Değişmeyen ifadesiyle afallayarak bakakaldığımda 2 adım atarak dibime kadar geldi. "Peki Yakut, ben bunu zaten biliyorsam?"
"Ne?"
"Ne anladıysan o."
"İmkansız." Aniden aklıma gelen şeyle duraksadım. "Sen... karaoke gecesi..." Bilmiş bir şekilde gülümsedi. "Yani sen bildiğin halde bilmiyormuş gibi oyun mu oynadın?"
"Eğer o gün sana bildiğimi söyleseydim, beni reddederdin çünkü seninle çok güzel olduğun için ilgileneceğimi düşünüyordun. Benim planımsa anonim olan seninle yakınlaşarak sana fikirlerine de tutulabileceğimi göstermekti. Bu sırada dünkü yakınlaşmayı beklemiyordum... Ama ateşle barut gibiyiz, yan yana geldiğimiz anda mutlaka bir şeyler oluyor."
Utançla gözlerimi kaçırdım. Haklı sayılırdı.
"Git, Yankı."
"Ne?"
"Amacın bu değil miydi? Öğrendin işte, anonim gerçekten benim. İşin bitti gidebilirsin."
"Ne saçmalıyorsun Yakut? Bırakacağımı falan düşünmüyorsun umarım."
"Neden Yankı? Ne değişti birden bire?"
"Senden hoşlanmaya başladım görmüyor musun?" İrkilerek bakışlarımı ona çevirdim.
"Ben istemediğim bir kızı öpecek bir adam mıyım, Yakut?"
"Hayır ama..."
"Aması yok. Tamam bitti gitti, bundan sonra sevgilimsin. Flört dönemi de yürümez zaten belli oldu. Karadeniz gibisin ne zaman durulacağın, ne zaman dalgalanacağın da belli değil anasını satayım."
"Yankı..."
"Tamam, sen şimdi çok şaşırdın. Benim gibi bir çocuk sana sevgilimsin diyor. Feels geçiriyor olmalısın." Gözyaşlarımın arasından gülümsediğimde kollarını etrafıma sarıp beni göğsüne bastırdı.
"Yetmedi mi ağladığın? Biraz da mutlu olalım." Göğsüne iyice sokuldum. "Biraz yetmez, çok ağladım... çok mutlu olalım. Seni çok seviyorum, Yankı Kara."
"Seni çok seviyorum, Yakut Güçlü."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fotoğraf | Texting
Non-FictionTavsiyem okumayın, çünkü cringe. Bilinmeyen Numara: Bende bir fotoğrafın var, Bilinmeyen Numara: Bebeğim bundan daha fazlasına ihtiyacım var.