Sabah birilerinin fısıldamalarıyla uyandım ama gözlerimi açmadım.
''Oha. Bunlar ne ara böyle oldular lan?'' Çağrı.
''Ben demiştim.'' Deniz.
Çağrıy'la Deniz. Bizim odada. Fısıldayarak. Bizi izliyorlar.
''Ne izliyonuz. Gitsenize.'' Dedi Kerem tüm düşüncelerimi özet halinde sunarak.
''Pardon yaa--'' Malsın Çağrı sen, malsın.
''Kes.'' Kerem'in sesi boğuk çıkıyodu. Yerim ya. Cidden yerim. Acıktım ben.
''Ponçik?''
''Güle güleee.'' Dedim ponçiğime. Bıkkın çıkmıştı sesim. Nasıl baydılarsa artık. Baydılarsa değil bayandılarsa. Ok ben ölüp geliym.
Kapının kapanma sesini duydum. Aslında utanmıştım bizi böyle görmelerine ama sinirlenmiştim de.
''Aptallar odamıza izinsiz niye giriyolarsa?'' Diye homurdanmaya başladım. Kerem kıkırdadı.
Kerem kıkırdadı! Kıkırdamak!
''Kereeeem o sesi çıkaran sen miydiiiin?''
''Susup zıbarır mısın?'' Rica etti. Bu da bir gelişme.
''Uykum kaçtı. El salla.'' Dedim ve doğruldum. Beni yine kendine çekti. İyki klima var yoksa sıcaktan uyuyamazdık.
''Uyuuu!''
''Bırak be! Acıktım diyorum!'' Çirkeflik mod= on
''Aman be defol git lan.'' İşte benim Keremim. Burnuna öptükden sonra ayağa kalktım. Dayanamamıştım napiym.
''Ne yaptın sen?'' Diyince Kerem'e döndüm. Kızgından çok, şaşkın duruyordu. ''Şey... Ben, üzgünüm.'' Dedim. Umarım kızmamıştır yaa.
''Hayır, hoşuma gitti.'' Çocuğa havadan düşen yıldız gibi baktıkdan sonra gülümsedim.
Not:
Burnundan öpülmesini seviyor.
Yeniden yattı ve ben de düşündüm; ''Gerizekalı, bi daha nerden böyle yakışıklı erkek bulucan da onla uyuycan! Triplere girme, git yat şuraya!''
İç sesim çok nazik. Kendileriyle de çok iyi anlaşırız. Gözlerimi devirdim. Doğru söze ne nedir diyerekten Kerem'in yanına uzandım. Sırt üstü yattım ve tavanla bakışmaya başladım. Tavan bana göz kırptı lan daha demin O.o
Ya da ben uykusuzlukdan hayal gördüm.
''Niye karar değiştirdin?'' Yerim ama ben seni.
İç sesim; ''Senden hoşlandığı için!'' Diye feryat ederken, ''Triplere girmiyim dedim işte. Hem sen de yatmamı istiyosun diye yattım.'' Dedim. Biraz da gözüne giriym yani.
''Her dediğimi yapacak mısın?'' Şaşkınlığını sevsinler yaa. Nasıl bu kadar yakışıklı olabiliyo? İnsan mı bu? Bu insansa ben neyim? Kafamda deli sorular...
''Bana uyarsa yaparım.'' Kaçamak cevap vermek en iyisi. Homurdanarak arkasını döndü.
Gülümsedim ve ona arkadan sarıldım. Sırtını öpmeye başladım. Ama tamamen masum küçük öpücüklerdi.
''Tahrik oluyorum. Biraz daha devam edersen altımda kalıcaksın.'' Diye fısıldadı. Sesi o kadar sexsiydi ki. Ne diyorum lan ben? Kendine gel Derin.
Kızararak, öpmeyi kestim. Ama hala ona sarılmaya devam ettim. Sırtına yanağımı yasladım. Altımda kalırsın derken neyi kastettiğini idrak edince daha da kızardım. Kerem gülerek, ''Sırtımdaki sıcaklık yanağından mı geliyor?'' Dedi.
Elimle yanağıma dokundum. Cidden sıcaktı. ''Üzgünüm.'' Diye fısıldadım.
''Olma.'' Bana döndü. Yüzünü bana yaklaştırdı. Diliyle dudağımı yaladı. İşinde çok iyi. Ama bu iş tek kişilik değil.
Ben de onun dudağını yaladım. Harika bir histi.
Gözleri şaşkınlıkla açılırken, ''Güzelmiş.'' Diye fısıldadım.
''Öyle.'' Dedi dudaklarıma bakarken. Tam beni öpücekken alkış ve ıslık sesleri geldi.
ÇAĞRI!DENİZ!KAHRETSİN!