🌿BÖLÜM 22🌿

2.7K 204 141
                                    

••|KURTARICI|••

Yekta Karam'dan

Bir tohum ektim keşkelerle dolu kurak topraklara.

Sonra duvarlar ördüm buzdan yüreğimin çevresine.

Kimse girmesin, kırmasın diye.

Babam zaten parçalamışken yüreğimi başkası öldürmesin diye.

Ama öyle bir şey oldu ki itinayla ördüğüm duvarlar yerle bir oldu.

Buz sandığım kalbim onun karşısında eriyip avuçlarımı doldurdu sanki.

Atmaz dediğim kalbim onun varlığıyla çırpındı.

Şimdi ise kalbim sıkışıyordu sanki.
Sevdiğim insan benim yüzümden şuan kim bilir ne haldeydi.

Eğer onu yeteri kadar takip ettirebilseydim şuan kayıp olmayacaktı. Eğer ondan bakışlarımı kaçırabilseydim kimse onun yüreğimde ki değerini anlayamayacaktı.

"Lanet olsun! "

Sehpaya attığım tekmeyle sehpa savrularak koltuğa çarptı ve çıkan tok ses odada yankılandı.

"Abi sakin ol. Bulacağız ."

"Nasıl sakin olayım Yasir. Onun ne halde olduğunu bilmeden nasıl sakin olayım. Helede hala iyileşmemişken . 3 haftadır haber alamıyorken. Nasıl sakin olayım ? "

Ellerimi saçlarımın arasına daldırarak sağa sola dönmeye devam ettiğim sıra da Yasir'in telefonu çalmaya başladı.

Ezra'dan bi haber almış olma umuduyla yerimde durarak ona baktım.Yavaş hareketlerle telefonu cebinden çıkartıp ekrana baktı.

"Zeliha yenge."

Diyerek açtı telefonu. Her gün bir şey bulmuş olmamızı ümid ederek arıyordu. Ve hergün dahada mahvoluyordu. Her gün biraz daha yıkılıyordu.

Benim yüzümden kayıp olmasının ağırlığıyla gidip koltuğa attım kendimi. Ve onu düşündüm. Onu en son gördüğüm o günü.

~Kontrol günü/ Yazar'dan~

Gözlerini Ezra'dan alamadığı bir saatin ardından kontrolden çıktı ve eve gitmek üzere yeni ailesi ile arabaya bindi Yekta. Hemen ardından gelen telefonu açıp sakince kulağına yasladı.

"Alo?"

"Söyle Yasir."

Diyip konuşmasını bekledi.

"Abi mert sizin amcamla yaşadığınız eve girmiş."

"Ne!"

Aylardır aradığı adam nasıl olurdu da evine girebilme cesaretini gösterebilirdi.

"Abi birde Salih'i fena yaralamış ş******z.Sana da bi not bırakmış."

Diyip sustu Yasir. Birden bedeni kas katı kesildi Yekta'nın.Onun yüzünden kimsenin canının yanmasına katlanamıyordu. Bu birde en yakınları olunca aynı acı yüreğinde katlanarak çoğalıyordu.

"Hemen geliyorum ."

Diyerek telefonu kapattı Yekta.

Hızla arabayı sürerken bir yandan da yengesinin sorduğu soruları geçiştirerek cevap verdi. Dakikaların ardından onları bırakıp hızla aylardır adım atmaya cesaret edemediğim eve gitti.

Kötü çocukluk anılarını yoksayarak hızla içeri girdi ve salondaki kalabalığı doğru attı adımlarını.

Salih'in deyim yerindeyse kanlar içinde ki bedenini görünce sarsıldı Yekta. Yeri döven adımları sakinledi.

Nar ÇiçeğiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin