Bölüm çok geç kaldığı için 11 ve 12. Bölümleri aynı gün yüklüyorum. İyi okumalar arkadaşlar, umarım beğenirsiniz!
Rory, yol kenarında Kara'yı ağaca bağlarken ormanın içinden geçen ufak bir çete gördü çok uzaktılar ama en az beş kişinin olduğunu söyleyebilirdi. Onlarla uğraşmamak ve zaman kaybetmemek için Kara'yı bağlamaktan vazgeçip atına bindi ve tırıs bir şekilde atını sürmeye başladı. Ana yolun kenarında yürüyen kıvırcık saçlı çocuğa doğru atını yönlendirdi. Yanında durdu ve "Seni evine bırakmamı ister misin küçük bey." Diye tok sesiyle konuştu.
Kara nedense huysuzlanmıştı Rory, Kara'nın huysuzlanmasını onu dinlendirmemesine verdi ve dikkatini tekrar çocuğa yönlendirdi. Çocuktan cevap beklerken ormandan gelen tiz çığlık sesini duydu, çığlık bir kadın çığlığına benziyordu ve Rory'nin tüyleri diken diken olmuştu. Odaklanmış bir şekilde ormandan gelen sesleri dinlerken çocuk ormana giren küçük patika yola doğru koşmaya başladı, arkasını dönüp Rory'e baktı "Ona yardım et." Dedi.
Rory çocuğa "Onu tanıyor musun?" Diye sordu.
Buklesiyle oynayan küçük "O bir adam kız ona yardım et!" Dedi.
Rory küçük çocuğun söylediği hiçbir şeyi anlamamıştı Tanrı aşkına adam kız da ne demekti! "Lanet olası İngilizler!" Diye mırıldandı ve atını ormanın içine doğru mahmuzladı. Boğuşma seslerini giderek yakınlaşıyordu bir kadın inlemesi duyuyordu, midesinin kalktığını hissetti. "Tanrı aşkına kadına tecavüz ediyorlar." Diye düşündü. Kara sanki Rory'in acelesini anlamış gibi bütün yorgunluğuna rağmen daha fazla hızlandı. Açıklığa ulaştığında dört askeri farketti gülüşüyorlardı ve Rory'in geldiğini duymamışlardı, Kara'nın üstünden yavaşça inip kılıcını eline aldı ve ağacın arkasına geçti. Tam o sırada kadının acı içindeki inlemeyle karışık sesini duydu ve şok dalga dalga bedenine yayılmaya başladı. Bu sesi asla unutmayacaktı ilk duyduğu geceden itibaren hemde. Bir kadife yumuşaklığında ve hafifçe akan suyun duruluğundaki seste saf acı vardı ama yine de bu o sesi tanımasına engel değildi.
"Lütfen, yalvarırım bırak gideyim!" Diye inleyen Kathleen'in sesiydi. Kafasını çevirdi gördüğü şeyden midesi bulanmıştı Kathleen adamın altında ayaklarını savurarak direnmeye çalışıyor iğrenç herifse Kathleen'in bacaklarının arasına yerleşmeye çalışıyordu . Panik dalga dalga vücudunu esir alıyordu, o an Rory'nin düşündüğü tek bir şey vardı o da kana susamışlıktı, ormanın her köşesine adamların kanını akıtmak istiyordu. Hepsini öldürecekti ama onun kadının üstündeki pisliği ise çıplak elle öldürecekti, tam öne doğru hareket edecekken Kathleen'in üstündeki adamın inlediğini duydu, Kathleen'in dişlerinde kan vardı adamı ısırıyor ve ona direniyordu şu an resmen bir dişi kurda benziyordu. Ancak adam Kathleen'in yaptığı hareketten memnun olmadığını belli edercesine "Seni orospu, beni ısırdın! Beni tatmin etmen gerekiyor, ısırman değil." Dedikten sonra sol yumruğuyla Kathleen'in çenesine vurdu.
Rory sağ tarafında bir karartı gördü ama umursamadı ve Kathleen'e doğru koşmaya başladı adamı önemsiz bir böcekmiş gibi boynundan tutup yan tarafa fırlattı. Şu anda Rory'nin bütün vücudu adrenalin pompalıyordu, kafasını Kathleen'e doğru çevirdi kadın bayılmıştı neredeyse hırıltıya benzeyen bir sesle savurduğu yerde duran adama döndü. Arkasındaki askerler kendisine doğru hücuma geçmişti, yanından bir yanılsama gibi geçen şeye dönüp baktığında onun kadınının kurdu olduğunu gördü. Kurt korkunç dişlerini göstererek Kathleen'e saldıran adamın koluna yapıştı, Rory gördüğü şey karşısında hayrete düştü ancak askerler ona yetişmişti bile, bir an önce Kathleen'e ulaşmak istiyor bu yüzden adamları en fazla iki darbede öldürüyordu. Üçüncü adamı kılıcı tepesine indirip, ikiye ayırarak öldürdü ve üstlerine doğru tükürüp kurdun tuttuğu adama yöneldi.
Kurt sanki Rory'nin adamı öldürmesini istiyor gibi onu dişlerinin arasında tutuyor ve bırakmıyordu ancak öldürmüyordu da.
