SİYAHIMA BEYAZ OLUR MUSUN? (DÜZENLENİYOR)

44. Bölüm

Kapının tıklanma sesiyle vurmayı kestim. Kapıya yaklaşıp kilidini açtım.

Kapıyı açıp karşımdakilere baktım.

- Ananı! Lann!

Hızla Venda'ya sonra Tay Tay'a sarıldım.

- Ne ara geldiniz? Haber verseydiniz.

- Her yer adınla çalkalanıyor güzelim. Kaçırılma olayını duydukları anda herles ayaklandı. Şu CIA masa başkanını da öldürmüşler. Bizde Venda ile apar topar geldik. Birde öğrendik olaylar birbirine karışmış. Şu Bulut meselesi hayırdır? İlk önce seni kaçırıyor, sonrada elinden kaçırıp başkasına kaçırtıyor.

İşaret parmağını Tyler'ın dudağına bastırdım.

- Anlatacağım. Ama ne siz bir şey yapacaksınız nede ben. Öyle bir şey yapacağım ki... Bulut kendi ayağıyla bana gelip af dileyecek.

- Anlat şunu çıldıracağım Alya!

Venda'ya baktım.

- Geçin.

Bende koltuğuma oturdum ve herşeyi baştan sona anlattım.

- Anlamıyorum. Herkes senin yaptıklarını veya yapabileceklerini hafizasından yok falan mı etmiş? Senin kim olduğunu bilmiyorlar mı bunlar?! Bu cesaretleri nereden geliyor anlamıyorum!

- Walla Vendacım. Bilselerdi Amerika'da da bir GOLD deposu var. O zaman bunlara kalkışmaya bilirlerdi. Herneyse ya. Umrumda değil, her zaman olduğu gibi. Ama Bulut ile ilgili acayip güzel fikirlerim var.

- Ne? Alya! Tek saç teline bir zarar gelirse öldürürüm o adamı!

- Tay tay! Fevri hareket yok. Sakince ve planlı. Şimdi, ben burada kalacağım bir süre. Siz abimle yaptıüım daha doğrusu tam olarak geröekleşmeyen ortaklığı bozun. Beni Amerika'da bilsin herkes. Sonrada bizim otellerden birine yerleşin. Her gün buradasınız ama.

- Okeydir patron. Hadi Venda çıkalım.

Venda bana sarıldı. Ardından Tay tay da sarıldı ve çıktılar. Bende odadaki koltuğa uzandım ve uyudum.

******

Gözlerimi yavaşça araladım. Boynum ve belim ağrıyordu hafiften. Ayağa kalktım ve saate baktım.

13:01

What?!!! Bu saate kadar uyumuşum.

Hızla merdivenlerden inip depoda göz gezdirdim.

Ortalıkta kimse gözükmüyordu.

Dışarı çıktığımda bir kaç adam tek vardı.

- Diğerleri kahvaltıda mı?

- Evet patron. Siz bir yere mi gidiyordunuz?

- Evet. Çıkacağım, biraz sakin kalıp düşünmeye ihtiyacım var.

- Seni bırakayım patron?

- Gerek yok. Yalnız giderim.

İlk önce kahvaltı yaptım bende. Ardından Giyinip çıktım. Bara gittim. Ama artık buraya sadece içmek için geliyorum.

İçtim öyle bir süre.

Doğru karar verecek kadar kendimdeydim. Ama beynim uyuşmuştu biraz.

Şuan doğru karar mı bilmiyorum ama dans şov yapıyorum. Orta açılmış ve gözler bende.

Hemen sirkelenip lavaboya gittim. Lavabodan çıkarken biri kolumdan çekip duvara yasladı sertçe.

- Bu gece benimle olmak ister misin bebeğim?