BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN CANLARIM :) UMARIM GÜZEL BİR BAYRAM GEÇİRMİŞSİNİZDİR.
Bu bölümü Oğuzhan kankime ithaf ediyorum.
İYİ OKUMALAR.
&&&&
Bir kez daha esnedikten sonra bileğimde duran lastik tokayla şaçımı topladım. Biraz daha ayılmak için bir kez daha yüzüme su çarptım.
Boğazımı temizledikten sonra kendi kendime konuştum. Evet, sesimde istediğim gibi çıkıyordu. Şimdi arayabilirdim.
Telefonumu elime aldıktan sonra son anda telefon numarasını almayı akıl ettiğim Anıl'ın numarasını tuşladım.
Telefon çalmaya devam ederken bir kaç kez daha boğazımı temizledim. Sesimin enerjik çıkması gerekiyordu ki Anıl uyduracağım yalanı yesin. Tabi Anıl telefonu açarasa. Telefon telesekrete düştükten sonra bir kez daha aradım. Bu defa üçüncü çalıştan sonra telefonu açtı.
"Günaydııın." diyerek fazla -beklediğimden de fazla- neşeli bir sesle bağırdım.
"Bu ne kızım zır zır ya! Ne istiyorsun?" diyerek beni azarladı. Sabah, üstelik bu kadar erken bir saatte biri benide uyandırsa sanırım bende aynı tepkiyi verirdim. Ah, birde bugün haftasonu.
"Ohoo sen hala uyuyor musun? Ne uykucu çıktın Anıl ya?"
"Uykucu mu?" kısa bir süre duraksadıktan sonra, "Lan zalımın kızı, saat daha sekiz bile olmamış!" diyerek bağırdı.
Kahkaha atarak "Zalımın kızı mı?" diye sordum. Anıl'ın derin bir of çektiğini duyunca daha fazla uğraşmaktan vazgeçtim. "Ben sana demiştim ama Anıl. Ben kalkalı bir saat oldu. Hadi gel, yardıma ihtiyacım var." dedim. Halbuki ne bir saati daha 10 dakka bile olmadı. Muhtemelen bunu Anıl'a söylesem kafamı kırardı.
Bir sabır çektikten sonra "Tamam, allahın belası tamam. Geliyorum. Kapat şu telefonu."
"Tamam. Görüşürüz." diyerek telefonu kapattım.
Hızlıca üstüme eşofman ve bir tişört giydikten sonra odamı topladım. Odamdan çıktıktan sonra diğer odalara girdim. Annemin odasına girdiğimde zaten toplanmış olduğunu gördüm. Annemle dün gece konuşmuştuk ve erkenden gideceğini bizim rahat rahat takılmamızı söylemişti.
Canım annem.
Üst katta ki bütün odaların toplu olduğunu emin olduktan sonra alt kata indim. Direk olarak mutfağa girdim. Annem neler yapmam gerektiği hakkında fikir vermişti ve dün de ona göre alışveriş yapmıştık. Ancak yinede ben unutmayayım diye dolabın kapağına yapaılackalar listesi asmıştı.
Listeye tekrar göz attım. İki saate kadar her şeyi hazırlayabilirdim. En uzun sürecek olan menemendi.
Listeye son kez göz attıktan sonra ekmek almadığım aklıma gelince hemen telefonu çıkartıp Anıl'ın numarasını tuşladım.
Lütfen daha gelmemiş olsun. Lütfen.
"Nerdesin?" dedim aceleyle.
"Kaçmadım merak etme. Merdivenlerdeyim." dedi. "Kapıyı aç."
"Dur!" diye bağırdım. "Dur, sakın bir adım daha atma."
"Ne oldu?" diye sordu meraklı bir ses tonuyla. Yaptığımı öğrenince ağzıma sıçmazdı umarım.
"Hemen geri dön. Arabaya geri bin."
Sesindeki telaş git gide artıyordu. Farkındaydım. "Neler oluyor Hayal?" diye sordu. Dudağımı ısırdım. Kesinlikle beni öldürecekti. "Sen dediğimi yap."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Var Mı Senden Ötesi?
Ficção AdolescenteBir daha kimseye güvenemeyeceğini düşünen yaralı bir kız. Bir daha asla sevdiği kadını koruyamayacağını zanneden umursamaz bir erkek. Tarifi olamayacak kadar büyük bir aşk. Ve sonsuza kadar birbirlerine verdikleri bir yemin. "Bizde ne öncesi olacak...