Herkese merhaba arkadaşlar... Yorumlarda görenleriniz olmuştur bayramı hastane kapılarında geçirdim ve yeni yeni toparlıyorum. Kötü bir salgın varmış ortada ben de bu sıcak ve güzel bayram haftamı grip ve ateş ikilisiyle acilde ve yatakta geçirdim. Neyse o sebeple yeni bölümü ancak şimdi yükleyebiliyorum. Yarın akşam da yeni bir bölüm atacağım. Umarım hikayeden memnunsunuzdur, isteklerinizi ve yapıcı eleştirilerinizi yine yorumlarda görmek istiyorum. Herkese iyi okumalar. ♥️🍓Kathleen neredeyse açlıktan ölecekti insanların bakışlarının altında günlerdir yemek yiyememişti, karnından gelen gurultuları engellemek zorlaşmaya başlamıştı.
Yatağına bırakılan leylak rengi tamir edilmiş elbiseyi üstüne geçirdi.Elbise hafif bir göğüs dekoltesi bırakarak omuzlarını sarıyordu. Sırtında büyük bir dekolte vardı, bu duruma canı sıkıldı. Henüz gelin olmadığı için saçlarını açmak doğru gelmiyordu ama başka yapabileceği bir şey yoktu, yara izlerini kapamak zorundaydı. Bugün iyi görünmek istiyordu, etrafta paspal paspal gezmekten sıkılmıştı.
Tahta şifonyerin üstündeki tasa bırakılmış suya tarağını batırıp buklelerini tek tek taramaya başladı. Neredeyse parıl parıl olana kadar saçlarını taradı. Saçının önlerindeki iki uzun tutamı burup arkada birleştirdi. Son kez buklelerinden parmaklarını geçirdi, çizmesinin içinden annesinin onaltıncı yaş hediyesi olan küçük yeşim taşını boynuna taktı. Yansımasından yüzündeki morlukların geçtiğini farketti ve uzun zaman sonra ilk kez gülümsedi. Şimdi insanların içine çıkmak o kadar da korkutucu gelmiyordu.
Bugün de kahvaltıyı kaçırmıştı o yüzden mutfağa doğru yürümeye başladı. İçeri girdiğinde geçen defa sesini duyduğunu zannettiği yaşlı kadını buldu. Etrafı temizliyordu, Kathleen bilerek ses yaparak yürüdü ve boğazını temizleyerek geldiğini haber verdi.
"Ne var yine ne istiyorsun, Tanrı canımı alsın ki artık yettiniz daha etrafı toplamayı yeni bitirdim." diyerek ve söylenmesine devam ederek Kathleen'e doğru döndü. Kadın elindeki bezi yere düşürdü ve telaşla özür dilemeye başladı. "Affedersiniz hanımım yine talimden sonra acıkıp gelen askerler sandım, terbiyesizlik yapmak istemedim." dedi yanakları neredeyse kıpkırmızıydı ve panik halindeydi. Açıkçası Kathleen onun bu haline üzülmeden edemedi ne olursa olsun o büyüktü, kendinden küçük birine karşı böyle hissetmemeliydi.
Kadının anacan tavırları Kathleen'in onu hemen sevmesine sebep oldu, bu tatlı kadının sevgisini kazanmak için ona içten bir gülümseme gönderdi. "Önemli değil, zaten size zahmet vermek istemem etrafı gösterirseniz kendime basit şeyler hazırlamak istiyorum, adınız neydi?"
Kadın Kathleen'in keltçesinden rahatsız olmuş gibiydi, yüzünü buruşturmamaya çalışıyordu ve bu durum Kathleen'e şen bir kahkaha attırdı. Kadın Kathleen'in gülümsemesinin bulaşıcı olduğunu düşünüyordu çünkü bu gülüş kadının gözlerinin içine kadar ulaşıyordu ve Tanrı korusun bu kadın herhangi bir İskoç kadınından çok daha güzeldi.
Neredeyse kekeleyerek; "Innes hanımım hizmetinizdeyim."
"Ben de Kathleen Innes tanıştığıma memnun oldum, bana hanımım demene gerek yok ayrıca."
"Ne yemek istersiniz hanımım size ne hazırlayayım?" diye sordu ve etrafta neredeyse şirin bir tavuk gibi koşuşturmaya başladı. Kahtleen, onda bir parça Mary'i görmüştü ve bu gözlerinin dolmasına sebep olmuştu.
"Sen temizliğini yapmaya devam et ben bir şeyler hazırlarım." dedi ve kendisi için tezgahta duran peynirden bir parça aldı, sepette ekmek aradı ama onun yerine tuhaf görünümlü bir parça kek buldu ve tabağına koydu biraz da su alıp kenardaki küçük masaya oturdu ve iştahla yemeye başladı. Kek İngiltere'de yapılan keklere göre biraz sert ve tuhaf bir biçimde baharatlıydı ama ikinci ısırıkta tadına alışmıştı. Kathleen neredeyse nefes almadan ağzına ikinci lokmasını attı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Asi Gelin (TAMAMLANDI)
Ficción históricaRory Campbell karısını ve kızını büyük yangında kaybettikten sonra evlenmeyi bir daha asla düşünmemişti. Ancak Kralın emriyle Tanrı cezasını versin bir İngiliz'le evlenmek zorundaydı, kral arkadaşı da olsa onun emirlerine karşı gelecek kadar aptal d...