Hastaneden taburcu olduktan sonra Bulut'a geldik. Sabahtan beri istediğim her şeyi yapıyor. Çeşit çeşit yemek istedim. Kendi yapsın dedim. Yemekler fena değildi ama hepsine mecburen beğenmemiş rolü yaptım. Bir sürü abur cubur istedim. Mevsimi olmayan hangi meyve varsa onları istedim.
Şimdi son darbeyi vuracağım.
- Bulut?
- Efendim Aşkım? Yine ne isteyeceksin acaba güzelim?
Pis pis sırıttım. Piç bakışıda denebilir tabii.
- Ev çok kirlenmiş. Hiç hijyenik değil. Hastaneden yeni çıkmış birisi olarak burada kalamam. O yüzden evi baştan aşağı her noktasına kadar temizliyeceksin ki hasta olmayayım dimi aşkım?
- Şaka yapıyorum de? Ben ne anlarım temizlikten kızım?! Ela'yı falan çağırayım o yapsın.
Kaşlarımı çattım.
- Kız senin evinin pisliğini temizlemek zorunda mı Bulut?! Hizmetçin mi kız senin! Sen temizleyeceksin. Evde de kimse yok ne güzel. Temizle! Bende şurda uyuyorum.
- Acı be! Kıyamazsın dimi sen bana? Ha?
- Walla öyle bir kıyarım ki sana! Kafanı taşla ezip denize atar sonra kıyamayıp çıkarırım ve hastanenin morguna teslim ederim. Kıyamamaktan kastın buysa tabiiki. Emrin olur Bulutçum.
- Cani! İnsan sevdiği adama böyle mi yapar? Güzel sözler söyler, yemek yapar, sever, öper. İyi şeyler yapar! Sen?! Ev temizletmek nedir Alya?
- İntikam deniyor buna kız dilinde ciiniim, intikaam. Şimdi hemen başla yoksa tozdan, kirden mazallah hasta olurum.
Homurdana homurdana elinde elektrik süpürgesiyle geldi. Ben gülmekten kendimi yerlere atarken hala onu izliyorum. Koltuktan aşağı sallanan ayağıma elektrikli süpürgenin sapasıyla hafifçe vurdu.
- Kaldır şu ayağını.
Güldüm.
- Tamam anne.
- Alya!
- Okey sustum. Sakin ol çocuk adam.
Güldüm ve ona bakarak ayağımı kaldırdım. Koltuğun altınıda süpürüp yukarı çıktı. Filmi izlemeye devam ederken yukardan elktrikli sürügenin sesi tekrar geldi.
Güldüm ve bağırmaya başladım.
- Sesi kısılmıyor mu şunun?! Televizyonun sesi gelmiyor!
- Alyaaaaa!!!!!
Gülerek filme devam ettim. Bir saat kadar sonra başına bağlamış olduğu bezle geldi ve yerleri silmeye başladı.
Başınada kırmızı bir şey bağlamış.
Ben katıla katıla gülüyorum hala.
- O başında ki ne Bulut?
Bir kahkaha daha attım karnımı tutarak.
- Çok terledim bağladım. Öff tut şu işin ucundan biraz. Ne olacak sanki.
Cilve yaparak acındırdım kendimi.
- Ben hastayım ama aşkım. Çok halsizim bak. Rengimde gitmiş zaten. Dinlenmem lazım benim.
- Lan canım çıktı sabahtan beri!. Sen anca Ye! iç! Sıç! Zıbar!
Yeminle anne lafı bunlar.
Televizyondan filmi durdurup şarkı açtım. En sevdiğim şarkı çalınca gülerek Bulut'a baktım. Ayağa kalkıp göbek atmaya başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİYAHIMA BEYAZ OLUR MUSUN? (DÜZENLENİYOR)
Ficção AdolescenteArgo vardır, sadist kitabıdır, işkence sahneleri olacaktır. Alya Derin büyük bir mafya. GOLD olarak tanınan bu kızın hayatı karmakarışık bir labirent gibi. Çok zeki olan Alya hikayenin sonunda aslında ne kadar salak olduğunu öğrenecektir. Yalanlarl...