Sonsuz ∞

12. Bölüm

Nefes'ten
N: e şey oturun, bir şey içmek istermısınız? Çay falan koyayım?
E: çay olur da
N: da?
E: siz demesen sen de
N: peki. Şey ben çayı koyayım.
E: peki.
Çayı yaptıktan sonra yine Emrenin yanına gittim.
Ona çayı uzattım.
E: teşekkür ederim.
N: afiyet olsun.
E: e Nefes seni hiç görmedim buralara
N: şey yeni taşındım ben
E: ha, bende yeni geldim sayılır
N: nasıl?
E: Amerikada yaşıyorum ben.
N: aa öyle mı?
E: evet okumak için gittim sonra kaldım orda işte. Ara sıra amcamı görmeyi gelirim sadece. Beni o büyüttü.
N: peki annen baban?
E: ben küçükken bir kazada kaybettim. Amcam'la yengem büyüttü beni. Onların da çoçukları olmuyordu işte öyle.
N: başın sağolsun.
E: sağol. E sen?
N: ben?
E: nerden geliyorsun?
N: he şey İstanbuldan. Teyzeme geldim, yanı ona taşındım.
E: hm güzel. Burda çalışıyorsun şimdi?
N: evet. Yanı bir kaç gün önce başladım doğrusu.
E: iyi iyi güzel amcam da yalnız kalmaz.
M: emre oğlum
E: oo amcam
M: sen ne ara döndün Amerikadan?
E: e sürpriz yapalım deduk sağa
İkiside sıkı sıkı sarıldı.
M: çok iyi yaptın uşağum çok özledim da seni. Bakıyorum Nefes kızumla tanıştınız.
E: evet tanıştık.
N: mehmet amca ben çay koyayım mı sanada siz oturun hasret giderin biraz.
M; olur kızım sağol.

Tahir'den
Babam arabamın camını kırdığımı görüp tamire vermişti sabah. Camı değiştirdiler. Bende arabama binip arabayı Ali'ye sürdüm. Biri bana akıl verecekse o da Aliden başkası molamaz.
Kapıyı çaldım. Daha doğrusu yumrukladım.
A: yavaş noluyoruz ya?
T: evlenıyrım.
A; ne?! Lan ne ara oldu o?
T: olmadı. Olmayacak da.
A: devrem hiç bir şey anlamadım da bir doğru düzgün anlat şunu.
T: babam beni evlendirmek istiyor.
A: o
T: Mercanla birde.
A: ha.
T: kafasına koymuş.
A: sen ne yapıcan?
T: evlenmeyecem tabi.
A: e ozaman sorun ne? Sen istemiyorsan bir şey yapamaz ki baban.
T: Nefes de ordaydı.
A: nerde?
T: yanı babam bunu derken o da ordaydı.
A: hee. E yanı ne var bunda?
T: ali!
A: yav şimdi ne dedim be?
T: bana nolıy bilmiyrım.
A: ne konuda?
T: ya resmen kıza kötü davranmak istemıyrım, dalga geçmek istemıyrım onunla. İyi olsun mutlu olsun istıyrım.
A: ooo hayırlı olsun kardeşim. Sevdalandun.
T: arkadaş olduk Nefesle.
A: tamam işte şimdi diğer levele geçin sevgili olana.
T: of Ali of!
A: üf tamam dalga geçmiyorum. Tamam anlat içindekileri hayde dinliyorum.
T: şimdi. Dün gece anam aklıma geldi benim, babamla kavga ettik evlilik hakkında bir anda söyledi bir şey anamla ilgili, bende sinirlendim. Bilıysın işte nasıl oluyorum.
A: evet biliyorum. E ? Sonra?
T: sinirlenince arabanın camını kırdım elimle. Nefes de baya endişelendi işte sardı filan. Bende cıvraya gittim yürüyerek peşimden geldi. Dertleştik. Sabah kadar benimle kaldı orda. Ona güvendim ne bileyim. Çok şey anlattım ona.
A: işte dıyrım bende sen ona karşı boş değilsin o da sana karşı boş değil. Baksana kız seni yalnız bırakmadı.
T: yok öyle bir şey, ben zamanımda onun yanındaydım ondan yaptı.
A: o birde sen yalnız bırakmamışsın zamanında devrem. Vay be Tahir Kaleli böyle bir adam mıydı.
T: dalga geçme lan.
A: bak ben sana söylüyorum. Siz oldunuz da farkında değilsiniz.
T: ya ben nefese sevdalı falan değilim!
A: tamam o zaman sana soru. En son ne zaman biriyle yattın?
T: oldu biraz.
A: ne kadar?

