Asi Gelin (TAMAMLANDI)

Bölüm 26 - İşbirlikçi

Arkadaşlar uzun bir aradan sonra herkese merhaba, öncelikle burayı çok özlemişim. Hala tam olarak iyi sayılmam ancak aklım hep buradaydı. Bazı arkadaşlar yanlışlıkla bölüm atladığından peş peşe yüklemeyeceğim. Yine yapıcı eleştirilerinizi, yorumlarınızı bekliyor olacağım. ♥️

İyi dilekleriniz için tekrar çok teşekkürler. Güzel okumalar.

Kathleen böylesine güzel bir düğünü olacağını asla hayal etmemişti. Ateşler ve mumlar etrafı aydınlatıyor, gayda sesleri tepede uğulduyordu. İnsanlar bahar gelmişçesine eğleniyor, şarkılar söylüyordu. Köşede kadınlar gülümseyerek dans ediyordu, onları çalışırken değil de eğlenirken görmek Kathleen'nin içini ısıtıyordu.

Biraz gürültüden uzaklaşmak ve bu manzarayı uzaktan izlemek için kalabalıktan ayrıldı. Bu klanda ailesinde olmayan bir şeyler vardı, zorunluluk gerektirmeyen ve kalpten gelen bir şeyler ve şimdi kendisi de buraya aitti. Elindeki şaraptan büyük bir yudum alıp Rory'i aramak için öne doğru bir adım attı. Arkasından bir elin beline dolandığını hissetti, ona sarılanın Rory olmadığını içgüdüsel bir şekilde hissetmişti. Adamın beline sarılan kolunu büküp topuğuyla adamın ayak parmaklarını ezdi ve kurbanına bakmak için arkasını döndü.

Bu Connor'dı, Rory'nin arkadaşı dev gibi adam öne doğru eğilmiş inliyordu, Kathleen yüzünden yukarı tırmanan kırmızılığın arasında boğularak özür dilemeye çalıştı.

"Utanmasan beni burada bırakıp kaçacağını düşünürdüm kız kardeşim. Bana hatırlat da bir dahakine sana arkadan yaklaşmayayım." Deyip gürleyerek kahkaha attı.

Rory'nin geldiğini görmesi için arkasına dönmeye ihtiyacı yoktu, farketmeden birkaç adım gerileyip onun sıcaklığına doğru sokuldu. Rory onu şaşırtarak eğilip boynunun bitip omuzlarının başladığı noktayı yumuşakça öptü.

"Onun hatırlatmasına gerek yok Connor, bunu sana hatırlatmaktan zevk duyarım."

"Ah damadımız da buradaymış işte, Brandon geldi mi? Kathleen onunla tanışmak için eminim can atıyordur." Sesinin altında yatan muzipliği Kathleen artık seziyordu. Adamın karakterinin böyle olduğunu anlamıştı ondan çekinmesine gerek olmadığının farkındaydı. Yine de bir erkeğe güvenmemesi gerektiğiyle ilgili bir ders alalı çok olmuştu, bu yüzden yelkenleri suya indirmek istemiyordu.

Kafasını kaldırıp Rory'e baktı "Brandon kim, şu geçen defa buluştuğunuz arkadaşınız mı?" Diye sordu, ikidir adı geçiyordu ama kendisiyle bir türlü tanıştırılmamıştı. Yoksa düğünlerine gelmemiş miydi, belki de Kathleen'in bir İngiliz olduğunu öğrendiği için gelmemişti. Her iki koşulda da Kathleen Rory'nin arkadaşlarını el üstünde tutacaktı.

"Geldi, az önceye kadar birlikteydik." derken Rory'nin gözleri karardı. Kathleen bu bakışı artık tanıyordu, onu korumak isterken böyle kararıyordu gri gözleri. Kathleen'in içinden bir ürperti geçti ve Rory'nin kollarına daha çok sığındı. Rory korumacı bir şekilde Kathleen'i iyice kendisine çekti ve endişesini geçirmek için saçlarını öptü.

"Holly ve diğer kadınlar seni soruyordu sevgilim, hadi sen git ben birazdan yanında olurum." diyerek Kathleen'i kalabalığa doğru itikledi.

Kathleen birçok soru sormak istiyordu ancak arkadaşının yanında kocasının otoritesinin sorgulanmasının doğru olmayacağını biliyordu. Ancak kendisinden bir şeyler gizlendiği düşüncesi de canını sıkmıştı. Sorunların nedeninin kendisi olduğunu biliyordu, Rory'nin onu tüm bunların dışında bırakarak tüm sorumluluğu yüklenmesi yanlıştı. En kısa zamanda bunu ona anlatacak ve her şeyi öğrenecekti. Soracağı soruları aklının köşesine yazıp Rory ve Connor'ı arkasında bırakıp kalabalığa doğru yürüdü.