Bölüm 30

8.6K 885 322
                                    

(Eun Mi)

Jungkook elimden sıkı sıkı tutarken aslında beni rahatlatmaya çalıştığının farkındaydım. Jungkook'un annesinin davetini ikinci kez erteletmenin büyük bir saygısızlık olacağını düşünerek bu daveti kabul etmiştim. Düşününce zaten tanışmamız gerektiğinden bunu bir an önce gerçekleştirmek zorundaydım. 

''Eun Mi, iyi misin?''

Jungkook beni durdurarak karşıma geçtiğinde ısırdığım dudaklarımı serbest bıraktım. Oldukça gergin hissediyordum.

''Biraz gerildim sanırım.''

Verdiğim cevap üzerine Jungkook, yanaklarımı avuç içlerine hapsetti.

''Annem sandığın gibi sert biri değil. Emin ol seni çok sevecektir.''

Usulca başımı salladım. Jungkook'u bu konuda endişelendirmek istemiyordum fakat korkuyordum. Beni sevse bile hastalığımı öğrendikten sonra vereceği tepkiden korkuyordum. 

Jungkook'un beni yönlendirmesine izin verdiğimde kocaman bir bahçesi ve önünde kocaman bir havuzu olan köşke doğru ilerlemeye başladık. 

Bizi kapıda karşılayan güzel ve alımlı bir kadın bizi görür görmez yüzünde kocaman bir gülümseyiş belirdi.

''Biriciğim.''

Jungkook'a içtenlikle sarıldıktan sonra bana bakışları beni bulduğunda ''Ve gelinim?'' diyerek kaşlarını havalandırdı. Bu şekilde konuşması bir miktar utanmama sebep olmuştu. O ise buna aldırmadan bana da resmi olmayan bir şekilde sarıldı. 

''Hadi geçin bakalım.''

Jungkook elimi tutarak içeri geçmemizi sağladığında elimi çekiştirmeye çalışsam da bırakmıyordu. Annesinin yanında bu kadar yakın davranması çekinmeme sebep oluyordu.

Salondaki beyaz renkli ikili koltuklara geçtiğimizde etrafıma göz gezdirmeye başladım. Oldukça ferah ve geniş salonda her şeyin beyaz, gri ve siyah renklerde olması gözümden kaçmamıştı.

Bayan Jeon karşımızdaki tekli koltuğa geçince elimi Jungkook'un elinden kurtararak bacağımın üzerine yerleştirdim. Açıkçası şu an elimi, kolumu nereye koymam gerektiğini bile bilmiyordum. 

''Ne içersiniz? Üşümüşsünüzdür şimdi.''

Bize kendisi mi ikramda bulunacaktı? Gördüğüm kadarıyla annemlerin evindeki gibi çalışanlar falan yoktu. Koskoca köşkü tek başına mı idare ediyordu?

''Sen otur anne. Biz Eun Mi ile kahve yapalım.''

Bayan Jeon itiraz ederek ayaklandı.

''Eun Mi'yi ben alacağım.''

Bayan Jeon'a gülümseyerek onu takip ettiğimde beni mutfağa doğru yönlendirdi. Kahve için malzemeleri çıkarırken aynı zamanda sorular sormaktan da kaçınmıyordu.

''Jungkook ile ne kadar süredir tanışıyorsunuz?''

Daha bir ay bile olmamıştı. Bu kadar erken sürede ciddi düşünmemize bir anlam veremeyebilirdi fakat her şeyi olduğu gibi anlatmak istiyordum.

''Bir ay bile olmadı.''

Tahmin ettiğim gibi verdiğim cevaba karşılık şaşırmıştı.

''Nasıl tanıştınız peki?''

''Jungkook'un yan dairesinde kalıyorum ve aynı bölümde okuyoruz. Birkaç kez karşılaştıktan sonra tanıştık.''

The Truth Untold ❧ JkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin