41.BÖLÜM

7.4K 398 195
                                    

Multi : polat

+50 vote

Resmen polat sahilde bana söyleyeceğini söyleyip dımdızlak öylece bırakmıştı.
Bir sorgulama hakkim yokmu yani?...off şuan aklımda delice sorular babam nasıl polatin babasini buldu....Nasıl polatla bu kadar yakın olduk....Artık onla dahamj sıkı fıkı olucam?...ahh delice bin bir soru dönüyor beynimde

Bunları düşünmek yerine şimdilik, Okulami gitsen hanj öğle arasi bitcek yaa arkadaşlarla vedalaşsan mesela?

Ahh doğru dedin iç ses...Polat'ın dedikleri yüzünden onu unuttum bak.

▶▶▶▶▶▶▶▶▶▶▶

Okulun önüne geldiğim gibu rahat bir nefes alıp bahçeye girdim...sahi bide benim dans işi vardı oda yattı gibi, ama neyse artık utalyada bir kursa falan yazılarım diye düşünürken tam okulun giriş katında nöbetçi yerinde öpüşen bir adet dila ve barutu görünce bu sefer umursamazca sadece göz devirdim.

O zaten hep böyle değil miydi?  Bana ozledim falan derken ardindan dilanin dibinde biten bir serseri?

Tam yanindaki merdivenden çıkacakken bileğimden tutulmasiyla barut diye düşünüp sinirle" barut kes şu-" demiştim ki sözümü kesen dilanin piç gülümsemesi bunu susturmuştu.hayallerde tutan baruttu ama gercekler bizi seyreden donjk bakışli bir barut ve onun sürtüğü bileğimi tutan dila.

Tijsinerek onun yüzüne bakıp kolumu hızla çekerken dila bu davranisimi hiç kâle almayacak bir bakış atıp " seninle tanisamdık bari vedalaşalım" diyip elini uzatarak " ben barutun ilk ve tek aşkı dila" derken benim gözler ister istmez baruta kaydı,  sanki hayir de ona kız dermiş gibi bakiyordu ama ben artık onu kıskanan önemseyen eski ben değildim.

Sahtede olsa gülümseyerek dilanin uzattığı eli sıkıp " ben cansu...sadece cansu, şimdi gitmem gerek arkadaşlar la vedalasicam tanıştığıma çok ama çok memnun oldum" diyip koşar adım yukari kata çıktım onu dinlemeden.

Eski ben değilim diyorum ama yine sulu gözlülük bende tutuyor ve en sonunda güçsüz düşüp ağlıyorum o kızın ve barutun bu ağlayan halimj bir kez daha görmesin diye koşturdum.
Sınıfın önüne gelince rahat bir nefes alıp içeri girdim.

Damla yağızın uyuyan yüzüne birşeyler çiziyor temmuz efeyle camdan dışarı bakıp her kim varsa karşıda artık tahminen onun hakkinda baya bi giybet yapiyor vede dilekte kadirle öpüşüyordu...ahh evet evet öpüşüyor bu okulda disiplin olmadığı için böyle şeyler no sıkıntı.

Onların bu hallerini görünce ister istemz kıskandım....bu üç kız yanyana olucak ama ben burdan çok uzağa gidicem ve en kötü şeyde karşımda olmalarına rağmen şuandan bile içime oturan o koca cüsseli özlem duygusu.

Gözlerim yine doluyor lanet olsun...ama ne önemi varki şimdi ağlamam için hiç bir sebep yok.

Herkez sesimi duysun diye öğretmen masasına vurup bütün dikkati kendime odakladım.

" kanks gelsene ne bokuma madaya vuruyon" diyen damlaya göz devirirken bir anda sol gözümden bir damla süzüldü...temmuz hemen yanıma gelip ciddi bir ifadeyle" hey...iyimisin" derken olumlu anlamda kafa sallayıp oturması için sıralardan birinj işaret ettim.

Bir iki saniye kendimk toparlatip göz yaşımi sildikten sonra konuşmaya başladım.
"B..ben gidiyorum"dememle bir dilek "kanka alışverişemi gidiyon çıkışı bekle benimde alacaklarim var" yavv salak bu kız ciddi ortamimi nasılda bozuyor....onun bu dediğine gülüp " hayır dilek daha uzağa" dilek düşünür gibi bir iki saniye yapıp" hani şu istnabulun çıkışına doğru olan avm yemj gidiyon kiz ora çok uzak bee" bu dediğine bu sefer sınıfta saf salak olduğunu anlamış olacakki kahkaha atıp gülerken damla onların aksine sert bir ifadeyle" cansu uzatma söyle....içimde kötü bir his var" dedi.

SERSERİ (barca) - TAMAMLANDI-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin