"Neden bu kadar zayıf olduğun belli Yoongi, ekmeğini bitirmemişsin bile."
Taehyung'un gözleri üzerimde yavaşça dolanmıştı.
"Yemeyeceksen ben yiyeyim?"
Jimin, ekmeğime uzanan Taehyung'un eline vururken tısladı.
"Hep önünden yiyorsun değil mi? Ondan zayıf bu kadar."
Taehyung ise gözlerini kısarak Jimin'in elindeki ekmeğe bakıyordu.
"Bence birinin önünden yemeğini alan birisi varsa o da sensin. Göbeğin ele veriyor her şeyi."
Jungkook'la göz göze geldiğimizde ikimizin de kedi-köpek gibi sürekli tartışan iki insanın birbirini nasıl bu kadar sevebildiğini sorguluyor gibiydik.
'Hep böyleler.' Dedi dudaklarını oynatarak.
Minik gülümseme yüzümde peydah olurken, başımla onayladım.
"Çok iştahlı biri değilim o yüzden bitiremedim."
Jimin'e doğru yaptığım açıklamadan sonra Taehyung'a baktım. "Ye istersen, ziyan olmasın."
Taehyung elimdeki ekmeği alırken parmak uçları yavaşça parmaklarıma dokunmuştu.
"Üşüdün mü?" Diye sordu yumuşak bir sesle.
Sesi, ah o güzel sesi.
Daegu Yetimhanesi - 10 yıl önce
"Min Yoongi, telefon!"
Genç uzandığı yataktan zar zor kalkarken, aşağıdan gelen görevlinin tiz sesi kulağında yankılanmaya devam ediyordu.
"Min Yoongi!"
Dar, basık koridordan geçerken kendisine çarpan birkaç kişiyi görmezden gelmişti. Sonuçta bu hep olan bir şeydi. Yaşıtlarının onu kendilerinden uzak tutmak için yaptıkları, onun için artık normalleşmişti.
"Neredesin sen? Hadi çok meşgul etme."
Eline tutuşturulan ahizeyi titreyen eliyle kulağına götürürken, bu saatte onu arayan kişinin kim olduğunu çok iyi biliyordu.
Akrabası yoktu, tanıdığı ya da onu arayabilecek herhangi bir arkadaşı da yoktu. Ama birisi vardı, son üç aydır haftada birkaç gün, tamamen sessizlikten ibaret olan görüşmeler yapıyordu.
Telefonu açan kişiye ismini verse de, kendisinin asla sesini duymasına müsaade etmemişti.
Yoongi onu öyle merak ediyordu ki...
"Efendim?"
Derinden gelen bir ses, oldukça yumuşak ve sakin bir tınıyla karşılık vermişti.
"Min Yoongi?"
O an, kalbindeki tüm zehrin bir anda panzehrine kavuştuğunu hissetmişti.
O an, tüm hücreleri tek bir sesle yankılanmıştı.
Aylardır duymak için ahize başında dil döktüğü kişi konuşmuştu.
"Aylardır sesinin neye benzediği hakkında düşünüyordum, sonunda konuştun."
Karşıdan gelen tanıdık soluk seslerini dinledi yeniden.
"Başka bir şey söylemeyecek misin?"
Koridorun sonunda, kendisiyle dalga geçen birkaç kişiye karşı duvarı siper ederek biraz daha yerinde küçülmeye çalışmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PRAECEPS 'taegi'
Hayran Kurgu-tamamlandı "Sen canımı çok yaktın benim, şimdiyse karşıma geçmiş beni sevdiğini söylüyorsun, öyle mi?" Bir evren. "Sus. Gerçekten sus Taehyung. Yoksa aldanırım." İçinde, Taehyung'un Yoongi'si. Bir yuva. İçinde, Yoongi'nin Taehyung'u. Etrafında çi...