Chapter: 8

1.7K 98 87
                                        



EVA;

Kaçıp gitmek istediğim anlar olmuştu, sığamadığım bu dünyadan kaçıp gitmek istediğim her an olduğum yerde sıkışıp kalmıştım. Ellerim beni kurtaramıyor, ayaklarım beni olmak istediğim yere götüremiyordu.
Olduğum yerde öylece bekliyordum, sonu olan bir bekleyişti bu.

Sonu bekliyordum.

Anlatamıyordum yaşadıklarımı, kabullenemiyorum hiçbir şeyi. İntiharlar saklıyorum kafamın içinde, siyahlaşmıştım.

Karanlık olmuştum ve aydınlığa kavuşamıyordum.

" Yeniden görüşeceğiz bebeğim, seni seviyorum. Seni çok fazla seviyorum, Colin. " Kardeşimi sıkıca sarmış onu öpüyorken onun gitme vaktinin gelmesi kalbimdeki yaranın daha fazla sızlamasına neden olmuştu. Ayrılıklardan nefret ediyordum.

" Bende seni çok seviyorum abla, görüşürüz. " Oda beni öptüğünde ve annemin yanına gittiğinde onun elini tutmuştu, onlar arabaya doğru ilerlemeye başladığında Colin kafasını arkaya doğru çevirmiş ve bana gülümseyerek el sallıyordu, bende daha fazla ağlamamaya çalışarak ıslak kirpiklerimin arasından gülümsedim ve bende ona el sallamaya başladım.
Onlar arabaya binip ortadan kaybolduklarında yeniden karanlık, aydınlık olmayan dünyama geri dönmüştüm.

" Hadi, gel. " Steve elimi tutup beni eve soktuğunda kapıyı kapatmıştı, dudakları yanağıma dokunduğunda öptü ve gülümsedi. " Colin ile çok benziyorsunuz. " dedi, eliyle saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırırken yeniden konuştu. " Bir çocuğumuz olduğunda da sana benzesin istiyorum, bunun için her gece Tanrı'a dua ediyorum Eva. Sana benzesin ve benim gözlerim her an bu güzelliklere şahit olsun istiyorum. " Yüzünü yüzüme yaklaştırıp burnunu burnuma sürttü.

Ellerimi tutup parmaklarımızı birbirine geçirdiğinde sıkıca tutmuştu ellerimi, yüzündeki ifade değiştiğinde boğazını temizledi. Bu benimle bir şey konuşacağının habercisiydi. " Artık bir çocuğumuz olsun istiyorum. " Konuştuğunda direkt gözlerimin içine bakıyordu, ellerimi ellerinden çektiğimde saçımı kulağımın arasına sıkıştırdım.

" Ben bunun için hazır hissetmiyorum Steve, bunu sana hep söyledim. Ben istemiyorum. " Gözlerine bakarak konuştuğumda dudaklarına alaycı bir sırıtıp belirdi, beni arkamdaki duvara doğru ittirdi, sırtım duvarla buluştu ve o önümde belirip bir elini duvara dayadı.

" İstememe sebebin hazır hissetmiyor olman değil Eva, istememe sebebin çoçuğunun benden olacak olması. " Dişlerinin arasından sinirle konuşurken yüzünü yüzüme doğru eğmişti, başımı eğdim ve dudaklarımı birbirine bastırdım.

Elini duvardan indirdi, çenemi tuttu ve başımı kaldırıp gözlerimin içine bakmaya başladı.
" Bir de, " Yutkundu, gözlerinin ıslandığından gördüğümde bu benim yutkunmama sebeb olmuştu.
" Bir de, " dedi yeniden fakat devamını yine getirememişti, zar zor konuşuyordu. Boğazını temizledi, başını yukarıya doğru kaldırdı ve tavana bakmaya başladı. Başını yeniden indirip benimle göz göze geldiğinde yanağının ıslandığını fark ettim, bu sefer konuştu. " Bir de, beni sevmediğin için istemiyorsun. "

Hızla arkasını döndüğünde saçlarını çekiştirmeye başladı, o anda sinir krizinde olduğunu anladım.
Köşede duran vazoyu aniden alıp bana doğru dönüp attığında vazo yan tarafıma duvara hızla çarptı ve yüksek bir ses çıkartıp parçalara ayrılarak yere zemine düştü. Gözlerimi kapattım ve hıçkırdım, lanet olsun.

Eva || harrystyles. Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin