Bodrum katın kapısına geldiğimizde ellerimle gözlerini kapadım. Homurdanmalarına güldüğümde gerçekten yaşayıp yaşamadığımı sorguluyordum. Bunlar bir rüyaysa eğer, uyandığımda büyük bir hayal kırıklığına uğrayacağımı biliyordum.
Ya da cennette de olabilirdim.
"Daha ne kadar dikileceğiz böyle?" Gözlerimi devirip ayağımla önümüzdeki kapıyı ittirip ikimizi de içeri aldım.
"Şimdi gözlerini açacağım, hazır mısın?" Yine homurdandığını duyup güldüm. Gözlerimi yavaşça gözlerinden indirdiğimde yan tarafına geçip tepkisini beklemeye başladım.
"Yakut... bu..."
Onu evimin bodrum katında bulunan küçük stüdyoma getirmiştim. Benim kadar heyecanlanacağını biliyordum çünkü müziğe o da benim kadar düşkün bir insandı. (Multimedya)
Onu anlayabiliyordum, inanacak, güvenecek kimsen kalmadığında... sıkı sıkıya sarıldığın bir şeye ihtiyaç duyardın hayatında.
Ve müzik, iyi bir kurtarıcıydı.
"Her şey var." Büyülenmiş sesini duyduğumda memnuniyetle gülümseyip aletlerin olduğu kısma ilerledim. "Küçük bir şov izlemek ister misin?" Başını büyük bir istekle salladığında aletlerin başına geçip gerekli düzenlemeleri yaptım.
Dudağımda hala onun tadıyla, ona şarkı söyleyecektim ama heyecanlanmamış gibi rol yapmaya devam etmem gerektiğinin de farkındaydım.
Şarkı bittiğinde bir yandan bana doğru gelip bir yandan da alkışlıyordu. "Büyülendim, çok şanslısın böyle bir imkana sahip olduğun için."
"Her canım sıkıldığında buradayım işte. Günlerce buradan çıkmadığım, hatta bazen yemek yemeyi falan unuttuğum zamanlar da oluyor."
"Kayıt alabiliyor musun burada?"
"Bir kaç denememiz oldu... Ali'yle birlikte." Boğazını temizleme ihtiyacı duyduğunda dudaklarımı ısırıp bakışlarımı kaçırdım. Ali'den pek hoşlandığı söylenemezdi. "Yani Ali rap aşığı bir çocuk ve nadiren ben de ona katılıyordum." İç çekmeme engel olamadım.
"Özlemiş gibisin." İmasıyla gözlerimi devirdim.
"Çevremde annemi, babamı ya da kan bağım olan bir başkasını görebiliyor musun? Çünkü yok, ve hayatımda henüz müzik bile yokken bir şeylere inanıp bağlanmaya çok ihtiyaç duyardım. Öyle bir anda çıkıp geldiler ki onlar benim için bir tercih değil, bir ihtiyaç artık."
"Üstüne gelmek istemedim."
"Sadece bil ve bu konu tekrar açılmasın diye konuşuyorum. Benimle ilgili bilmediğin o kadar şey var ki..."
"Her şeyi bizzat senden öğrenmeye hazırım."
Neden hem benden hem de anonim olan benden bir şans istiyor gibisin, Yankı?
"Zaman..."
"Biraz deneme yapalım mı?"
"Mezuniyet için mi? Olur." Başını sallayıp sağ tarafımızdaki duvarlarda asılı duran gitarlara bakıp birini seçti. "Sonra ders çalışırız o zaman?"
"Olur, ama bu kadar kasma. Matematik ne kadar sorumluluğumuzsa söyleyeceğimiz şarkı da bizim sorumluluğumuz altında." İç çektiğini duydum.
Kenara koyduğum sandalyeleri yerinden alıp yan yana klavyelerin önüne koyduğunda ikimiz de yerimize oturduk. Telefonumu çıkarıp arkasındaki phonering sayesinde yan bir şekilde tam karşımıza koydum ve video başlattım. Yankı uzanıp dudaklarıma kısa bir öpücük kondurduğunda şaşkınca ona baktım.
"Başlayalım mı?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fotoğraf | Texting
Non-FictionTavsiyem okumayın, çünkü cringe. Bilinmeyen Numara: Bende bir fotoğrafın var, Bilinmeyen Numara: Bebeğim bundan daha fazlasına ihtiyacım var.