Adam Rory üstüne yürüdükçe geri çekilmeye çalışıyor ancak başaramıyordu. " Lütfen efendim me-merhamet edin!" Diye yalvarıyordu. Rory kusma isteğini bastırıp kılıcını kavradı.
"Elini kesececeğim, sırf ona dokunduğun için." Dedi ve kılıcı kurdun tuttuğu sol koluna indirdi. Adamın çığlık atan sesi bütün orman boyunca yankılandı. Adam haykırmaya ve anlamsız bir şekilde yalvarmaya başladı
"Diğer elini keseceğim başkalarına dokunma diye!" Kılıcı sağ koluna indirdi. Adamın haykırışları ve inlemeleri kesilmiyordu. Rory adamın acısından besleniyordu ve daha da vahşileşiyordu. Onun kadınına dokunmuştu, canını yakmıştı ölecekti.
Rory aklına daha bir iyi fikir gelmiş gibi adama korkunç bir gülümseme gönderdi, adam yerde debeleniyor yaşadığı şoku atlatamıyor ve haykırarak ağlıyordu elindeki kılıcı yere bırakan Rory adamın üstüne eğildi. Pantolonunun düğmelerini sökmeye başladı, adam Rory'nin ne yaptığını anlamış gibi daha çok haykırmaya ve ona tekmeleriyle direnmeye çalışıyordu ama kolları yoktu ve acizdi. Rory pantolonunu tamamen indirip adamın aletini ortaya çıkardı ve kurda gülümsedi, neredeyse ikisi de gülümsüyordu. Rory en başında yapmak istediği gibi Kathleen'e yöneldi ve adamın haykırışının artmasını büyük bir hazla dinledi.
O kadar hırpalanmıştı ki baygın halde bile inliyordu, onu bu halde görmek Rory'i o kadar korkutuyordu ki bu hissi yaşamayalı yıllar olmuştu ve nasıl bir duygu olduğunu unutmuştu. Yaşıyordu, en azından yaşadığı biliyordu ve bu o an için yeterliydi. Öncelikle tecavüze uğramamıştı Kathleen'in üzerinde deri bir binici pantolonu vardı düğmeler açıktı ancak hala üzerindeydi, büyük bir rahatlama hissetti ve yüksek sesle inleyenin kendisi olduğunu farketti. Bunca zaman ortalıkta dolaşan bir leydi arıyordu ama o bir erkek çocuğu gibi giyinmişti, kadınının zekasına hayranlık duymadan edemedi.
Onu tuttu ve kaldırmak için ellerini Kathleen'in altına koydu ve kaldırdı, Kathleen acı içinde bağırarak uyandı. "Şşşş bir şeyin yok sevgilim iyisin ben buradayım." diye mırıldandı ancak bu kadını rahatlatmaya yetmedi. Rory sorunun ne olduğunu anlamak için onu bir ağacın gövdesine oturur vaziyette yasladı.
***********Kurtarılmıştı, biri onu kurtarmıştı ama Kathleen'in canı o kadar çok yanıyordu ki Tanrı ruhuna merhamet etsin ama ölmek istiyordu. Kathleen adamın eliyle kendisini yoklamasına kayıtsız kalamıyordu dokunduğu yerlerde bir elektriklenme oluyordu, bu hissi daha önceden de hissetmişti sanki bir süre anımsamaya çalıştı ancak adam sol omzuna doğru yoklamaya başlayıncam inlemeyle karışık bir tonda "Omzum." Dedi ve sol elini omzuna götürdü. Adam sessiz isteği anlamış gibi kadının üzerindeki tuniği omzundan itibaren yırtmaya başladı. Kathleen bunca acının içinde nasıl utanç duyduğunu anlamıyordu ancak adamı kalan son gücüyle engellemeye çalıştı, oysa Kathleen'in engellemesini umursamıyor gibiydi. Omzunu tamamen açıkta bırakacak kadar yırttıktan sonra adam sessizce inledi ve "Tanrı aşkına!" Diye bağırdı, Kathleen adamın sesini tanıdı. Şimdi neredeyse acı içinde ve ölmek üzereyken Rory'nin sesini duyuyordu, çok saçmaydı demek şimdi de hayal görmeye başlamıştı. Kathleen küçük bir kahkaha duyduğuna yemin edebilirdi ama şimdi bunu umursayacak vakit değildi ona yardım eden adam ağzının içine bir şeyler tıkmaya çalışıyor ve onu telkin ediyordu. Kathleen dişlerinin arasına konan bezin görevini anladığında her şey için çok geçti adam Rory'in sesiyle ona mırıldandı "Özür dilerim sevgilim." Kathleen kolundan bütün vücuduna yayılan acıyla birlikte bilincini kaybetti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Asi Gelin (TAMAMLANDI)
Historical FictionRory Campbell karısını ve kızını büyük yangında kaybettikten sonra evlenmeyi bir daha asla düşünmemişti. Ancak Kralın emriyle Tanrı cezasını versin bir İngiliz'le evlenmek zorundaydı, kral arkadaşı da olsa onun emirlerine karşı gelecek kadar aptal d...