Uzun bir bölüm oldu. Ben emek veriyorum siz de verin lütfen.
Biraz can sıkıcı olmaya başladı.
Keyifli okumalar
🍓Sırama yazılan yazının ardından tam beş gün geçmişti. Şu an ses seda yoktu fakat diken üstündeydim. Sabahları okula gelirken deli gibi korkuyordum. Hatta bazen insanların bana baktığını düşünüp kendimce saçma tiriplere giriyordum. Günlerim zor ve Jiminsiz geçiyordu.
Onu her gün gördüğüm için minnettardım tabii ki ama ona dokunamamak çok eksizsiz hissettiriyordu. Bir şeyler belli olmasın diye birbirimize bakmamaya bile çalışıyorduk ama sadece çalışıyorduk. Birden kendimi ona bakarken buluyordum ve biz anında göz göze geliyorduk.
Beş gün boyunca evin de bile görüşememiştik. Annem ve babam'ı beni biraz daha sıkı takibe alacaklarını konuşurlarken duymuştum bu yüzden ekstra bir dikkat içerisindeydik. Bu da tabii ki ikimizi de fazlasıyla üzüyordu. Her gün yanımda olan sevgilim aslında bana çok uzaktı.
"Nasıl gidiyor?"
Yine bir dans dersinde Jungkook ile yere oturmuş tüm sınıf Hoseok ve Jimin'in gelmesini bekliyorduk. Derin bir nefes vererek beyaz spor ayakkabımın bağcıklarını bağlamaya koyuldum.
"Berbat. Depresyondayım."
"Abartma Miley."
Jungkook hayret eder gibi bana bakarken omuzlarımı silkmekle yetinmiştim. Abarttığımı düşünmüyordum. Bir kere ilişkimizi tüm okulun öğrenme ihtimali vardı ve sevgilimle telefon dışında görüşemiyordum. Ha bir de ailem tarafından sıkı yönetime alınmıştım. Bence depresyon için geçerli sebeplerdi.
"Her şey üst üste geldi Jungkook. Olanlar çok canımı sıkıyor."
Sonunda bağcıklarımı bağlamayı bitirmiş ve arkamda ki aynaya yaslanmıştım. Arada da bizi birisinin duymaması için etrafı kontrol ediyordum.
"Anlıyorum ama bir kaç ay sabret. Zaten annen ve baban yakında ikna olacaklardır. Sonra her gün gidip sevgilinle ne yapıyorsan yaparsın."
Vay be gerçekten baya iyi moral veriyordu. Ben böyle bir arkadaşı hak etmek için ne yapmıştım bilmiyordum.
"Aşık olmadığın için anlayamazsın."
Jungkook alaylı bir şekilde güldü ve benim gibi oda arkasına yaslandı. Boyu benden uzun olduğu için hafif başımı kaldırmak zorunda kalmıştım.
"iyiki de değilim. Hiç benlik şeyler değil. şu haline bir bak."
Eliyle beni işaret edince kaşlarımı çattım. Karşıdan nasıl göründüğüm hakkında en ufak bir fikrim yoktu ama Jungkook'un haline bakılırsa baya umutsuzdum.
"Ne varmış be halimde?"
"Ne yok ki. Arkanı dön de bir aynaya bak. Jimin seni beğenmeyecek."
Sabır diler gibi gözlerimi yumdum ama tabii ki dönüpte aynaya bakmayı ihmal etmemiştim. Kesinlikle abartıyordu ama bunu daha çok kafam dağılsın diye yaptığını düşünüyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝑺𝒐𝒍𝒐 𝑫𝒂𝒏𝒄𝒆 |𝑱𝒊𝒎𝒊𝒏✔
FanficGüzelliğini yitirmiş sönük ışıkta gece yarısına kadar dans ediyoruz. Kitabın yayımlanma yılı=2018