ZÜPPE

TEKLİF

Merhabalar arkadaşlar. Antalya'dan yeni döndüm. Öncelikle size biraz nisbet yapıyım :P müthiş bir tatildi.. Neyse yaa bu bölümün şarkısı Gökçe- Oh Olsun... Umarım bölümü beğenirsiniz. Ha bu arada eğer Can ve Aleyna'nın aşkı hoşunuza gitmiyorsa azaltırım. Yorumlarınızı ve votelerinizi bekliyorum. İyi okumalar bebişlerimm.. :))

Emre'den

"Baba!" dedim deşhetle. Hayır kırk yılda bir geliyorsun bari Nehir varken gelme ya.

"Oğlum. Demek sevgilin Nehir Esin" dedi alayla.

Nehir "Pardon, siz beni nereden tanıyorsunuz?" dediğinde babamın yüzünde daha da alaycı bir gülümseme oluştu ve bana bir bakış atıp "Bilmem nereden tanıyorum? Emre senin bir fikrin var mı?" Ahh lanet adam!

"Bilmem baba ben nereden bileyim!" dedim öfkeyle.

Nehir ikimize de şaşkınca bakarken babam "Nehir'cim ben bir iş adamıyım ve malum senin babanda ünlü bir iş adamı, ahh daha doğrusu iş adamıydı" dedi alayla.

Nehir'in yüzündeki gülümseme silinirken daha fazla dayanamayıp "Baba sen burayı nasıl buldun ya, ha doğru şoför vardı değil mi? Yoksa oğlunun evini nereden bileceksin" dedim.

Babam "Hıhı öyle oldu. Eee baban eve gelmiş ve içeri davet etmiyorsun" dedi ve içeri girdi.

"Evet ve bu arada davet etmediğimi kendin de söyledin" dedim ima ile.

O sırada Nehir'in telefonu çalınca ikimizde birbirimize düşmanca bakmayı kesip Nehir'e baktık.

"Pardon" deyip telefonu ile uzaklaştı. Evet babamla baş başa kaldık.

Babam küçümser bakışlarını üzerime salarken "Nehir ha? Ne zamandır birliktesiniz? Demek ona olanları anlatmadın. Haha ben fazla alışma derim. Çünkü dudaklarımdan çıkıcak iki cümle bu ilişkiye son verebilir" dedi ve pislikçe kahkaha attı.

"Ya sen nasıl bir babasın? Benimle alıp veremediğin ne?" dedim hayretle.

"Ne mi? Senden ve ölü olan annenden oldum olası nefret ettim. Sen ve o ölü-"

"Annem hakkında düzgün konuş!" diye atıldım.

"Ha ha ne kadar da ironik. Sen zavallısın. Ve bu yüzden o ölüde intahar etti ya" dedi alayla.

Gözüm dönmüş bir şekilde yakasından tuttum. Tekrar o pislik kahkahasını atarken "A a noldu? Yoksa öz babana mı vuracaksın? Unuttun galiba ilişkin benim ellerimde. Ve bu yüzden ne istersem o olucak. Ha bide Sevde var. Umarım tekrar delirmemişsindir. Hoş şu halinle bile fazlasıyla delisin ya neyse. Peki o kız biliyor mu deli hastahanesine gittiğini. Sırf bir oyun yüzünden." dedi.

Sinirden elim titrerken onu yakasından daha çok çektim "Biliyordun ve buna rağmen beni oraya kapattın!"

"Emre bir sorun mu var?" diyen Nehir'in rahatlatıcı sesini duymamla babamı bıraktım ve ona sıcak bakışlarımı göndererek "Hayır bir sorun yok. Bizde baba oğul konuşuyorduk. Ha babamda tam gidiyordu. Değil mi baba?" dedim.

Babam "Hı hı gidiyordum. Ah bu arada ben Kenan tanıştığıma memnun oldum Nehir" dedi ve Nehir'in elini sıktı.

"Bide bu akşam bir yemek yiyelim. Hem oğlumun sevgilisini daha yakından tanımış olurum" dedi babam.

Nehir bir tebessümle "Çok isterdim fakat bu akşam sahnem var. Az önce kabul ettim ve-"

Babam Nehir'in sözünü kesip "Başka zaman. Görüşürüz" dedi ve gitti.

Nehir de bana dönüp "Emre gerçekten bir sorun yok değil mi?" dedi.

"Yok Nehir. İşte bizim her zaman ki konuşma sitilimiz. Hatırlıyor musun bir keresinde babam ve ben bir parkta kavga etmiştik ve sen görmüştün. Hani şu ikimizinde yüzünün kaydığı zaman" dediğimde başını salladı. "İşte bugünü saymazsak bizim en son görüşmemiz o zamandı" dedim.