari, bizi o halde görmedi.
B: neyse çok konuştuk hadı sen yat dinlen bende bir anneme bakayım.

Bir kaç saat sonra
Nerdeyse akşam olacak, ben ne yapıyorum? Yatıyorum. Of ama iyileştim ki ben. Yeter artık ama. Yataktan kalktım üstümü giydim ve aşağı indim.
S: kızım niye kalktın sen şimdi?
N: teyze valla ben dışarı çıkıyorum bunaldım valla boğaldum yatmaktan.
S: e ama kızım daha yine iyileştin.
N: iyiyim ben teyzem merak etme sen.
S: iyi ama çok geç kalma.
N: buralardayım merak etme.

Dışarı çıktım, oh temiz hava. Tahir'in arabası ordaydı, demekki evdeydi. Acaba içeri girip teşekkür etsem mı? Yok ya, öyle onu gördüğümde ederim.
İyi insan lafın üstüne. Ben bunları düşünürken Tahir evden çıkmıştı, arabasına gidiyordu. Beni gördü ve yanıma geldi.

T: Nefes, nasıl oldun? İyi mısın?
N: iyiyim merak etme. Şey Berrak anlattı da teşekkür ederim dün gece için.
T: ne teşekkürü Nefes? Tabiki her zaman, da sen hiç bir şey hatırlamıyor musun?
N: hatırlamam gereken bir şey mı var?

"Bir şans ver.
Kime?
Hayata."

T: y yok öylesine sordum ben.
N: peki.

Elim kolyeme gitti farketmeden ve onunla oynamaya başladım. Genellikle farketmeden yapardım bunu.
Tahir kolyeme bakıyordu.
Alayca bir gülümse ile konuştu.
T: çok sevdin bakalım?
N: pardon?
T: kolyeyi diyorum çok sevdin bakalım.

Kolye hiç tanımadığım annemden kalan tek şey tabiki seviyorum da ne alaka şimdi.

N: evet tabiki de seviyorum ne alaka?
T: barı gözlerimin önüne yapma be
N: pardon neyi yapıyorum ben gözlerinin önüne?
T: birde soruyorsun. Ben gidiyorum.
N: nereye?
T: Sanane! Belki gönül eğlendirmek istıyrım.
N: git tabi sen git Mercana git!

Tahir arabasına bindi ve gitti. Bende sinirlendim ve cıvraya gitmeye karar verdim.

Biraz zaman sonra cıvraya geldim. Bu da neydi şimdi taktı adam kolyeme, kolye da kolye. Bir taş üstüne oturup Karadenizi izlemeye başladım.
Ben öylece dalmıştım Karadenize.

T: bakayrum da burda da bana rahat yok.

Hemen kalktım Tahire baktım.

N: pardon? Burası ne zaman senin oldu ki??
T: e burasını ben sağa gösterdım diye bılıyrım.
N: of Tahir senle uğraşmıcam.

Elim yine kolyeme gitti.

T: yetti da.
Eliyle kolyemı kopardı ve bir yere attı.
N: ya sen ne yapıyorsun??! Ne hakla?
T: ne o çok sevduğin Emrecinin hediyesi gitti diye mı üzüldün???
N: ne hediyesi be sen ne diyorsun salak??
T: yapma be Nefes gördüm sizi sarmaşdolaş!
N; Mercanla sarmaşdolaş olan adam mı söylüyor bana bunu???!
T: ne Mercanı şimdi be
N: ne yalan mı gözümle gördüm sizi!
T: hem olsa da sanane sen Emrene gitsene!
N: haklısın banane! Hem Emreden sanane be sen git Mercanla evlen!!
T: iyi gıdıyrım.
N: NEREYE?
T: Mercanla evlenmeye!
N: bende gidiyorum.
T: NEREYE?
N: EMRENİN YANINA!!
T: İYİ.
N: İYİ.
T: TAMAM.
N: TAMAM.
T: GİDIYRIM.
N: BENDE GİDIYRIM.

Arkamı dönüp gidiyordum ki yine dönüp bir şey daha söyledim.

N: SENDEN NEFRET EDİYORUM.
T: BENDE SENDEN NEFRET EDİYORUM.
N: SONSUZA KADAR.
T: SONSUZA KADAR.

İkimizde arkamızı dönüp gidiyorduk.
N: bir dakika ya napıyorum ben?

Tahir'den
Arkamı dönüp gidiyordum..
T: napayrum ben ya?

Arkamı döndüm, Nefes de arkasını dönmüştü.
Birbirimize doğru yürüyorduk.
N: ben-
T: YEMİŞİM MERCANINI DA EMRENİNİ DE.
Diyip onun dudaklarına yapıştım.

İşte bu an, ölmeye değer bir an.

Uy nenem!
Ben ne ettum?
Rekor yorum ve vote istıyrım ona göre yengem🌈
Hayde düşünçülerinizi yazın!❣️
Hepinizi öptüm.

Sonsuz ∞Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin