12

24.2K 819 296
                                    

Sabahın tatlı esintisiyle uyandım ve gözlerimi kırpıştırarak yattığım yerden kalktım. Saçlarımı kaşıdım ve kalçamı ittirerek yataktan çıktım.

Işığın huzmeleri camdan çarpıp içeriye giriyordu. Buda istemsizce gözlerimi kısmama neden oluyordu. Kendimi mutlu ve huzurlu hissediyordum. Dün gece güzel bir uyku çekmiştim. Uzun zamandan sonra zihnimi bu denli dinlendirmiştim.

Paytak adımlarla lavaboya girdim. Musluğu açtım. Elimi ve yüzümü güzelce yıkadım. Saç düzleştiricisini prize taktım ve ısınması için lavabonun üzerine bıraktım.

Daha sonra odama girerek makyaj çantamı aldım ve aynanın önüne geçerek yüzümü inceledim. Açıkçası iyi ve hoş görünüyordum. Bu duruma karşıt gülümsedim. Yanaklarımda beliren gamze ile gülüşüm iyice genişledi.

Makyaj çantamın içerisinden ufak tarağımı çıkardım ve saçlarımı özenle taradım. Daha sonra ısınan saç düzleştiricim ile itina ile saçlarımı düzleştirdim. Siyah saçlarım omuzlarımdan aşağı dökülüyordu ve bakımlı haliyle güzel gözüküyordu.

Daha sonra aynaya bakarak makyajımı özenle yaptım. Bu sabah sabah beni uğraştırsa da sorun etmedim. Bugün okulun son günüydü ve güzel gözükmek istiyordum. Yarın ise Ozan'ın davetine icabet edecektim.

Böylelikle Ozan ile yakınlaşma fırsatı bulacaktım. Alkan'a gelecek olursak o geceden beri onu görmemiştim. İzmir'e dönmüştü ve düşüneceğime dair ona güvence vermiştim. Gerçekten de düşünecektim.

Alkan tekrardan yanıma geleceğini söylemişti ama kısa zamanda bunun olmasını istemiyordum. Onun yanındayken pekte düşüncelerimi yön verebildiğim söylenemezdi. Beni fazlasıyla etkiliyordu ve bu hoşuma gitmiyordu.

Banyodan çıkarak odama girdim. Bu sırada annemde arkamdan odaya girmişti. Hayret ilk defa benden önce evden ayrılmamış. Normalde ben uyanmadan evden ayrılırdı. Açıkçası şaşırmıştım.

"Günaydın Tutku."

"Günaydın anne. İşe gitmedin mi?"

Annem dağınık saçlarını kaşıdı ve göz ucuyla beni bir güzel süzdü. Tasrif etmediği bakışlarını yakalasam da umursamadım ve dolabımı açarak giyecek bir şeyler baktım.

"Bugün sabahtan izin aldım. Seninle dışarı da kahvaltı etmek istiyorum."

Okul eteğine uzanan elim havada asılı kaldı. Bakışlarım ise çatlamış ve derin yarıklara dönüşmüştü. Bu hayatım boyunca hiç beklemediğim bir şeydi.

"Okula gideceğim."

Annem gözlerini devirdi ve elimden okul eteğini alarak yatağın üstüne bıraktı. Daha sonra ise okul gömleğini de onun yanına bıraktı.

"Birkaç ders geç kalsan sorun olmaz sanırım."

"Önemli derslerim var." diyerek düşüncemi belirttim.

"Hazırlanman için on dakikan var Tutku. Kahvaltı edeceğiz."

Bir şey söylememe fırsat vermeden odadan çıktı. Ben ise ağzım açık bir şekilde ayakta kalmıştım. Annem benimle kahvaltı edecekti. Hangi dağda kurt ölmüştü acaba?

Derin bir nefes aldım ve üstümdeki pijamaları çıkararak okul kıyafetlerimi giydim. Daha sonra saçlarımı el yordamı ile düzelttim ve aynadaki görüntümü gelişi güzel inceledim.

Bu sırada yatağın üzerinde duran telefonum titremişti ve ekranı yanarak tekrardan sönmüştü. Yatağın ucuna oturdum ve parmak izini okuttuktan sonra mesaja girdim.

Soluksuz TutkuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin