Kendinde değil gibiydi. Esasında uzun uzun düşünmüştü her şeyi, anlık bir karar olduğu söylenemezdi. Başına gelenleri, ne yapması gerektiğini çok düşünmüştü. Gecelerce otelin barında içerken Alara'nın geri dönmesini beklemişti. Belki pişman olup geri döner, bir şans daha verir ya da en azından açıklamasını dinler... Bilmiyordu, belki de saçmaydı tüm bu düşündükleri ama birini severken saçmalamaktan daha doğal ne olabilirdi ki? Kalbi hızla atarken kim kendi gibi normal davranabiliyordu ki? Hep bir heyecan, hep bir 'Asla yapmam!' dediği şeyi yapma hâli... Aşk buydu işte.
Acısıysa... Daha derindi. İnsanı hiç olmadığı hâline getiriyordu yine. Daha aksi, daha lânet, daha umursamaz ve daha gözü kara. Her şeyini riske atabilecek durumdaydı.
...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BODRUM: Bir Topuklu, Bir Papyonlu ღBİTTİღ
ComédieBirbirinden habersiz, gelinin de damadın da düğününden kaçtığını düşünün. Eş zamanlı olarak... Gelinsiz, damatsız bir düğün... Ve kader onları tekrar karşılaştırırsa, ne olur? ♚ ♔ ♚ Gülmeye ve birbirinden tuhaf tesadüfl...