31. Bölüm

1.4K 76 10
                                    

Gözlerimi acıyla açtım. Yerimd
e doğruldum. Elim ayağım ve boynum ne durumda bilmiyorum ama felaket acıdığı belliydi.

Önüme düşen saçımı kulağımın arkasına sıkıştırıp etrafa baktım.

Ayak ve el bileğim morarmıştı onları şuan saymıyorum bile. Ayaklarım soğuk zeminle buluştuğunda inledim. Zor bela kalkmayı başarınca elimi cebime attım. Telefonumun halan yerinde olduğunu anlayınca sevinmiştim.

Direk kaç yıldır görmediğim şuan hangi yüzle aradığımı bilmediğim abimi aradım.

İki çalışta açmıştı direk. Ses tonu kulaklarımı doldurdu hemen sonra.

- Ne var?

- Abi?

Bir süre telefondan ses gelmedi.

- Alya?

- Benim.

- Nerdesin? Bunca sene neredeydin? O kadar ulaşmaya çalıştık sana neredeydin Alya?!

- Abi şuan hiç iyi değilim. Bulut beni bilmediğim bir depoya getirdi. Oraya gel. Al beni.

- Biyere ayrılma geleceğim.

Telefonu kapatıp tekrar cebime attım. O kadar nefret mi etmişti yani? Gerçi normaldede dengesiz bir insandı Bulut. Ne yapacağını kestiremezdi insan. Bilmiyordum. Onun canını bu kadar acıttığımı bilmiyordum işte. Aöacın bu değilmiydi zaten Alya? Belkide. 6 sene öncesi olsa bunlar yapılsa umrumda olmaz açıkcası. Gülerim bile, ama şuan olmuyor. Oğlum var ve onun için yaşamak zorundayım.

Şuan ne yapıyordur acaba Mavişim?.

Silah sesleri gelmeye başlayınca Adar'ın geldiğini anladım. Yavaşça tekrsr koltuğa oturdum ve beklemeye başladım. Depoya giren gğn ışı ile elimi gözlerime sişer ettim. Abim koşarak bana sarıldı.

- Çok özledim be.

Gözlerindeki yaşlar omzuma geliyordu. Bende ayrılıp inceledi.

- Bulut ibnesimi yaptı bunları sana?

Kafamı salladım yavaşça.

- Onu doğduğuna pişman edeceğim, merak etme abim. Hadi gidelim.

Ayağa kalktığımda düşeceğim sırada abim tuttu.

- Onu öldüreceğim.

Beni kucağına alıp depodan çıkardı. Arabaya yatırınca etrafa baktım.

Araba hareket etti ve nereye gittiğimi bilmediğim yolculuk başladı.

Göz kapaklarımı araladım yavaşça. Etrafa baktığımda benim eskiden kaldığım oda olduğunu anladım. Yavaşça yataktan kalktım. Ayağımda krem vardı ve elim sargılıydı. Komidinden peçete alıp kremi sıyırdım. Masada duran tepsiyi al Ayklanıp odadan çıktığımda aşağıdan bağırış sesleri geliyordu.

Yavaş yavaş merdivenden inince abim ve... Bulut olduğunu görmüş oldum.

Abim Bulut'a yumruk atınca Bulut sendelendi. Kendine gelip abime yumruk atıp üzerine çıktı. Ard arda yumruklarını sıralarken bağırıyordu.

- Senin o sürtük kardeşin yüzünden daha yeni bir oğlumun olduğunu öğreniyorum lan ben! Kaç sene hiç haber vermeden o kadar şey yapmış! Şimdi gelip bana kimse hesap soramaz!

Koşarak oraya geldim. Bulut'u abimden sertçe çekip abime baktım. Yanağı morarmıştı, dudağı ve kaşı patlamıştı. Elimi yanağına koydum.

- İyi misin?

- Doğrumu dedikleri Alya?

Bakışlarımı yere çevirdim.

SİYAHIMA BEYAZ OLUR MUSUN? (DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin