HARRY;Kendimi hüzünlü bir melodinin içerisindeymişim gibi hissediyordum, o kadar yıkık düşüncelerin içerisindeydim ki nasıl toparlanabilirdim hiçbir fikrim yoktu.
Sesi kulaklarımda yankılandı, " Sizi ilgilendirmez. "
Yutkundum, ellerimi saçlarımın arasından geçirip yumruklarımı sıkıp ellerimi sertçe masaya vurdum.
O sırada kapım tıklandı, derin bir nefes alıp kendime gelmeye çalıştım." Gir. " dediğimde odanın içerisine onun bedeni süzüldü, lanet olsun.
Bu kadın beni mahvediyordu.Topuklu ayakkabısının sesi masamı takip ederken gözlerim onu değil masamın üzerindeki kağıt yığınını izlemeye başlamıştı.
Neden ağlayacakmışım gibi hissediyordum?" Geçen sefer getirmeyi unuttuğum imzalanması gereken evrakları getirdim, bay Styles. " dedi ve masama doğru eğildi, elindeki kağıtları önüme diğer kağıt yığınlarının üzerine koydu. " Buyrun. "
Yeniden hareket edişini hissettiğimde başımı kaldırdım, tam kapıyı açıp çıkacaktı ki konuştum.
" Bayan, Parker. "
Duraksadı, bana yavaşça döndü ve " Efendim? " dediğinde dudaklarımı araladım fakat konuşmadan öylece o güzel yüzünü izlemeye başladım." Bay Styles? " Yeniden sesini duyduğumda başımı iki yana sallayarak öksürdüm, kendime gelmeliydim.
" Çıkabilirsiniz. " dediğimde onu bir kafa karışıklığı ile bıraktığımı biliyordum.EVA;
Bay Styles'ın odasından çıktığımda kaşlarımı çatmış kendi odama doğru ilerliyordum, bu adam onların evine yemeğe gittiğimiz günden beri çok garip davranıyordu. Belki fark etmediğimi düşünüyordu fakat hayır, farkındaydım. Sadece neden böyle garip davrandığını anlayamıyordum.
Odamın kapısını açıp içeriye girdiğimde masama geçip oturdum ve elime kalemimi alıp önümde ki kağıt yığınına baktım fakat o an içime yayılan dürtüye engel olamayarak asla yapmayacağım bir şey yaptım.
Başımı yan tarafa çevirerek camdan onun odasına baktım ve o anda onunla göz geldiğimde yutkundum.O, beni mi izliyordu?
Dudaklarım aralandı ve hala daha yapmamam gerekirken ona bakmayı sürdürdüm, ardından ise kaç gündür yapmadığım şeyi yaparak onu süzmeye başladım.
Arkaya doğru yatırılmış saçları dağılmış, bir kaç saç tutamı alnına doğru düşmüştü. Buradan bile belli olan yeşil gözleri bana değişik bakıyordu, bunu düşünmek nedensizce nefesimin hızlanmasını sağlarken parmaklarımın arasındaki kalem masaya düştü ve kalemin masaya çarpış sesi yüksek bir ses çıkarttı.
Bu ses kendime gelmemi sağlarken hızla bakışlarımı ondan çekerek masaya bakmaya başladım, Tanrım... Neden birden bire adını bilemediğim bir şey hissetmiştim?Yeniden ona bakma cesaretini kendimde bulamazken hızla ayağa kalktım ve odamdan çıkarak lavaboya gitmeye başladım, yanlış giden şeyler vardı.
Hissediyordum.***
HARRY;
Akşam olduğunda ve artık şirketten çıkma zamanımız geldiğinde üzerime ceketimi geçirmiştim fakat dışarıdan gelen sesleri duyduğumda duraksadım, bu Steve ve Eva'nın sesiydi.
İlerleyip kapıyı açtığımda dışarıya çıktım ve başımı sesin geldiği yere çevirdim, İkiside koridorun ortasında duruyorlardı. Steve Eva'nın kolunu tutmuş ve yüzü yüzüne yakındı." Sana inanamıyorum. " Eva ağlayarak konuştuğunda dudaklarım aralandı, bu onu ikinci kez ağlayarak görüşümdü ve ben dayanamıyordum.
Steve Eva'nın yüzüne biraz daha eğilmiş ve ağzını açıp konuşacaktı ki beni fark etti ve başını bana doğru çevirdi, fakat Eva hala ağlayarak Steve'e bakıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eva || harrystyles.
Fanfiction" Ve yeri gelmişken telefonum bile seni aramayı özledi. "