NOT!: "everything222" adlı arkadaşımızla bir röportaj yaptık.Gerçekten çok keyifliydi ve benim için de güzel bir deneyim oldu.Mutlaka okuyun derim.
Neredeyse tam yarım saattir odaya sessizlik hakimdi.Tedavimi olduktan sonra Simay'ı görmeye gitmiştim.Doktorlar durumumun kötü gittiğini söylemişlerdi.Ben de verdiğim kiloları belirli bir oranda geri alıyordum.Bu iyi miydi? Tabii ki de.
"Simay!" Simay'a son kez seslendiğimde beni hiç takmayarak duvardaki o tabloya bakmaya devam etti.Yakup'un ölmesinden sonra en çok üzülen belki de oydu.
Odasına giren çıkan hemşirelerden hiçbirisiyle konuşmuyormuş.İlaçlarını da almıyormuş.Bazen onun için gerçekten üzülüyordum çünkü arkadaşımın bu hallere gelmiş olması korkunçtu.Elimi omzuna koydum ve son kez ismini fısıldadım."Simay,lütfen bana cevap ver.Bak ben buradayım,yanındayım." Psikolojik olarak kendisini çok üzüyordu,eğer böyle giderse hastalanabilirdi.
"Ggggittt!" Arkadaşımın bu hale gelmesi beni her ne kadar üzse de soğukkanlı olmalıydım."Sakin ol."
Sonunda yavaş yavaş kendisine geldiğini anladığımda tebessüm ettim."İ-iyi değilim,İmge." Dediklerini biraz zor anlaşılıyordu.
"Yakup,gitti.Yok artık o değil mi?" Yutkundum ve sesimi bulabildiğimde konuştum."Şimdi bunları düşünme sen.İyileşmene bak çünkü o gitmiş olsa bile bizim sana ihtiyacımız var."
"Yok,Tamam mı? Sizin bana ihtiyacınız yok,benim de size yyoooook!"
Onun bu halini görünce bir anlığına için acımıştı.Göğsümü yarıp kalbimi yerinden çıkarmışlardı sanki.İlk başta gölgelerden korkan o kız şimdi de kendisinden korkuyordu."Ben,kendimden b-bile korkuyorum." diye beni onaylar gibi fısıldadı.Aniden ayağa kalkınca panikle ona doğru uzandım. Yan masada duran vazoyu eline alıp yere fırlattı.
Onu engellemek için hareket ettiğimde bağırarak beni durdurdu."İstemiyorum,sadece git.Git! Hemen!" Koşar adımlarla odasından çıktım ve buraya doğru gelmekte olan hemşirelerden yardım istedim."Simay,çok kötü."
Nefessiz kaldığımdan dolayı rahat konuşamamıştım.Ama onların anlamasını umuyordum.İki kadından orta yaşlı olan kadın beni hiç takmayarak yanımdan geçti.
Peki,diğerine ne mi oldu?
"Bakar mısınız?!'' Arkamı dönüp sesin kimden geldiğine baktım.Hani şu mükemmel olamamaktan korkan(Atelofobi) ve adı sanırım Cansu olan kızdı.Saçının ucunu parmağına dolamış onunla oynuyordu.
Cilve yapıyor gibi görünüyordu.Diğer hemşire de o çağırdığı için gitmişti.Bense koridorun ortasında,Simay'ın çığlıklarıyla birlikte kalakalmıştım.
Katlardaki hemşirelerin ve doktorların hepsi durduk yere kaybolmuşlardı sanki.Saçlarımı terlemiş diplerinden çektim.Allah'ım ne yapacaktım? Orada kız acı çekiyordu ve ben bu haldeydim.
"Kimse yok mu?" Tekrardan Simay'ın çığlığını duyduğumda koşarak odasına gittim.Üstündeki elbiseyi yırtmaya çalışıyordu.Birden tüm bloktaki ışıklar sönünce bağırarak yatağa çıktı.Her yer kapkaranlık olmuştu,bir tek dışarıdan gelen sokak lambalarının ışığı yanıyordu.
Simay'ın gölgesi zemine vuruyordu ve Simay hiçte iyi görünmüyordu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tedavi
Chick-LitHastalıklı bir kız,yıllardır bundan habersiz yaşıyordu.Kilosu gençliğinde onun en büyük sorunu olmuştu ve artık hayatından nefret eder hale gelmişti. ***** Yine yüzüm bembeyaz olmuş bir biçimde tuvaletten çıktım.Elimi dipleri ıslanmış saçlarımın ara...