"Üzerinde başka bir kadının kokusu olduğu halde beni öpmeyeceksin değil mı?"

O zamandan beri..
A: cevap?
T: nefesi öpecektım bir kez daha
A: lan ne ara?!
T: oda üzerinde başka bir kadının kokusu olduğu halde yapmacayaksın dedi .. o zamandan beri.
A: neden peki?
T: bilmiyorum.
A: bence biliyorsun da kendine itiraf etmek istemiyorsun kardeşim.

Nefes'ten

İşten çıkıp eve gelmiştim. Nazlı abla bugün işe dönmüştü o yüzden de çok yardımına gerek yoktu teyzemin. Bende kıtabımı okumaya başladım. Gurur ve Önyargı.Kitap ilgimi çekiyordu baya. Gözlerim yorulunca da bıraktım. Dışarı çıktım. Tahirin arabası yoktu demekki hala gelmedi. Kim bilir kiminle nerde şu anda. Banane ya bundan. Ne yaparsa yapsın.
Dışarda Balım ve Asiye abla vardı.
A: nefes gız gelsana buraya
Onların yanına gittim.
N: iyi akşamlar
A: napaysun kız orda tek başuna?
N: şey ben hava alıyım diye çıktım, siz ikiniz napıyorsunuz?
A: tutturdı Balım oyun oynayacağız diye, bende mecburen işte.
N: ne oynuyorsunuz ki?
B: top oynayacağız da annem oynamıyor.
Güldüm.
A: he anan oynamıyor. Napsun senin anan? Yoruldi anan yoruldi.
N: ben oynarım seninle Balım istersen.
B: gerçekten mı?
N: tabi.
B: oleeey.
A: e valla kolay gelsun ben içeri gidiyrım. Çok geç kalmayın.
N: tamam merak etme Asiye abla.

Balımla top oynuyorduk ki Balım ayakkabılarını çıkardı.
N: napıyorsun ayaklarını kirleticeksin.
B: ya ama böyle vurması daha kolay oluyor.
N: iyi peki tamam ama sonra ayaklarını yıkayacağız.
B: tamam.

Top oynamaya devam ettik bir yarım saat daha.
N: tamam bu kadat yeterli küçük hanım. Annen geç kalmayın dedi. Sende yoruldun terledin.
B: peki Nefes abla. Yarın oynarız yine değil mı?
N: oynarız tabı. Gel şu ayaklarını yıkayalım ilk önce böyle girme eve.

Hortumun olduğu yere gittik.
N: tut şunu bende suyu açayım.

Su'yu açtım ki ne olsun, Balım beni islanmaya başladı.

N: yaa Balım. Tamam tamam yeter.
Gülmeye başladık ikimizde. Sırılsıklam olmuştum. Bende onu kandırıp elinden aldım ve onu islanmaya başladım.
Öyle yapıyorduk sıra sıra. Gülmekten ölüyorduk ikimizde.
En sonda suda dans etmeye başladım. Çok eğlenceliydi.

Tahir'den
Eve geldim ve arabayı park ettim.
Arabadan çıkınca suda dans eden yeşille karşılaştım. O kadar güzeldi ki. Bakmaya doyamıyordum resmen.
Islanmıştı, saçları kiyafetleri hepsi ama o gülüyordu ve dans ediyordu. Balım da onu islanmaya devam ediyordu. Gülüşü var ya o gülüşü, her şeye bedel. Çok güzel gülüyor.
Hayranlıkla bakıyordum ona.
Evet sanırım Ali haklı.
Ben bu kıza sevdalandım.

Ooo aşk itirafi geldi.
Hemde Tahirden geldi.
Sınır: 20 vote 10 yorum