25. Bölüm

2.3K 133 20
                                    

Nefes'ten

Hemen ordan uzaklaştım. Evet bitmişti. Bitmişti. Tahir benim için yok artık. Biz olamayız artık.
Kalbimin de onu unutması lazım.
Her ne kadar acırsa da .. unutması lazım.

İşe geldim. Dükkana girdiğimde Mehmet amca ordaydı.
N: selamın aleykum Mehmet amca
M: aleykum selam kızım hoşgeldin
N: hoşbuldum.
M: nasılsun daha iyi mısun?
N; iyiyim Mehmet amca merak etme sen.
M: bana pek iyi görünmıysın ama.
N: nerden anladın Mehmet amca?
M: e yüzün rengi gitti be kızum. Anlatmak ister mısun bağa?
N: bilmiyorum.
M: sevdaluk değil mı?
N: evet.
M: ayrısınız ama şuan.
N: sadece şuan değil. Hep ayrı kalacağız.
M: neden?
N: çünkü o aramıza bir duvar ördü. Ve o duvar orda duruyor sonsuza kadar. Biz artık imkansızız onunla.
M: imkansız dıysın.
N: evet imkansız.
M: peki ya yanılıyorsan?
N: nasıl?
M: ya aslında o duvar aranızda hiç yoksa, sana öyle geliyorsa. Unutma kızum imkansız'da da imkan var. Bence bunu bir düşün, ilerde pişman olacağın şeyler yapma.
N: ayrıldık biz onunla Mehmet amca.
M: unutma ki ayrılanlar hala sevgili.. çünkü ayrılık da sevdaya dahil.

Ayrılanlar hala sevgili.
Ayrılık da sevdaya dahil.
Ya o duvar aramızda hiç yoksa? Duvar dediğin ne ki? Mercan'ın hamile olması mı yoksa Tahir'in Mercan'la bir şey yaşamış olması? O bebek olmasaydı, daha kolay mı olurdu yada affedermiydım? Bilmiyorum. Bildiğim tek şey şuan bu durumdayız. Ve ben aldığım karardan dönemem. Dönemem.

Tahir'den

Bitti. Bitti dedi. Bitmıştu. Gerçekten bitti mı? Orasını ben bile bılmıyrım hala. Ben Nefes'e tam kavuşmuşken neden bu ayrılık?
O gittikten sonra bende eve girdim, odama gittim. Nazlı abla geldi.
Nazlı: Tahir oğlum.
T: Nazlı abla?
Nazlı: çok zaman oldu biz dertleşmeyeli. Bir derdin mı var?
T: nerden anladın?
Nazlı: e ben seni büyüttüm sayılır. Tanırım ben her halini. Mercan yüzünden mı bu haldesin yoksa başka bir şey da mı var?
T: evlenmek zorundayım onunla.
Nazlı: sen sevdalısın. Ama Mercana değil. Başkasına.
T: sen nerden anladın?
Nazlı: ah be oğlum. Neden kendine bunu yaptın? Hem kim o kız? Tanıyor muyum ben onu?
T: boşver kim olduğunu. Zaten artık yok. Bitti.
Nazlı: Mercan yüzünden?
T: aynen.
Nazlı: üzüldüm be Tahir oğlum. Sen acı çekiyorsun. Hemde aşk acısı.
T: aşk acısı ve ben. Kim diyebilirdi deli Tahir aşk acısı çekecek?
Nazlı: oğlum, şimdi sırası mı bilmiyorum ama
T: söyle abla.
Nazlı: baban dediki akşam Dağdevirenlere gidiyorsunuz kız istemeye.
T: bu akşam mı?
Nazlı: evet.
T: ah be baba. Barı az bekleseydin.
Nazlı: adam haklı, kız hamile Tahir. Göbeği çıkmadan düğünü yapmanız lazım.
T: biliyorum ama yinede işte.
Nazlı: oğlum. Kendini toparlamaya çalış az. Ölü gibi geziyorsun ortada.
T: abla. Benim ruhum öldü zaten. Ama merak etme bebeğim için yaşayacağım. Yanı kendimi toparlamaya çalışacağım.
Nazlı: keşke Mercandan değil de sevdiğin kadından olsaydı o bebek.

Tebessüm ettim.
T: dünyanın en mutlu erkeği ben olurdum o halde.

Bir an düşündüm, ya bu olanlar hiç yaşanmasaydı, Nefes'le ben evleneseydik çoçuğumuz olsaydı nasıl olurdu acaba.

Nazlı: ben çıkayım artık. Sen biraz toparlan.

Nefes'ten

Tüm günüm çalışarak geçmiş. Tahiri düşünmemek için her türlü iş yapıyordum. Sırf o aklıma gelmesin diye. Ama yapacak iş kalmamıştı. Tüm dükkanı temizledim baştan aşağı. Bir kaç kitap sattım. Ve artık oturuyorum. Mehmet amca kitap okuyordu. Benimde aklım yayla evine gitti. Keşke ordan hiç dönmeseydik. Mutlu olsaydık hala. O bana bunu yapmamış olsaydı.
Gözlerim dolmuştu bende elimin tersiyle hemen akan gözyaşları sildim.

Sonsuz ∞Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin