Işıkların açılmasıyla arkamı döndüm ve gördüğüm şey karşısında şoka uğradım.
''Yok artık.'' Diye fısıldadım kendi kendime.
''Doğum günün kutlu olsun.'' Dedi Kerem en karizmatik sesiyle.
Ne!Ne!NE! Ahh, yarın benim doğum günümdü! Yani şu an- saate baktım 00.00 şu an benim doğum günümdü! Ben de akıl bırakmadı ki Kerem bey napiym unutmuşum ben de.
''Ben...Ben...'' bi türlü düzgün cümle kuramıyordum. O an aklıma Kerem'in Selin'le yattığı şimşek gibi çaktı. Kaşlarımı çattım.
''Ee Selin'le gecen nasıldı?'' Gayet normal (!) bişeymiş gibi söyledim. Ve büyük cam terasın ortasına masanın ve Kerem'in olduğu yere doğru yürüdüm.
''Aptalsın. Gerçekten.'' Diye güldü Kerem ben masaya onun karşısına geçerken.
''Neden?''
''Onunla yatmadım.'' Yatmak kelimesini duyunca bile utanmıştım ki o bu lafı çok rahat söylemişti.
''Bundan banane.'' Yalan söyledim çaktırmayın.
''Kes sesini de beni iyi dinle. Onunla gelmiyceğimi ona söyledim ve akşam seni bırakıp bunları ayarlamaya gittim.'' Hem şaşkındım hem mutlu.
''Başka bir yalan bulamadın mı beni üzmiyecek bir yalan?''
''O an şartlar bunu gerektirdi... Hem sen üzüldün mü?'' Dedi ve sırıttı.
Siktir!
''Yoo! Ben...Ihm, şey yani.''
''Tamam. Tamam. He he.'' Şuna bak ya ''he he'' demek bile bi insana bu kadar yakışabilir mi? Pardon pardon o insan değil.s Kerem o bikereemm.
''Otur hadi.'' Dedi. Hiç beklemeden karşısına oturdum. Mum bile var! Mum!
Gülümsedim ve yemeklere gömüldüm. Ne yapiym bu gün hiç doğru düzgün şeyler yememiştim ve bu yemek çok iyi gelmişti. En sonunda en sevdiğim olan çikolatalı pastamı da yedikden sonra arkama yaslandım. Kerem beni sanki ayıymışım gibi seyretmişti. Haklısın Kerem laf yok.
''Çikolatalı pastayı sevdiğimi nerden biliyosun?''
''Aptallık etme arkadaşlarından öğrendik heralde.'' Doğru ya!
Kafamı salladım ve ayağa kalktım o da kalktı ve bana bi paket uzattı. Küçük altın rengi bir paket. Hediye. Benim hediyem!
Gülümseyerek hediyeyi aldım ve ışık hızında açtım. İçinde bir yüzük vardı. Altından yapıldığı çok belliydi. Üzerinde DERİN yazıyordu. Kolyenin üstüne ad yazdırılır da yüzüğü nasıl başardı acaba? Ama çok sevindim ve hediyeme de bayıldım.
Kerem'e sarıldığımda ilk önce tepki vermese de bir süre sonra nazikçe ellerini belime koydu.
Tatilimin son günü+hayatımın en iyi doğum günü.
Yarın yola çıkacağımız için odamıza geri döndük. Üstümüzü değiştirdikden sonra -tabii ben banyoda giyinmiştim.- yatağa uzandık. Yüzümüzü birbirimize döndük.
''Teşekkür ederim.'' Dedim en sevecen halimle. Arkadaşlar üzgünüm ama wattpad karakterleri gibi ''Etme.'' Demedi.
''Bişey değil.''
''Ne için böyle bir şey yaptın?'' Dedim.
''Cevabını bildiğin sorular sorma.''
