4. BöLüM ~ Mucize Hasta ~

619 21 1
                                    

Yazardan

Güneş daha yeni doğuyordu. Oğuz kalkmıştı. Odasında giyiniyordu. Eylül ise henüz kalkmıştı. Oğuz ona filtre kahve yapıyordu.

Eylülden

Uyandım. Her zaman olduğu gibi rutin işlerimi yaptım. Oğuzun bana aşağıda kahve hazırladığını biliyordum. Gelen seslerden belliydi zaten.. Dolabı açtım. Dün gelmişken iki dakikada getirdiğim kıyafetleri asmıştım. Dolaptan beyaz gömleğimi, mavi kotumu çıkardım. Altıma kırmızı stilettolarımı giydim. Fularımı da çantama koydum. Saçlarımın da bir kısmını diğer tarafa attım. Ilk gün için hazırdım. (Aşağıdaki gibi , sadece fuları çantasında..)

Aşağı indiğimde Oğuz kahvelerle beni merdivenin başında bekliyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Aşağı indiğimde Oğuz kahvelerle beni merdivenin başında bekliyordu. Beni gördüğünde uzun bir ıslık çalmaya başladı.

Oğuz:Oo Eylül Hanım..Siz kimin kankasısınız acaba?
Eylül:Oğuz Beyin kankasıyım ama acaba Oğuz Bey kahvemi artık verecek mi?
Oğuz:Hay-Hay Eylül Hanım. Buyrun buyrun. Işte o ünlü "spesicalino" kahveniz. Tadını çıkarın lütfen.
Eylül:Ah..Çok teşekkürler Oğuz Bey. Bu kahveyi ne zamandır içmiyordum. Çıksak mı artık?
Oğuz:Peki kankacım..Önden buyrun..

Dedi ve gülüşmeler içinde arabaya bindik. Oğuz arabayı yola çıkarmıştı zaten..Kapıyı kitlediğinden emin olduktan sonra yola çıktık. Hastaneyi dün tam görememiştim. Bugün Oğuzla gezmeye karar verdik. Önlüğümü almam için de ayrıca arabayı bana bırakmıştı. Gideceğim yer bir iki sokak ötedeydi. Dün ölçülerimi vermiştim. Bugüne hazır olduğuna dair mesaj gelmişti. Dükkana girdim. Beni tanıdılar. Önlüğümü bana hediye paketiyle verdiler. Hoşuma gitmedi değil. Kestirmeden hastaneye gittim. Hastanenin garajına girerken telefonum çaldı. Biraz beklettim ama sonunda açtım. Mobilyacılar arıyordu. Gelmiş, hatta yerleştirmişlerdi. Teşekkür ederek telefonu kapattım. Merdivenlere yöneldim. Acilde Oğuz vardı. Yanına gittim. Beni görünce sarıldı. Bende ona sarıldım. Hemşireler arasında bir iki muhabbet geçmişti. Kulaktan kulağa özellikle.

Oğuz:Boşver sen takma onları. Ben derim kankam olduğunu.
Eylül:Beni tanımadan böyle yapmaları tuhaf. Bi de rahatsız ediyor.
Oğuz:Merak etme bana. Onlar seni sevecekler. Kim bilir belki de senden korkarlar dimi şampiyon?
Eylül:Of Oğuz yaa. Neyse mobilyalar gelmiş. Önlüğümü de aldım. Kartımı odamdan alacakmışım. Yanına gelirim birazdan.
Oğuz:Tamam güzelim..

Dedi ve devam etti. Bende kızlara en sert bakışlarımdan birini attım ve nedense birden sustular. Asansöre gittim. Acile inmesine 5 kat vardı. Beklerken yanıma Ali Asaf geldi.

Ali Asafdan

Sonunda bugün görebilmiştim onu tekrar. Ahh , o mavileri ne güzeldi öyle. Beni benden alan galiba gözleriydi.

Eylül:Günaydın.
Ali Asaf : Günaydın. Nasıl geçiyor günün?
Eylül:Daha başlamadım. Birazdan ineceğim acile.
Ali Asaf:Acilde gösterirsin artık hünerlerini.
Eylül:Siz çoktan göstermişsiniz hocam.
Ali Asaf:Demek öyle. Bir gün seninle kapışmak isterim doktor..
Eylül:Belki bir gün evet hocam.

Belki de her şey bir gülümseme..Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin