ZÜPPE

KÖLE

Evet arkadaşlar bana sinir oluyorsunuz. Hatta bana küfür etmek serbest. Ama gerçekten ilham meleklerimi bir türlü bulamadım hatta bu bölüm bile içime sinmedi çünkü kendimi zorladım. Arkadaşlar umarım beğenirsiniz..Bu arada multimedia Aleyna. İyi okumalaar :)))

Can'dan

Nehir ile uzunca konuştuktan sonra nihayet onu gitmeye ikna ettim. İçimden bir ses Nehir'i sevdiğimi söylese de ben Emre ve Nehir'in ayrılmasını gerçekten istemiyorum.

Nehir ile konuştuğumuz odadan çıkıp partinin olduğu salona gittim.

Gözümle nedensiz yere Aleyna'yı aradım. Nihayet bu karışıklık arasından Aleyna ile buluştu gözlerim. Ama onu görmemle kaşlarımı çatmam bir oldu. Çünkü salak bir çocuğun teki bu salak kıza içkiyi dayıyor. Aleyna'yı sarhoş yapmaya çalışıyor it. Hoş amacına da ulaşmış ya.

Hemen Aleyna'nın yanındaki salak çocuğun yakasından tuttum.

"Defol burdan!!"

"Sanane lan!"

"Sana git dedim uzatma!"

"Gitmezsem nolur lan dangalak!"

"Gitmezsen bu olur!" dedim ve bir adet kafa çaktım. Ben neden böyle birşey yaptım ki? Aleyna'ya baktığımda bana sarhoş ve şaşkın gözleriyle bakıyordu.

Çocuk korktuğundan kendini dışarı attı. Aleyna kalktı ve bana yaklaştı. Gözlerimin içine koyu kahve gözlerini dikince garip hissettim. Kolundan tutup tek kişilik bir koltuğa oturttum.

"Yaa bana içecek birşeyler veer!"

Aleyna'yı aldırmadan karşısındaki çift kişilik koltuğa oturdum. Bir süre bana bakmayan gözleri yanıma bir kızın oturmasıyla gözlerini üzerime kitledi. Aslında niyetim yanıma gelip bana yavşayan kızı kovmaktı ama Aleyna'nın bakışları öylesine sertleşti ki gülmemek için kendimi zor tuttum. Bu bakışları ciddi anlamda hoşuma gittiğinden kolumu yanımdaki sarışın kızın omzuna attım. Bunu yapmam üzerine ayağa kalkıp bir o yana bir bu yana savrularak yanıma gelmesi bir oldu. Kıza işaret parmağını göstermesiyle "Sen kalk!"  dedi.

Kız kalkıp gittiğinde ayakta bile zor duran Aleyna'yı tutmak için kalktım. İşaret parmağını göğüsüme sertçe defalarca kez vururken "Sen şu anda olmasada bir gün benim olucaksın!" dedi. Adım gibi emindim platonik aşkının ben olduğuma ama duyunca bir tuhaf oldum. Gömleğimin yakalarından tuttu ve "Seni bir kerecik öpebilir miyim?" dedi masumca. 

Cevap vermeme izin vermeden dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Kendimi çekmeye çalı- ne saçmalıyorum ben çekmek isteyen kim? Tamam belki içtiği içkiden dolayı buruk ve acı bir tat olsa da dudaklarının tadı aynı ve müthiş.

Uzun süren ve eğer biraz daha devam ederse nefessizlikten öleceğimiz bir öpüşmeden sonra ayrıldık. Yüzünde ağlamaklı bir ifade vardı. Elimi elleriyle kavradı ve kalbine götürdü.

"Burası yanıyor. Hani senin yanında hep bir kız varya işte o yüzden. Özür dilerim ama lütfen benim gözümün önünde yapma" dedi. Bir sarhoşa göre oldukça düzgün konuşmuştu. Öyle diyince utanmış hissettim. Aleyna'yı bir koltuğa oturttum ve azalan kalabalığı evden gönderdim. Nihayet tüm kalabalık gittiğinde evde sadece ben ve Aleyna kaldık. Ben Aleyna'ya yaklaşırken Aleyna da kalktı ve yalpanarak yanıma geldi. Tam önümde durmuştu ki dengesini kaybetti. Yere düşmemesi için onu kollarımla yakaladım. Kollarını boynuma doladı.

"Seni yatırmamı ister misin?" dedim nazikçe. Yani sonuçta insaniyet namına -yeme beni Can-

Ondan sadece birkaç homurtu yükselince uyuduğunu anladım. Kucağıma alıp bir yatak odasına daldım. Yatağa yatırdıktan sonra üstünü örttüm. Uyurken yüzü ayrı bir masum. Yüzüne düşen saçı yüzünden çektim. Kaşlarını çatıp japonca birşeyler homurdanması yüzüme bir gülümseme yansıdı.