Bir süre onu izledim. Dans ettiği için yüzüne pek dikkat edememiştim. Dansı bittiğinde benim orada olduğumu fark etmesin diye oradan uzaklaştım ve kampüsün yolunu tuttum.
Odaya girdiğimde iki tane kız bana şaşkın bir tavırla bakıyorlardı. Kendimi tanıttım. 18 yaşında olup da benim gibi hazırlanan bir kız daha vardı, adı Aleyna idi. Diğeri ise 16 yaşında lise öğrencisiydi. Adıda Eda idi. İkiside iyi insanlara benziyorlardı.
Ertesi gün Aleyna buradaki dersleri sistemlerinden falan bahsetti.
Aleyna da benim gibi ses bölümüne giriyordu. Fakat o benden önce başladığından sınıflarımız farklıydı. Sınıfımı biraz zor olsada bulabilmiştim. Boş bir yere oturup hocanın gelmesini beklemiştim.
Ses dersi işlemiştik. Aleyna'nın bahsettiği gibi buradaki derslerin sistemleri çok farklıydı. Diğer ders her zaman imrendiğim fakat hiçbir zaman yapamadığım bir şeydi. Dans...
Hoca girdi ve gerçekten uyuz bir adamdı. Çok çalışmalıydım. Yurttaki oda küçük olduğundan okul çıkışı burada kalıp biraz deneme yapabilirdim.
Öğle yemeği için Aleyna'ya söz vermiştim. Yemekhaneyi buldum. Bu arada da annem beni 4 kez aramayı ihmal etmemişti. Aleyna ile buluştuk, tepsi aldık ve sıraya girdik.
O sırada, sıraya bile girmeye tenezzül etmeden yameğini alan bir çocuk dikkatimi çekti. Çok tanıdık bir yüzü vardı. Kumral ve uzun saçları vardı, saçlarını geriye doğru taramıştı, mas mavi de gözleri vardı .
Bir dakika ben bu çocuğu rüyamda görmüştüm. O gün seçmelere gitmiştim. Vay be o gün onu aklımdan çıkaramamıştım ve şimdi karşımda duruyordu. Ağzım açık bakarken -salyalarım dışarıya çıkmış bir şekilde- Aleyna beni fark etti.
''Sen kime bakıyorsun?" dediğinde bakışlarımı takip ediyordu.
"Şu çocuk? Adı ne?" dediğimde Aleyna gözlerini devirip "Adı Emre. Yanındaki de Can! Bence Can daha yakışıklı ama herkes Emre'nin daha yakışıklı olduğunu düşünüyor!"
"Demek adı Emre" dedim sessizce.
"Nehir seni uyarıyım aşık olmak için kendine başka birini seç. Üzülürsün, üzerler..." dedi boğuk bir sesle.
''Aman ne aşık olcam be. Allahın züppesi!" dedim yüzümü ekşiterek.
Garip bir histi aslında. Onu nasıl olur da hayatımda bir kere bile görmemişken rüyamda görürdüm.
Yemeklerimizi alıp masaya oturduk. Emre ile karşı arşıya kaldık. Bütün yemeğim boyunca bana pis pis baktı.
Kalkarken biri elimdeki tepsiye öyle bir çarpıtılmıştı ki ayakta durmakta zorlanmıştım.
"Sen! Sen ne cüretle bana çarpabilirsin?!" diye bir kız cırlamaz mı?
Şaşkınca kızın üzerine dökülen meyve suyuna baktım. Yemekhaneden çıt çıkmıyordu.
Ben "Üzgünüm" dememe rağmen çirkefliğine devam ediyordu.
Kız omzumu itekleyerek "Sen benim kim olduğumu biliyor musun?" dediğinde cinlerim tepeme çıkmıştı.
"Bana çarpan sensin!"
Kızın kolunun hızla yanağıma yaklaşmasıyla kolunu yakaladım ve bana vurmadan durdurdum. Diğer elini saçıma daldırdığında Aleyna elimdeki tepsiyi aldığı gibi kıza geçirdi yemekleri
Kız da durur mu o da bir başka masadaki yemekleri uzerimize boşalttı.
Kıza öyle bir tokat yapıştırmıştım ki kız feleğini şaşırmıştı.
Gerçektende ilk günümde kavga etmek zorunda mıydım? Üstelikte herkesin ortasında ve bu şekilde.
Yemekhanenin kapısından içeri giren dans hocasının gür sesiyle herkes sustu. "Ne oluyor orada?!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZÜPPE
ChickLitHayallerim... Hayatım boyunca hayallerimin peşinden koştum. Kimseye engel olmasına bile izin vermemişken bu da neydi? Kalbimi ağrıtan, gözlerimi dolduran bu şey... "Aşk" diyor uzaklardan bir ses. Kulaklarımı okşayan o ses. Yanıma yaklaşınca elim aya...