Efe'nin arkasından bir süre baka kalmış acıyan kalçamı tutarak kalkmıştım. Alkol mantığımın kontrolünü eline almış, sinirlerimi kontrol edemiyordum. Ezgi'nin odasına gittiğimde oturmuş yatağında ağladığını görmemle iyice sinirlerim tepeme çıkmıştı gidip saçlarını aşıldığında attığım çığlıkla Kardelen yanımıza gelmiş şaşkınlıkla hemen aramıza girmiş, kızlara seslenmişti. Hala burnumdan solurken diğer kızlarda gelmişti. Ciddi bir sorun olduğunu anladıklarında. Melis müziği kapatmıştı. Zeynep Mehmet'i odasına götürüp yatmasını söyleyip yanımıza gelmişti. Kardelen ayılmamız için kahve yapmaya mutfağa gittiğinde Ezgi tekrar konuşmaya başlamıştı 'Özür dilerim, beni sen sandı alkolle ne yapacağımı şaşırdım ben...' kızlarda olayları anlamaya çalışıyordu. Kardelen o kadar çabuk gelmişti ki iki kahve yapıp. Sonra diğerlerininde ihtiyacı olduğunu anladığında hepimize birer tane yapmak için geri gitmişti. Doğru düzgün konuşamamıştık ilk yarım saat. Kahvelerimizi içip biraz olsun kendimize geldiğimizde Ezgi tekrar başlamıştı sözlerine 'ben dans ederken giymiştim ceketini, kılık değiştirmek için. Beni sen sanmış olmalı. Ben özür dilerim alkolle sadece algılayamadım neler olduğunu' Melis Efe'yi aramayı denemişti hala Ezgi'nin üstünde duran ceketten sesler geldiğinde telefonunun cekette kaldığını anlamamız zaman almamıştı. 'Çıkar lütfen şu ceketi artık' dediğimde anında çıkarıp bana uzatmıştı. Ağlamaktan gözleri kıpkırmızı olmuştu. 'Çok içtik, yanlışlıkla olmuş şeyler bunlar biz birbirimizi biliyoruz böyle saçmalayacaksak bir daha içki içmeyelim lütfen...'. Melis'in dediklerine hak versemde o an yaşadıklarımı kolayca unutamazdım. 'İçmeyelim' dedim kızgınlığımı ve kırgınlığımı ortaya koymak istercesine. 'Efe'de gelsin yarın konuşuruz tekrar, yanlış anlaşılmalar var bir daha dikkatli davranırız kaç yıllık arkadaşız hiç birimiz birbirimizin kötülüğünü istemeyiz bundan eminim.' Zeynep'in söyledikleriyle kalbim tekrar acımıştı. 'Sinirle kötü şeyler söyledim ona bilmiyorum sanırım ayrıldık biz' ağlamamak için sıkmıştım kendimi. Kızlarda biliyordu sinirlendiğimde ağzımı tutamaz kırıcı, gerçek olduğunu düşünmediğim bir çok şey söylerdim. Benim kadar canı yansın isterdim ama ileri çok ileri gitmiştim bu sefer...Melis moral vermek istercesine 'Efe bu sensiz yapamaz, hem yanlış anlaşılma olmuş yani uzatmaya gerek yok. Ben konuşurum onunla merak etme, bu konuyu bir daha açmayız?' Zeynep'te onaylamıştı 'evet bir daha bahsetmemize gerek yok hepimiz konuşup hallettik bence bu konuyu daha fazla birbirimizi üzüp kırmayalım daha dikkatli olalım'. Odalarımıza döndüğümüzde Melis benim yanımda yatmaya gelmişti. 'Konuşurum onunla merak etme, herşey yoluna girer' Melis her zaman yaptığı gibi beni biraz olsun rahatlatmıştı ama o gece bana uyku haramdı. Sabaha karşı vücudum dayanamamış uykuya daha fazla direnemeden uyuyakalmıştım.
Öğlene doğru uyanmıştım. Efe'nin telefonu bizde olduğu için onu arayamıyorduk, o hala gelmemişti. Zeynep Mehmet'i geçirmişti kapıdan. Kahvaltı hazırlamıştı kızlar, dün olanlardan sonra beraber olmamız gerektiğini düşündüklerini biliyordum ama canım bir lokma yemek istemiyordu. Zorla bir kaç parça bir şey yediğimde Zeynep 'Mehmet çok zor uyandı sayemde eminim Efe daha uyanamamıştır. Çok içtiler dün' diyerek moral versede onu görmeden rahatlamayacaktı içim. Ezgi'ye olan sinirimse ne zaman geçerdi onu bilmiyordum işte. Sofradan kalkıp salona geçtiğimizde kimimiz televizyona bakıyor kimimiz ders çalışıyordu bense bekleyiş içinde kapıya bakıyordum. Saat neredeyse beşe gelecekken daha fazla dayanamayacağımı anlayıp ayaklandım. Melis ben gergin olduğum için gitmemişti. 'Nereye' diye sorduğunda 'daha fazla bekletemem ben gideceğim giyinip' dedim. 'Tamam yalnız gitme hazırlan beraber gidelim' dediğinde minnetle gülümsemiştim. Ceketine telefonunu koyup almıştım yanıma hemen taksiye atladığımızda otelinin adresini vermiştim. Ceketinden gelen kokuyla gözlerim dolmuştu yine. Çok yakmıştım canını. Affederdi ama değil mi isteyerek dememiştim ben onları...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pied Piper
RomanceOnun bana ait olması bir rüya gibi gelirken, yaşadıklarımız bu rüyadan hiç uyanmamam için evrene yalvarma sebebimdi. O güzel yüzü, beni büyüleyen vücuduyla karışımdaydı. İstediğim tek şey ise ona sıkıca tutunup o rüyada öylece kalmaktı.