EVA;Soğuk hava yüzüme çarparken, saçlarım rüzgarın etkisiyle acımasızca savruluyorlardı. Ciğerlerim yırtılırcasına bağırmak istiyordum, boğazımı sımsıkı düğümleyen ve acıtan bu histen kurtulmak istiyordum. Artık mutlu olmak istiyordum. Çok mu zordu? Gerçekten mutlu olmak bu kadar zor muydu? Babaannem her zaman mutlu olmak istiyorsan eğer bedel ödemen gerekir derdi, peki ya ben yeterince bedel ödememiş miydim? Daha ne kadar üzülmem, acı çekmem ve ağlamam gerekiyordu?
Şirketin çatı katındaydım, burası Harry'le gerçekten yakınlaştığım ilk yerdi. Hislerimiz ilk defa bir araya gelmiş, eli ilk kez dokunmuştu elime. Ardından o gece burada konuştuğumuz anlar yankılandı kulağımda. " Lütfen, bana yardım edin. " Demiştim ona, oda korkuluğun üzerinde ki elimin üzerine elini koymuş ve baş parmağıyla okşamıştı elimin üzerini. Ve sonra bana şu kelimeleri söylemişti,
" Düşlerinizde ki yeni yıldız olacağım, gökyüzünüze yerleşeceğim ve diğer yıldızların kaymasına engel olacağım. " ( hatırlamayanlar için 8. bölüm )Aklıma dolan bu anılarla göz yaşlarımı tutamazken birden belime sıkıca sarılan kollarla çığlık atacaktım ki kolların sahibinin Harry olduğunu anlamamla dudaklarımı sıkıca birbirine bastırmıştım. Neden? Neden bana bunu yapıyordu? Her seferinde ondan uzak kalmam gerektiğini hatırlatırken kendime neden o yanı başımda bitiyor ve kendimi neden onun kolları arasında buluyordum? Dayanamamış ve başımı ona çevirip dudaklarımı yanağına sürtmüştüm. Şuan şirkettiydik ve tehlikenin farkında bile değildik.
" Olmuyor, yapamıyorum Eva. Ne kadar kendime senden uzak kalmam gerektiğini söylesem de yine kendimi sende buluyorum. " dediğinde burukça tebessüm ettim, aynı şeyleri düşünüyor ve yine aynı şeyi yapıp birbirimizi kendimizde buluyorduk. Başını boynuma gömdüğünde kokumu derince içine çekmişti, belimedeki ellerini tuttum fakat o an boynumun ıslanmasıyla dudaklarım aralanmış ve
" Harry. " demiştim endişeyle. O, ağlıyordu.Başını boynumdan kaldırmadı, belimdeki elleri daha da sıkılaştığında kendine söylediği şeyler kalbimin binbir parçaya ayrılmasını sağlamıştı. " Ben iğrenç bir adamım Eva, biliyorum. Jessica'ı aldatıyorum hatta seni bile. Jessica'ı üzüyorum, ve seni de öyle. Ben iğrenç bir adamım değil mi? Kendim bile mutlu olamıyorken seni mutlu etmeye çalıştım. " Hızla ona döndüğümde ellerim sıkıca yanakların tutmuş ve gözlerine bakmıştım. " Harry, kendine gel. " dedim, sesim titrerken ağlamamak için sıktım kendimi. Ağlayarak onu daha da fazla üzmek istemiyordum çünkü.
Dudaklarımı dudaklarına bastırdığımda, " Sen iğrenç değilsin, asıl iğrenç olan şey Tanrı'nın bize yazdığı bu kader. " diye dudaklarının üzerine fısıldadığımda yanaklarından düşen yaşlar dudaklarımıza dökülmüştü. Baş parmaklarımla göz yaşlarını sildim hızlıca, kalbim çok kötü ağrıyordu. Onu ağlarken görmek beni bitirmişti. " Sende böyle mi hissettin? Beni ağlarken gördüğünde. " dediğimde elleri sıkıca belime dolanmıştı. " Çünkü gözlerinden akan her bir damla kalbime bir bıçak gibi saplanıyor Harry. "
" Her şey güzel olacak. " dedim o an hiç tereddüt etmeden, " Her şey güzel olacak, değil mi? " dedi bana hala daha ağlamasını durduramazken. Başımı hızla salladım. " Evet bir tanem, her şey güzel olacak. " dedim, gülümsedi. Beni kolları arasına alıp çenesini başıma koyduğunda, " Her şey güzel olacak... Bir tanem. " dedi o da bana. Ellerimi sıkıca beline sardım. " Seni çok seviyorum. " dedim, " Seni çok seviyorum. " dedi bana, biz orada yine birbirimizde bulurken ilacımızı yine ve yine olacaklardan habersizdik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eva || harrystyles.
Fanfiction" Ve yeri gelmişken telefonum bile seni aramayı özledi. "