🌿 BÖLÜM 3 🌿

7.2K 427 113
                                    

••| DARDA KALMIŞ YÜREKLER  |••

Yazar'dan ;

Yekta'nın , yıllar önce öldüğü hastene koridorlarının , her anına çullanan moloz yığınlarının arasında koca bir çiçek açtı. Kül olmuş tüm duygularının içinde bir köz parçacığı alev aldı.Orta yerinde kaldığı karanlığa bir el uzandı. Ve  gönül mabedinin kör karanlığına parlak bir yıldız aydınlattı .


Önce gözlerini yaktı ışığı , daha sonra yüreğini. Ne aklını alabildi ondan ne de göz kapaklarında ki hayalini silebilmişti.Silmeye de gücü yoktu. Yüreği yorgundu ve bu yeni duygu onu daha çok yormuş , her nefeste kendini  uçurumların kenarında bulmasına sebebiyet vermişti.


Bir şeyler değişiyordu içinde. Farklı bir adamın düşüncelerine  boyanıyordu içi.Aklı ve içi ne zaman ondan uzak kalsa , ayağı kırık duyguları , ellerinde  rengarek boyalarla seke seke geliyor ve siyahtan arta kalanları bir bir boyuyordu.


Biri giriyordu  ruhunun eskimiş saatlerinin arasına. Biri vardı yelkovan ile akrebi şaşırtan.
B

iri vardı yedi kat yabancı ve yine biri vardı yıllardır etrafında bir çember gibi taşıdığı ateşine  habersizce adım atan.


Yekta'nın ,  bir çok acıya şahitlik eden duvarlar da olan gözlerine tezat kayıp düşünceleri koridorda yankılanan telefonun sesi ile bir çırpıda dağıldı. Ekranda gördüğü sekreterinin ismi ile derince bir off çekerek telefonunu kulağına yasladı.


"Efendim Ahu? "

Dedi bıkmışlığının her zerresini sesine geçirerek.

"İyi günler Yekta Bey . Sizi rahatsız ettiğim için üzgünüm ama Demir holdingle  olan anlaşma için  imzalamanız gereken acil evraklar var."

Yekta gözlerini devirip sandalyeye yaslandı.

"Yasir'e söyle o imzalasın benim yerime. Tüm sorumluluk bana ait."

Yekta , karşı taraftan gelen tereddüt dolu bir nefes işitti.

"Yasir'in oraya uğramadığını söyleme bana."

Ahu derin bir nefes aldı. Alacağı tepkiyi  beraber çalıştıkları bir kaç yılda az çok bildiğinden kendini hazırladı ve bir kerede söyledi.

"Yasir Bey  bugün gelmeyeceğini bildirdi."

Dedi ve işiteceği sinir dolu haykırışın kulaklarına zarar verme riskini göze alamayarak telefonu uzaklaştırdı fakat aldığı cevap konuşmanın sonlandığını bildiren telefonun kapanma sesi oldu.

Yekta , ayaklanıp ezbere bildiği numarayı tuşladı. Sinirle sağa dola dönerken duyduğu 'aradığınız kişiye şuanda ulaşılamıyor..."  sesi ile aklına gelen tüm küfürleri sıraldı.


"Bir kere de ben yokken gel şu  tükürdüğümün şirketine Yasir. Bir kere şaşırt beni!"

Nar ÇiçeğiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin